Vitamin ve mineraller yönünden oldukça zengin olan besinlerden birine daha yer vermek istedim bugün bu köşede. Günlerdir yastıktan başımı kaldıramayınca, hastalık yorgunluğuyla, özellikle de salgının bu kadar yoğun olduğu şu günlerde, bağışıklığımızı güçlendirecek meyve sebze duydukça bir kenara not ediyorum hemen.
A, C ve E vitaminleri, folik asit ve demir mineralleri yönünden oldukça zengin olan balkabağı, içerdiği bu vitamin ve mineraller sayesinde bağışıklık sisteminin güçlenmesi konusunda oldukça yardımcı bir besin.
Türkiye’de de oldukça fazla yetişen balkabağının pişmiş halinin neredeyse yüzde 90’ı sudan oluşur ve düşük kalorilidir.
Faydaları saymakla bitmeyen balkabağının nelere iyi geldiğine şöyle bir bakalım isterseniz.
Göz sağlığını korumaya yardımcı bir besindir balkabağı. Neredeyse sadece bir fincan kafan balkabağı tüketerek günlük A vitamini ihtiyacımızı karşılayabiliriz. A vitamini de en fazla göz sağlığına faydalarıyla bilinen bir vitamindir. Dolayısıyla özellikle de düşük ışıkta bile net görebilme konusunda balkabağı bizlere oldukça yardımı olan bir besindir.
A vitamini ve kimi antioksidan bileşenler içeren balkabağı, vücutta oksidatif stresi azaltmaya da yardımcıdır.
Hücre zarlarının yapısını bozarak kansere yol açan serbest radikalleri indirgeyerek oksidatif stresin azalmasına yardımcı olan balkabağı, bu sayede kanserden korunmaya da yardımcı olabilen besinlerden biridir.
İçeriğindeki potasyum sayesinde tansiyonun dengelenmesine de yardımcıdır.
Lifli yapısı sayesinde kolesterolün de dengelenmesine yardımcı olarak kalp sağlığını da destekler.
Oldukça düşük kalorili bir besin olduğundan, diyet dostu bir besindir. Yüksek oranda lif içerdiğinden kan şekerindeki dalgalanmaları da azaltıp, tok kalmaya da yardımcıdır.
İçeriğindeki beta-karoten, antioksidan etkisi sayesinde cilt sağlığının korunmasına da faydaları vardır balkabağının.