Hamas’ın 7 Ekim 2023 günü İsrail’e saldırarak bin 400 üzerinde kişiyi öldürmesi ve 200 kadar insanı da rehin alması ile başlayan İsrail’in misillemesinde de bugüne kadar içlerinde kadınların ve çocukların da olduğu 33 binden fazla masum insan hayatını kaybetti. Hastaneler, okullar, camiler, kiliseler bombalanarak yok edildi. Hastane çevrelerinin daha güvenli olabileceğini düşünen insanlar havadan bombalandı. Her İsrail saldırısında onlarca, yüzlerce Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail’in soykırıma varan bu saldırılarında Gazze yerle bir edildi. Kuzey Gazze neredeyse tamamen boşaltıldı. İnsanlar Mısır sınırına Rafah sınır kapısı bölgesine doğru göçe zorlandı. 1,5 milyondan fazla kişi çadırlarda, sağlıksız koşullarda yaşamaya mahkum edildi. 1,5 milyon kişinin açlık tehlikesi ile karşı karşıya Rafah sınır kapısından yeterince yardım yardım malzemesi girişine de İsrail engel oluyor. Giren yardım tırları, konvoyları maalesef yağmalanıyor ya da İsrail tarafından da havadan vurulabiliyor.
Sağlık çalışanları, itfaiyeciler, gazeteciler de İsrail’in saldırılarının ilk hedefi haline geldi bu süreçte. 140’ tan fazla gazeteci yaşamını yitirdi. Çok büyük bir özveri ile bombaların altında çalıştı Filistinli gazeteciler. Ailelerini, eşlerini, çocuklarını kaybettiler. Acılarını yaşamaya vakit bulamadan cenazelerini hemen defnederek tekrar görevlerinin başlarına döndüler. Çünkü İsrail saldırılarına hız kesmeden devam ediyordu. Gazetecilerin başka şansıda yoktu. Ya bu mesleği yapacaksınız ve öleceksiniz ya da bombalanan bölgelerden kaçarak hayatta kalma şansınızı arttıracaksınız. Hangisi daha katlanılabilir bir durum bilemiyorum. Sorgulamak da istemiyorum.
Bu aralar yazılarımda sık sık dile getirdiğim bir ödül var Dünya Basın Fotoğrafı ödülleri (World Press Photo) (WPP). Bu ödülün Avrupa Ödülünü Türk foto muhabiri Adem Altan kazanmıştı. Türkiye’de 2023 yılı Şubat ayında gerçekleşen depremde çektiği ve “Bir Babanın Acısı” isimli fotoğrafı ile bu ödüle layık görüldü Avrupa jürisi tarafından. Aynı yarışmanın Asya ödülünü de Reuters adına çalışan Filistinli görsel gazeteci Mohammed Selam kazanmıştı.
Mohammed Salem, Inas Abu Maamar isimli bir kadının, annesi ve kız kardeşi ile birlikte, İsrail’in saldırılarında hayatını kaybeden, 5 yaşındaki Salı’nin kefene sarılmış bedenine sarılarak veda ettiği anı fotoğraflamıştı. Bu fotoğraf Dünya Basın Fotoğrafı WPP jürisi tarafından yılın basın fotoğrafı olarak seçildi. Selam böylece dünyanın en prestijli basın fotoğrafı ödülünün sahibi olmuş oldu.
Foto muhabirinin görevi gerçek olayları en doğru ve etkili bir şekilde göstermektir. Görsel haberci sırtında bir yumurta küfesi taşır gibi gerçeği taşır o nedenle yükü ağırdır, hassastır. Mesajını iletmek ve izleyenleri etkileyebilmek adına en güçlü anı arar tüm yaşananların arasında. Doğru zamanda doğru yerde çekilmiş bir fotoğrafın kitleler üzerindeki gücünü bilir.
Şunu bir kez daha vurgulamak isterim. Fotoğraf etki gücü birkaç noktanın bir arada yaşanmasına bağlı. Doğru zamanda doğru yerde ve doğru olayın çekilmesine bağlıdır. Bu 3 unsurun bir araya geldiği anda çekilen fotoğraf dünyanın her yerinde beğenilebilecek bir fotoğraf olur.
Mohammed Salem’i bu muhteşem fotoğrafı ve ödülü için kutlayıp sözü onun çektiği o muhteşem diğer taraftan da çok acı fotoğrafa bırakalım.
