Hayatta çoğu şeyi belirleyen şeyin bakış açısı olduğuna inanırım. Bir manzaraya, bir gökyüzüne, bir cisme bakıldığında herkes farklı tonlarda görür hayatı. Kiminin ki siyah beyaz, kiminin gri kiminin ise rengârenktir. İşte, bunu belirleyen şey bakış açısıdır. Görmekle bakmak arasında ciddi derecede farklılıklar vardır. 

‘’Aynı yüzdeki iki gözün arasında bile bakış açısı farkı vardır.’’ 
Güzel bir anekdotla bu fikrimi desteklemek istiyorum: ‘’Zengin bir baba küçük oğlunu insanların bazen yoklukta çekebileceğini göstermek için bir köye götürdü. Çok fakir bir aile, çiftliğinde baba ve oğlunu bir gün boyunca ağırladı. Yolculuktan dönerlerken baba oğluna sordu; 
– İnsanların ne kadar yoksulluk çektiğini görebildin mi ?
– Evet! Gördüm baba 
– Ne öğrendin peki? Anlat bakalım. 
Oğlu cevap verdi; – Bizim evde bir köpeğimiz var, onlarınsa dört. Bizim bahçenin ortasına kadar uzanan bir havuzumuz var, onlarınsa sonu olmayan bir dereleri. Bizim bahçemizde ithal lambalar var, onlarınsa yıldızları. Bizim görüş alanımız ön avluya kadar, onlarsa bütün bir ufku görüyorlar. Oğlu sözünü bitirdiğinde babası söyleyecek bir şey bulamadı. 
Oğlu devam etti; – Ne kadar fakir olduğumuzu gösterdiğin için teşekkür ederim baba! Hayat akarken, zenginlikte fakirlikte bizim hayata bakış açımızdadır.’’