Merhaba, evden uzaktayken duyduğum bir müzik, aldığım bir koku ya da gördüğüm bir sahne hemen beni geçmişe götürüyor. Sürekli geçmişi hatırlıyorum, bugün lise zamanları hep aklımdaydı.
Lise yıllarım, birçok muhteşem anıya sahip olduğum dönemlerden biriydi. Kendimi entelektüel olarak geliştirmeye çalışıyordum. Sürekli kitaplar ve şiirler okuyordum. Edebiyat öğretmenlerimiz bizlere tiyatro metni veriyor, onları çözümlemeye çalışıyorduk. Bilgisayar üniversiteye başlayınca alınmıştı, bu yüzden film izlemek için sık sık sinemaya giderdim. Birçok iyi film izledim ama Yüzüklerin Efendisi serisini izlerken yaşadığım deneyim benim için ayrı bir yerde. Bu epik hikâyenin bir parçası olmak çok güzeldi.
Yüzüklerin Efendisi serisi, sadece bir macera hikayesinin ötesinde, insanlığın evrensel temalarını işliyor. Arkadaşlık, cesaret, güç ve kötülükle savaşma gibi derin mesajları dokunaklı bir şekilde aktarıyor. Tolkien, Orta Dünya'yı detaylı bir şekilde oluşturmuş, tarih, diller ve mitolojileriyle zengin bir dünya yaratmıştı. Bu nedenle, sadece bir film değil, birçok okur ve eleştirmen tarafından Yüzüklerin Efendisi edebi bir başyapıt olarak da kabul edilir.
Yüzüklerin Efendisi serisi 11 Oscar aldı. Çekim teknikleri, yaratılan dünya ve oyunculuklar muhteşemdi. Ancak sadece sahneler değil, film müzikleri de benim için özeldi. Orta Dünya'nın atmosferini yansıtan Howard Shore'un müzikleri, filmi daha da muhteşem kılıyordu. Özellikle "Into the West" gibi şarkılar, hüzünlü ama aynı zamanda insanı umut dolu bir duygu içinde bırakıyor, sanki insanı Orta Dünya'ya yönlendiriyor.
Yüzüklerin Efendisi serisi, Tolkien'in kitaplarına dayanmasına rağmen yönetmen Peter Jackson'ın elinde benzersiz bir görsel ve duygusal deneyime dönüşmüştür. Bu deneyimin benim için en büyüleyici yönlerinden biri, Arwen karakterini canlandıran Liv Tyler'ın etkileyici oyunculuğu ve büyüleyici güzelliğiydi. Onun zarif güzelliği, bakışları ve o karmaşadaki masumiyeti beni etkilemişti. Liv Tyler, gençlik aşkımdı. Yüzüklerin Efendisi’nden sonra Liv Tyler'ın diğer filmlerini izlemeye başladım ve kariyerini takip ettim. Bulduğum her yerden fotoğraflarını alıyor dolabıma yapıştırıyordum. Defterlerin arasında koyuyor yanlarına o zamanın popüler aşk şarkılarının sözlerini yazıyordum. Sadece ben değil komşumuzun oğlu da aşıkdı Liv Tyler’a. Hatta kızının adını Arwen koydu.
Yüzüklerin Efendisi serisi, benim için sadece bir film değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı ve muhteşem bir deneyimdi. Bu anılarım, gençlik yıllarımın en güzel ve özel anları arasında her zaman yerini alıyor. Tabi ki Liv Tyler'a yirmi yıl geçse de hayranlığım hala devam ediyor.
Bugünlük bu kadar görüşmek üzere hoşça kalın.