Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi ile zamanın oyunları tanışın

Merhaba yine bir sinema günü ve size Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi’nden bahsedeceğim. Önce yazımı okuyun sonra bir bardak kahve alıp cumartesi gününü film izleyerek geçirin

David Fincher imzasını taşıyan ve F. Scott Fitzgerald'ın ünlü öyküsünden uyarlanan "Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi", 2008 yapımı bir başyapıt olarak sinema dünyasına damgasını vurdu. Bu ilginç ve duygusal film, yaşamın tuhaf dönüşleriyle dolu benzersiz bir öykü sunuyor. İşte bu unutulmaz filmle ilgili birkaç nokta:

"Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi," 2009 yılında Akademi Ödülleri'nde 13 dalda aday gösterildi ve üç önemli ödül kazandı. Brad Pitt'in olağanüstü performansı ve filmdeki görsel efektlerle büyülenen Akademi, En İyi Sanat Yönetimi, En İyi Makyaj ve En İyi Görsel Efektler kategorilerinde filmi ödüllendirdi.

Film, olayları zamanın akışına aykırı bir şekilde işleyen benzersiz bir kronolojiye sahiptir. Benjamin Button, yaşamın başlangıcında yaşlanarak doğar ve zaman içinde gençleşir. Hikaye, 11 Kasım 1918 – Benjamin dünyaya gelir.  -1923 – Daisy dünyaya gelir. -1925 – Benjamin yürümeye başlar. -27 Kasım 1930 – Benjamin ve Daisy ilk kez tanışırlar. -1937 sonbaharı – Benjamin römorkörde çalışmak üzere New Orleans’tan ayrılır. Bu sırada gerçekte 19, görünürde 66 yaşındadır. -1941 kışı – Benjamin, Murmansk’taki bir otelde kalırken Elizabeth Abbott’la ilişki yaşar. -Mayıs 1945 – Benjamin New Orleans’taki evine döner, Tizzy’nin ölmüş olduğunu öğrenir. -1945 yazı – Benjamin ve Daisy ilk kez yemeğe çıkarlar. Daisy 22 yaşındadır; Benjamin ise gerçekte 27, görünürde 58 yaşındadır. Aynı gece Benjamin, Daisy’nin cinsel ilişki girişimini reddeder ve çift tatsız biçimde ayrılır. -1945 – Thomas Button, Benjamin’e babası olduğunu söyler ve kısa süre sonra ölür. -1947 – Benjamin aniden New York’a giderek Daisy’ye çıkma teklif eder, ama Daisy’nin başkasıyla ilişkisi olduğunu görüp şehirden ayrılır. -1954 – Daisy Paris’te trafik kazası geçirir ve dans kariyeri son bulur. Daisy hastanedeyken Benjamin ziyaretine gider. Daisy 31 yaşındadır; Benjamin ise gerçekte 36, görünürde 49 yaşındadır. -1962 – Benjamin’in bir gün New Orleans’ta büyüdüğü eve döndüğünde Daisy’yi kendisini bekler halde bulur. Çift ilk kez ilişki yaşamaya başlar. Daisy 39 yaşındadır; Benjamin ise gerçekte 44, görünürde 41 yaşındadır. Kısa süre sonra Queenie hayatını kaybeder. -1967 – Daisy 43 yaşındayken hamile kalır, Benjamin’e haberi verirken “neredeyse yaşıt” olduklarını söyler. -1968 ilkbaharı – Daisy ve Benjamin’in kızları Caroline dünyaya gelir. Daisy 44 yaşındadır; Benjamin ise gerçekte 50, görünürde 35 yaşındadır. -1969 – Benjamin, Caroline’ın birinci yaş gününden sonra evi terk eder ve 1970’li yılları Hindistan’da geçirir. -1980 – Benjamin ABD’ye döner ve Daisy’yi ziyaret eder. Bu ziyaret sırasında 12 yaşındaki kızı Caroline’ı ve Daisy’nin yeni kocasını ilk kez görür. Daisy aynı gece Benjamin’in otel odasına gider. Çiftin yetişkin hallerindeki son görüşmeleri olan bu gecede Daisy 57 yaşındadır; Benjamin ise gerçekte 62, görünürde 23 yaşındadır. -1990 – Kocası ölmüş olan Daisy, kendisine gelen telefon üzerine Benjamin’in New Orleans’ta büyüdüğü ev olan huzurevine gider. 13 yaşında görünen Benjamin hafızasını kaybetmiş ve çocuk gibi davranmaya başlamıştır. O gün 67 yaşında olan Daisy, sonrasında her gün Benjamin’i ziyaret eder. -1997 – Daisy, Benjamin’in büyüdüğü ev olan huzurevine yerleşir. -2003 ilkbaharı – Bebek haline gelmiş olan Benjamin, doğumunun 85. yılında hayata gözlerini yumar. Daisy 80 yaşındadır. -Ağustos 2005 – Daisy 82 yaşındayken hastanede hayatını kaybeder.
Film, zamanın insan hayatındaki tuhaf oyunlarına dair derin düşüncelere sevk eder.
Başrollerde Brad Pitt ve Cate Blanchett'in müthiş performansları, filmi daha da özel kılıyor. Pitt'in yaşlanma sürecini inanılmaz bir inandırıcılıkla canlandırması ve Blanchett'in Daisy karakterine getirdiği derinlik, izleyiciyi karakterlerin dünyasına çekiyor. Elle Fanning ve Madisen Beaty gibi genç yeteneklerin de filmdeki rolleri unutulmaz anlara imza atıyor.

Film, görsel efektler açısından da bir başyapıt olarak karşımıza çıkıyor. Benjamin'in yaşlanma sürecini gerçekçi bir şekilde yansıtan efektler, seyirciyi olağanüstü bir görsel şölenin içine çekiyor. Film, sadece duygusal derinliği değil, aynı zamanda teknik başarısıyla da büyüleyici bir deneyim sunuyor.

"Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi", yaşamın anlamı, zamanın akışı ve insan ilişkileri üzerine düşündüren bir başyapıt olarak hafızalarda yerini aldı. F. Scott Fitzgerald'ın öyküsünden esinlenen bu film, izleyiciye zamansız bir yolculuk vaat ediyor.

Keyifli Seyirler!