Ankara’da son günlerde öyle bir tabela konuşuluyor ki, sanırsınız yeni bir kültürel simge doğdu! Ne Anıtkabir, ne Kuğulu Park, ne de Seğmenler… Gündemin yıldızı Kennedy Caddesi’ndeki o mütevazı “Kızılay” tabelası!
Bir yön levhası düşünün… Ne bir ışık süsü var, ne de üzerinde derin bir söz. Sadece “Kızılay” yazıyor. Ama bu sade tabelanın önünde fotoğraf çektirenler, TikTok’ta video çevirenler, “tabelaya saygı duruşu” yapanlar derken Ankara’nın yeni buluşma noktası doğdu. Şehrin ortasında, bir tabelanın önünde hayatın ironisiyle buluştuk desek yeri.
Her şey birkaç genç Ankaralının o tabelanın önünde poz vermesiyle başladı. Sanki Paris’te Eyfel, New York’ta Times Square… Bizimkiler içinse “Kızılay’a giden tabela.” Ardından fotoğraflar viral oldu, herkes oraya akın etti. Gün geldi, tabelayla fotoğraf çektirmek başlı başına bir “Ankara deneyimi” haline geldi.
Ama her efsane gibi bu tabelanın kaderi de dramatik bir döneme girdi. Bir sabah uyandık ve tabela yok! Çalındı mı, yerinden mi söküldü, yoksa “Ankara’nın rüzgârı” mı götürdü bilinmez… Sosyal medya yas ilan etti. “Tabelam nerede?” diye tweetler, “Geri getir!” diye kampanyalar başladı. Sonra belediye devreye girdi ve tabelayı yenileyip, adeta ‘koruma altına’ aldı.
Şimdi o tabela bir sanat eseri kadar değerli. Hatta rivayet o ki, bazı vatandaşlar yeni tabelanın önünde dua eder gibi poz veriyor.
Bu küçük hikâyenin aslında çok da naif bir tarafı var. Beton binalar arasında nefes arayan Ankaralı, kendine bir simge buldu: bir yön levhası. Kim bilir, belki bu da başkent insanının mizah gücünü gösteriyor. Çünkü Ankara’nın insanı, soğuğun ortasında bile gülebilmeyi bilir. “Bir tabela bile trend olur, yeter ki içimizde neşe olsun” der.
Bir tabela önünde sıraya giren gençler aslında biraz da şehrin monotonluğuna karşı duruyor. Ankara’nın gri havasına biraz mavi filtre ekliyorlar. Kimisi “tabelayla göz göze geldim, hayatım değişti” diyor, kimisi “o gün tabelanın yanından geçtim, artık eski ben değilim” diye espri yapıyor.
Belki de bu tabela, Ankara’nın son yıllardaki en içten kahkahasıydı. Gösterişli değil, sade ama anlamlı. Ankara’nın da ta kendisi gibi.
Sonuçta mesele tabelada değil, mesele “birlikte gülmekte.” Bu şehirde artık biri “Nerede buluşalım?” dediğinde cevap belli:
“Kızılay tabelasının orada!”
Ankara’nın En Meşhur Noktası Artık Bir Levha!
Gökhan Tahincioğlu
Yorumlar