Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, son açıklamalarında “Kürdofobik” ifadesini gündeme taşıdı. Bu terim, Kürtlere karşı duyulan korku, nefret ya da ayrımcılığı tanımlayan bir kavram olarak kullanılıyor. Ancak Fidan, Türk dış politikasını eleştiren bazı çevrelerin bu ifadeyi haksız bir şekilde kullandığını belirtti. Fidan’ın, Kürtlerle ilgili dış politikayı nasıl değerlendirdiği ve bu açıklamanın arka planı, tartışmanın odak noktası oldu.
KÜRDOFOBİK NEDİR?
"Kürdofobik" terimi, Kürtlere karşı duyulan önyargı veya düşmanlık anlamına gelir. Fidan, son açıklamalarında, Türkiye'nin Kürtlerle ilişkilerini olumsuz şekilde tanımlayanların yanlış bir tutum sergilediğini ifade etti. Özellikle Irak’taki Erbil yönetimi ve Suriye’deki Kürt temsilcileri ile olan diplomatik ilişkilerine dikkat çekerek, Türkiye’nin Kürtlere karşı her zaman açık bir tutum sergilediğini vurguladı. Fidan, bu tür eleştirilerin gerçeği yansıtmadığını ve bölgesel ilişkilerin daha sağlıklı bir şekilde sürdüğünü belirterek, Türkiye’nin Kürtlere karşı ayrımcılık yapmadığını savundu. Bu açıklamalar, Kürt kimliği ve Türkiye’nin dış politikası üzerindeki hassas tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
HAKAN FİDAN NE DEDİ?
Bir milletvekilinin Türkiye’nin ‘Kürdofobik’ dış politika izlediği yönündeki iddialara yönelik Bakan Fidan, “Kürdofobik bir dış politika, dedi bir milletvekilimiz. Bunu reddediyorum. Biz bir terör örgütüne karşıyız, PKK tüm partilere karşı. Kimin Kürdofobik olduğu ortada. Bizim Erbil ile ilişkimiz ortadayken, bizim Suriye’nin meşru Kürt siyasi temsilcileriyle ilişkilerimiz ortadayken bize silah çekene düşmanlık yapmamızı Kürdofobik olarak nitelendirmeniz gerçekçi değil. Size tavsiyem artık geldiğimiz noktada 2025 yılında biraz sınıf atlamaya ihtiyacımız var. Demogojiyle bir yere gelme şansı yok. Kendi siyasi çizginize de hizmet etmek için yenileyin kendinizi” şeklinde konuştu.


