Zehra Şahindokuyucu[/caption]
“UYGULAMA, KADININ İÇİNDE BULUNDUĞU SIKINTILARIN HUKUKEN ÇÖZÜLMEDİĞİNİN BİR GÖSTERGESİ”
Aysel Kanber: Özünde böyle bir uygulamanın niye başladığını çok önemsiyorum ve kesinlikle buna dikkat çekilmesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye'de kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri, kadına karşı suç işleyenlerin aldıkları cezalar gözden geçirilmeli ve yasalarda bütün bu durumlara neden olan her ne varsa düzeltilmeli. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin saat 19.00 sonrası kadınları koruma adına; EGO otobüslerinin durak dışı kadınları istedikleri yerde indirmeleri uygulaması kadının içinde bulunduğu sıkıntıların hukuken çözülmediğinin bir göstergesidir. Öyle ki sorun artık lokal ve aslında derin düşünüldüğünde kadını ötekileştiren, çözüm diye görülen uygulamalara kalmış görünüyor. Olması gereken; toplumda kadın, erkek ayrımı yapmadan eşit bir bakış açısı ile yasal düzenlemelerin yapılmasıdır.
[caption id="attachment_153017" align="alignnone" width="657"]
Aysel Kanber[/caption]
“DARISI DAHA FAZLA IŞIKLANDIRILMIŞ SOKAK, CADDE VE MAHALLELERE”
Sultan Yavuz: Tabii ki olumlu bir gelişme olarak görüyorum. Umarım yaygınlaşan bir uygulamaya dönüşür. Genellikle kadına yönelik şiddet olaylarının hava karardıktan sonra ve tenha yerlerde gerçekleştiğini düşündüğümüzde biraz da olsa kendinizi güvende hissetmenizi sağlayabilir. Tabii özellikle inilecek yerle durak arası mesafe çoksa ya da aciliyet durumlarında daha işlek yerlere varma konusunda çok iyi. Son yıllarda her gün bir şiddet haberiyle güne uyandığımızı ve pek çok kadının eskiye nazaran tek başına akşam saatlerinde yalnız başına yürürken korktuğunu ya da en azından çekindiğini düşünürsek, yerinde bir karar. Ben Çankaya'da, Güvenlik Caddesi gibi görece merkezi ve güvenli sayılan bir semtte yaşıyorum ama buna rağmen yakınımdaki bir kahveciye dahi gitsem, akşam belli bir saati geçirmemeye çalışıyorum. Çünkü ne yazık ki sindirildik, ne yazık ki korkuyoruz. "Sıra bana da gelecek mi?" korkusu yaşam kalitenizi ve özgürlük alanınızı ciddi oranda azaltıyor ne yazık ki... Merkezden uzak yerlerdeki Sister'larım için ayrıca yararlı buluyorum. Darısı daha fazla ışıklandırılmış sokak, cadde ve mahallelere... Kamusal alan, cinsiyetten arındırılmalı ve sadece kadın değil, aynı zamanda çocuk ve hayvan odaklı bir dönüşümden geçirilmeli. Her yıl daha da gür sesle attığımız sloganla bitireyim, "Geceleri de, sokakları da, meydanları da terk etmiyoruz."
[caption id="attachment_153015" align="alignnone" width="740"]
Sultan Yavuz[/caption]
“TEORİDE UYGULANABİLİR GÖRÜLEN BU UYGULAMANIN, PRATİKTE UZUN SÜRELİ OLACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM”
Seda Tolmaç: Son yıllarda artan kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri, birçok kadını olduğu gibi beni de tedirgin etmektedir. Kadına yönelen şiddetin, tacizin ve cinayetlerin önüne geçmenin tek yolu aslında toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayabilmek, kadınlara hava karardıktan sonra da sokakta olabilme özgürlüğü vermektir. Üzerinde konuşulan, zaman zaman tartışılan, kimi yerlerde denenen, bu uygulama benzeri "pembe otobüs" uygulamasının kadına yönelen şiddeti, tacizi ya da cinayetleri azalttığı görülmemiştir. Kadınların, 19.00'dan sonra istedikleri yerde inecek olması, kadınlara elbet konfor alanı sağlayacak, kısmen tedirginliklerini giderecektir ama bu uygulamanın kadına yönelen tacizi, şiddet ya da cinayetleri durduramayacağını düşünüyorum. Öte yandan büyük ve kalabalık bir şehir olan ve insanların çoğunlukla bir yerlere yetişmek durumda kaldığı başkentte, böyle bir uygulama gerek diğer yolcular gerekse EGO şoförü için zorlu bir seferi beraberinde getirecektir. Teoride uygulanabilir görülen bu uygulamanın, pratikte uygulanmasının uzun süreli olmayacağını düşünüyorum.
[caption id="attachment_153018" align="alignnone" width="654"]
Seda Tolmaç[/caption]
“TEDİRGİNLİĞİMİZİ BİR NEBZE DE OLSA AZALTACAKTIR”
Hatice Karataş: Kadına yönelik şiddet korkunç boyutlara geldi. Son yaşanan olayların ardından sokakta yürümeye korkuyoruz. İşten, okuldan eve giderken acaba başımıza bir şey gelir mi diye tedirgin oluyoruz. Ve bu tedirginlik her geçen gün daha da artıyor. Toplu taşımadan indikten sonra evine uzun yürüme yürüme mesafesi olan kadınlarımız var. Akşamları evine giderken Onlar daha da tedirgin oluyor. Bu nedenle ABB’nin kadınlara istediği yerde inme kolaylığını sunmasını çok önemli buluyorum. En azından böyle bir kolaylık kadınlarımızın tedirginliğini bir nebze de olsa azaltacaktır
[caption id="attachment_153012" align="alignnone" width="544"]
Hatice Karataş[/caption]
Esra SARI: Son zamanlarda yaşadığımız kadına şiddet ve kasten öldürme olayları tabii ki beni de hem cinslerim gibi endişe içine sokuyor. Ankara da bir kadın muhabir olarak her yere tek başıma maalesef gidemiyorum. Bu yüzden Ankara Büyükşehir Belediyesinin kadınlara yönelik bu pozitif ayrımcılığı için teşekkür ederim. Bence çok iyi bir karar.
[caption id="attachment_153019" align="alignnone" width="628"]
Esra Sarı [/caption]
Feyzanur Küçük: Kadınlar için gece belli saatlerden sonra tenha yerler özellikle Çok korkutucu olduğu için bizler için iyi olur. Çünkü durak ile ev arası mesafe uzak olduğunda akşam ister istemez rahat edemiyoruz korku oluyor. Bu yüzden uygulamayı önemsiyorum.
[caption id="attachment_153011" align="alignnone" width="475"]
Feyzanur Küçük[/caption]
Muhabir: TE Bilisim