Genç Türkiye’nin, Afganistan ile daha Milli Mücadele’nin ateşinin yeni yakıldığı dönemde başlattığı ilişkileri ilerleyen yıllarda büyük ivme kazandı. Afganistan ile 1 Mart 1921’de Dostluk ve İşbirliği Antlaşması imzalandı. Milli Mücadele sırasında hem ülke içine hem de ülke dışına kendini göstermeye ve bağımsız bir devlet olduğunu ispatlamaya çalışan Ankara Hükümeti için bu antlaşma, Gümrü Antlaşması’ndan sonra uluslararası planda ikinci önemli antlaşma özelliğini taşıyordu. Bu nedenle büyük önem arz ediyordu. İki ülke arasında özellikle eğitim ve teknik alanlardaki yardımlaşmalar devam etti. Türkiye’den çok sayıda heyet, Afganistan’a giderek onların atılımı için yardımda bulundu. Afganistan da hemen her alanda Türkiye’yi örnek alıyordu. Afganistan’ın genç kralı Emanullah, Mustafa Kemal’den ve onun atılımlarından oldukça etkileniyordu. Bu sebeple Milli Mücadele’de başlayan ilişkiler, Cumhuriyet’in ilanından sonra da devam etti. Emanullah Han, 1920’lerin ortasında ülkesinde eğitim seferberliği başlatmıştı. Başka ülkelerdeki gelişmeleri de yakından görmek istiyordu. 1927-1928 yıllarında Orta Doğu ve Avrupa’yı kapsayan bir geziye çıktı. 1928 yılının Mayıs ayı ortalarında tabii ki yolu Türkiye’den ve Ankara’dan da geçti. 20 Mayıs 1928’de eşiyle birlikte gerçekleştirdiği bu ziyaret, Türkiye Cumhuriyeti’ne yapılan ilk devlet ziyareti olması sebebiyle tarihi bir anlam taşıyordu. Kral Emanullah, Ankara’da sekiz gün kaldı. Ziyaretinin ilk günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ziyaret etti. Burada genel kurul çalışmalarını takip etti, İstiklal Madalyası’na hak kazananlara madalyalarının veriliş törenini izledi. Emanullah Han ülkesine döndükten sonra hızla reform hareketlerine başladı. Yasama, özellikle de kadın hakları konusundaki fikirlerini açıklayınca ülkedeki dini cemaatlerin tepkisiyle karşılaştı. Kasım 1928’de ise ayaklanma patlak verdi. Ne yazık ki Emanullah Han devrildi ve ülkesinden ayrılmak zorunda kaldı. Hayatının kalanını sürgünde geçiren Emanullah Han, Türkiye’yi ilk ziyaretinden yaklaşık on ay sonra yeniden Ankara’ya geldi. İlk ziyaretinde olduğu gibi yine Ankara Garı’nda Mustafa Kemal tarafından karşılandı. Ankara Palas Oteli’nde konuk edildi ve yine Çankaya Köşkü’nde onuruna yemek verildi.