Ankara'da farklı tasarımıyla dikkat çeken Erkan Bostancı, son olarak orman yangınlarına dikkat çekmek için motosikletine ağaç dikti. Motosikletine diktiği 2 tane minyatür Japon ağacının ismini   Bodrum ve Marmaris koyduğunu ifade eden Bostancı, “Aslında yanmış hayvanların, oyuncakların, evlerin halini tablo halinde oluşturarak motosikletime entegre etmek istedim fakat bu planım yetişmedi. Ben de yetişmeyince 2 tane minyatür ağaç diktim” dedi. 

Tasarımlarıyla dikkat çeken Erkan Bostancı orman yangılarına dikkat çekmek için motosikletine diktiği ağaçlara ilişkin, “Ben doğayı çok seviyorum ve çocukluğumdan bu yana hayvan beslerim. Bir ağacı bir insanla eşdeğer gören yapıda birisiyim. Orman yangınları herkesin olduğu gibi benim de çok canımı sıktı. Çünkü meydana gelen yangında binlerce, yüz binlerce yer yandı. O ağaçlar elbet geri gelir fakat biz o ağaçları görebilir miyiz onu da bilmiyoruz.” dedi. 

“DERİ İŞİNİ KİMSEDEN ÖĞRENMEDİM, KENDİM ÖĞRENDİM”

Ankara’da yaşayan Erkan Bostancı farklı tasarımları ile dikkat çekmeye devam ediyor. İlk olarak kendisinden bahseden Bostancı, kişiye özel deri tasarımı işi ile ilgilendiğine değinerek şunları söyledi: “Deri işini kimseden öğrenmedim, bildiklerim ise babadan gelen kalıtsal bir özellik. Kendi çabalarımla bugüne kadar getirdim. Hepsini doğaçlama yapıyorum ve yaptığım ürünlerin hiçbirinin bir yerde olmamasına özen gösteriyorum. Bu şekilde 10 bin tane yaptığım ürünlerim var. Kişi hayalinde olan bir şeyi bana söylediğinde onun tasarımını da hayata geçiriyorum.”

Tasarımlarının tamamının el işçiliğinin kendisine ait olduğuna değinen Bostancı, “Fabrikalardan aldığım derinin bütün etaplarını hiç makine kullanmadan elimde yapıyorum. Satış için bir alan oluşturmadım, bu işin meraklıları bana ulaşıyorlar zaten. En son zırh yapmıştım, TRT’de çekimi devam eden bir dizi için benden satın aldılar örneğin” ifadelerini kullandı.

“MOTOSİKLETİM ÇOCUKLUK HAYALİMDİ”

Motosikletini tasarlayarak dikkatleri üzerine çeken Bostancı, motosikletin kendisinde bir değişiklik yapmadığını, fakat zamanla dış görünüşünü kendi tasarımına göre sil baştan yaptığını ifade ederek şunları söyledi: “Yavaş yavaş çamurluğundan başlayarak arka tarafına kadarki bütün etapları deri ile kapladım. Yaklaşık 6 yıl sürdü bu işlem. 4 ya da 5 büyük baş hayvanın dersini harcadım bunun için. Motosiklette de doğaçlama bir çalışma yaptım. Sonrasında çok güzel bir ürün ortaya çıktı ve yurtdışındaki arkadaşlarım dahi kendileri için aynısı yapmamı istediler. Fakat mümkünatı yok. Çünkü çok fazla vakit isteyen bir tasarım oldu bu ve benim şuan bunun için o kadar vaktim yok. Hatta kendim dahi nasıl yaptığıma şaşırıyorum, o derece uğraşmışım. Bu aslında çocukluktan bu yana olan bir hayalimdi ve ben hayalimi gerçekleştirdim.”

“AMACIM FARKINDALIK YARATMAK”

Orman yangınlarına dikkat çekmek için motosikletine diktiği ağaçlarına Marmaris ve Bodrum isimlerini koyan Bostancı şunları ifade etti: “Ben doğayı çok seviyorum ve çocukluğumdan bu yana hayvan beslerim. Bir ağacı bir insanla eşdeğer gören yapıda birisiyim. Orman yangınları herkesin olduğu gibi benim de çok canımı sıktı. Çünkü meydana gelen yangında binlerce, yüz binlerce yer yandı. O ağaçlar elbet geri gelir fakat biz o ağaçları görebilir miyiz onu da bilmiyoruz. Ya da o ağaçlar geri gelir mi onu da bilmiyoruz. Yangınlar sonrasında da genelde ağaçlar işlendi. Fakat vahşi yaşamda bulunan aklımıza gelen birçok hayvan yangında can verdi ve tema olarak yanarak ölen hayvanlara çok yer verilmedi. Ben de aslında hayvanlardan oluşan küçük bir platformla hayvanların, oyuncakların, yanmış evlerin halini tablo oluşturarak entegre etmek istedim fakat yetişmedi bu planım. Amacım farkındalık yaratmaktı. Ben de yetişmeyince 2 tane minyatür ağaç diktim ve isimlerini de Marmaris ve Bodrum koydum.”

“BİR BÜTÜNÜ TAMAMLAMAYA ÇALIŞMAYI SEVİYORUM”

“Ben mümkün mertebe sosyal konulara karşı duyarlı olmaya çalışıyorum” diyen Bostancı şunlara değindi: “Lösemili çocuklar için bir etkinlik oluyor örneğin ben de elimden geldiğince katılmaya çalışıyorum ve seve seve gidiyorum. Bilkent Gazi Rehabilitasyon Merkezi var, her yıl onlar için Anıtkabir’e gezi düzenliyoruz. Vefa Sosyal Destek Grubu’na destek amaçlı kovid olan hastalara ilaç dağıtımında, ihtiyaçlarını karşılamada da gönüllü olarak bulundum. Bunun gibi şeylerde bulunmayı, bir bütünü tamamlamaya çalışmayı seviyorum. Bundan sonrasında da vaktim oldukça ve konu da benim için uygunsa bu tür aktivitelerde bulunmaya devam edeceğim. Bunun haricinde milli bayramların hepsinde şehir içi sürüşü gerçekleştiriyorduk. Pandemiden dolayı buna ara vermiş olsak da bundan sonra da milli bayramlarda da bulunmaya devam edeceğiz.”

“MOTOSİKLETLİLERE ÖNYARGILI YAKLAŞILIYOR”

Trafikteyken aracına ilişkin nasıl tepkilerle karşılaştığını ifade eden Bostancı, “İnsanlar dışarından aracıma baktıklarında hava atmak için böyle bir araç tasarladığımı ve bu araçla trafiğe çıktığımı düşünüyorlar” ifadelerini kullandı. Kendisinin öyle bir amacı olmadığına dikkat çeken Bostancı, “Bu aracı kendim istediğim ve aracın tasarımı bittikten sonra kendimi mutlu hissettiğim için bu şekilde tasarladım. Hiç o şekilde kaygılarım da olmadı zaten” dedi.

Son olarak motosiklet kullanıcılarının çoğu zaman trafikte önyargılarla karşılaştığına vurgu yapan Bostancı şunları söyleyerek sözlerini bitirdi: “Birkaç tane motosiklet kullanıcısının trafikte yaptığı hatalardan dolayı bütün motosiklet kullanıcılarına karşı önyargı ile yaklaşılıyor. Bunun yanlış bir davranış olduğunu söylüyorum. Birkaç kişinin yaptığı hatanın herkes için geçerli olacağı düşünülmemeli. Örneğin ben ve benim birçok arkadaşım hiç tanımadığımız trafikte karşılaştığımız zor durumda kalmış insanlar için elimizden gelen her şeyi yaparız. Fakat birkaç tane ‘serseri’ yüzünden motosiklet sevdalılarının tamamının da bu şekilde olacağı önyargısından insanlarımızın kurtulmasını istiyorum.  Herkes aynı kategoride değil çünkü. Zaten o tip kişiler için polisler gerekli işlemleri yaparak trafikten men ediyorlar. Sonuç itibariyle motosikletliler kötü insanlar değiller.”

(Türkan ÇATAL YILDIZ)

Editör: TE Bilisim