Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye’nin hedefinin darbe ürünü bir anayasa yerine, temel hak ve özgürlükleri merkeze alan demokratik, sivil ve katılımcı bir anayasa ile Türkiye Yüzyılı’na girmek olduğunu söyledi. Tunç, “Bu anayasa borcunu milletimize ödemekte kararlıyız” dedi.
Bakan Tunç, Ankara Hakimevi’nde düzenlenen İnsan Hakları Kurumları Değerlendirme Toplantısı’na katıldı. Toplantıda TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Derya Yanık, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Serap Yazıcı Özbudun ile Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Fahrettin Altun da yer aldı.
Son 23 yılda hayata geçirilen reformların, Türkiye’yi yüksek standartlı demokrasi hedefine taşıyan köklü bir dönüşümün parçaları olduğunu ifade eden Tunç, anayasal ve yasal düzenlemelerle temel hak ve özgürlüklerin güçlendirildiğini söyledi. Tunç, Anayasa’nın 90. maddesinde yapılan değişiklikle temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmelerin iç hukukta öncelikli hale getirildiğini hatırlattı.
Bilgi edinme hakkının anayasal güvence altına alındığını, bireysel başvuru yoluyla vatandaşların haklarını kendi ülkelerinde arayabilmelerinin sağlandığını belirten Tunç, Kamu Denetçiliği Kurumu ve TİHEK’in kurulmasıyla insan hakları alanında kurumsal mekanizmaların güçlendirildiğini dile getirdi.
“Yapısal reformlar hayata geçirildi”
Tunç, anayasa değişiklikleriyle kadın ve çocuk hakları başta olmak üzere temel hakların genişletildiğini, hukuk devleti ilkesini güçlendiren önemli yapısal reformların gerçekleştirildiğini söyledi. Bu kapsamda Hakimler ve Savcılar Kurulu ile Anayasa Mahkemesi’nin yapısının daha demokratik hale getirildiğini belirten Tunç, Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kaldırılması, askeri yargının sona erdirilmesi ve darbecilerin yargılanmasının önündeki engellerin kaldırılması gibi düzenlemelere dikkat çekti.
“Yeni bir toplum sözleşmesi”
Konuşmasının sonunda insan hakları alanında yürütülen çalışmaların Türkiye’nin demokratik standartlarını ileri taşıdığını vurgulayan Tunç, “Türkiye Yüzyılı’nı darbe ürünü bir anayasa ile değil, temel hak ve özgürlükleri önceleyen yeni bir toplum sözleşmesiyle karşılamak istiyoruz. Demokratik, sivil ve katılımcı bir anayasa borcumuzu milletimize ödemekte kararlıyız” dedi.
Tunç, insan hakları alanında faaliyet gösteren tüm kurumların bir araya geldiği toplantının, ortak akıl ve kurumsal iş birliğini güçlendirecek sonuçlar doğuracağına inandığını da sözlerine ekledi.


