1 Ekim 2019 Salı günü saat 15’te özel oturum ile meclisimiz yeni yasama yılı açıldı. Hayırlı uğurlu olsun. 30 televizyon kanalı olarak yer tahsisi vardı. Bizde Kanal 5 ailesi olarak yerimizi aldık. Diplomatik erkan davetiydi ve büyükelçiler yoğun ilgi gösterdi. Aslında yabancı basın içinde bir birim oluşturulmalı. Dünyaca ünlü siyaset bilimi akademisyenleri konuk edilebilmeli. Dünya siyasetinde yer almış farklı isimler konuk edilebilmeli. Dünyanın bize ilgisi var, ama değerlendiremiyoruz. Bu konuda meclis başkanlığı dış ilişkilere önem vermeli. Mevcut klasik yapı yerine daha aktif çalışmalar yapılmalı. 1939 yılında temeli atılan ancak 6 Ocak 1961 açılabilen bina bugün artık yetersiz konuma gelmiş durumda. TBMM ilk başta fiziksel mekanını planlamak zorunda. Mevcut koşullarda verilen hizmetler sorgulanmalı. Hem yasama çalışmaları, hem halkla ilişkiler binaları, hem sosyal donatılar sıkıntılı. Sosyal donatılara milletvekilleri lokantasından başlayalım. İçeri girdiğinizde vefat eden bir yaşlı büyüğümüzün evini ziyarete geldiğinizi zannediyorsunuz. Gastronomi ve lokanta işinde bu kadar başarılı ülkenin milletvekili yemek alanına benzemiyor. İç mimari özel olarak yenilenmeli. Sunumlar yöresel özelliklerde yapılmalı. Türk mutfağının dünyaya tanıtımı sağlanmalı. Çok sayıda yabancı konulsa ağırlamamalı. Sadece vekiller ve ÇÖP konuklar ağırlamamalı. Hesap alma verme işi vekil odalarından sağlanmalı. Halka ve personele açık lokantalar yeniden planlanmalı. Vekilin konuğu olarak gelen hemen herkes, hattâ otobüs dolusu memleketten gelenler muhakkak yemek yiyiyor. Fiyatlar ucuz olmasına rağmen vekiller bu işle başa çıkamıyor. Memleketten gelenler için çeşitli konuk evleri ve sendika misafirhaneleri kullanılıyor. Çünkü bu iş vekillerin asli görevi olarak görülüyor. Tabi harcamaların karşılanması isteniyor. Özellikle sağlık konusunda danışmanların mesaisini alan birebir ilgileneler isteniyor. Bu konuda bir fon oluşturulabilir. Kriterler belirlenebilir. Bütün bakanlıkların mecliste bir halkla ilişkiler birimi olmalı. Vekillerin yönlendirdiği kişilerle ilgilenmeli. Meclisin onayını alan il dernek federasyonları örneğin Saraçoğulları evlerinde konuşlandırılmalı. Meclise bireysel değil toplu istekler sunulmalı. Kişisel istekler yerine toplum menfaatine yönelik çalışmalar ön plana çıkmalı. Yoksa işe yerleştirme, yayın, sağlık vb. İsteklerin sonu gelmez. Halkla ilişkiler milletin sesini dinleme ve sivil toplum kuruluşlarını öne alan bir çerçeveye oturtulması. Dernek ve vakıflar akredite edilmeli. Önüne gelen herkes oluşuma girememeli. İdeoloji ve fanatizm asla buralara bulaşmamalı. Aslında STK olgusu doğru kullanılırsa belediyelerin bile yükü azalabilir. Akademi ve iş dünyası ile önemli çözümler bulunabilir. Muhtarlar da bu konuda vizyon sahibi olmalı ve çaba sarf etmeli. Meclisin binasına gelince artık tek kelime ile YETERSİZ. Mustafa KALEMLİ döneminde yapılan ceylan derisi koltuklu genel kurul salonu yetmişinde yapılan allı güllü makyaj gibi. Meclis idari çalışanlarının evleri Urfa mağara evler misali. Ayrıca milletvekili odaları ve binası işlevsiz. Dijital çağa uygun, güvenlik açısından daha kontrollü, otopark sorunu halledilebilen, meclis içi sadece akülü araçlarla işleyen bir sistem oluşturulabilmeli.  Konuk ağırlarken bir keşmekeş oluşuyor. Yasama görevi çok önemli düğü için komisyon salonları adeta bir holding toplantı odası gibi olmalı. Vekillerin 24 saat çalışma esasına göre hazırlık yapılmalı. Kütüphane ve dijital beri ulaşım platformu kurulmalı. Meclis camii dışı yeniden restore edilmeli. Ağa Han ödüllü çok özel bir mimari. Çevresi elden geçirilmeli. Aslında yeni bir meclis binasına acilen ihtiyaç var. İnsan ve toplum odaklı. Milletin ruhunu yansıtacak ve sesini duyacak. Özel bir teknoloji ve inşaat firmalarının özel gayreti ve yardımı ile kısa sürede inşa edilebilir. Yüzyıllık askerlik meselesini çözen bu Gazi Meclis daha çok işleri başaracaktır. Metro ve belediye otobüsünde yer kapmak için saldıran, servis aracında kendine koltuk tahsis edenler önce kendi koltuk sevdasına baksın. NOT Şu andaki meclis çok özel bir demokrasi müzesi ve Enderun usulü çok kıymetli bir devlet memuru yetiştirme akademisine dönüşebilir. Devlet adına çalışan doktor, öğretmen vb. yerine devlet adamı yetiştiren kalemli merkezimiz olur. KATİBİM şarkısı da yeni cover yorumuyla çalar.