1936 yılında İspanyol yazar Frederico Garcia Lorca, Granada’da kurşuna dizildi. Federico García Lorca, yirminci yüzyılın en önemli İspanyol şair ve oyun yazarlarından biridir. 5 Haziran 1898'de Granada'ya birkaç mil uzaklıkta küçük bir kasaba olan Fuente Vaqueros'ta doğdu. Babası Federico García Rodríguez bir toprak sahibiydi ve annesi Vicenta Lorca Romero bir öğretmendi.
Lorca 1919'da ilk kitabı Impressiones y Viajes'i yayınladı. Aynı yıl Madrid'e gitti ve sonraki on yıl boyunca burada kaldı. İlk uzun metrajlı oyunu El Maleficio de la mariposa , 1920'de orada üretildi. Ertesi yıl, İspanyol folkloruna dayalı şiirlerden oluşan bir derleme olan Libro de poetas'ı yayınladı
1922'de Lorca ve besteci Manuel de Falla, Granada'da ilk cante jondo veya “derin şarkı” festivalini düzenledi ; derin şarkı formu 1920'lerin başlarındaki şiirlerine nüfuz etti. Bu dönemde Lorca , genç şairi sürrealizme maruz bırakan Salvador Dalí ve Luis Buñuel'i de içeren Generación del 27 olarak bilinen bir grup sanatçının parçası oldu. 1928'de şiir koleksiyonu Romancero Gitano, Lorca'ya geniş kapsamlı bir ün kazandırdı; yaşamı boyunca yedi kez yeniden basıldı.
1929 ve 1930'da Lorca, New York ve Küba'ya gitti. 1930'da İspanya'ya döndü ve 1931'den başlayarak La Barraca tiyatro grubuyla ülkeyi gezdi. İspanya İç Savaşı'nın başlangıcına yakın 16 Ağustos 1936'da Granada'da tutuklandı. Yaşamını İspanya halkının özgürlüğüne adayan sanatçı 19 Ağustos 1936'da 38 yaşında faşist grup Falange’nin üyeleri tarafından öldürüldü.
Kolombiya ve Meksika Büyükelçileri, bir saldırının kurbanı olabileceğini tahmin ederek ona sürgün yoluyla kaçma teklifinde bulundular ancak Garcia Lorca tüm teklifleri reddetti ve yazı geçirmek için Granada'ya gitti. O zor siyasi zamanlarda, birisi ona siyasi tercihlerini sordu ve o da kendini Katolik, komünist, anarşist, özgürlükçü, gelenekçi ve monarşist hissettiğini söyledi. Hiçbir siyasi partiye katılmamış, siyasi nedenlerle hiçbir arkadaşıyla ilişkisini kesmemiş, ayırımcılık yapmamıştır. Ayrıca kendini tamamen İspanyol hissettiğini ve coğrafi sınırların dışında yaşayamayacağını, ancak sırf İspanyol olmak için İspanyol olan İspanyollardan nefret ettiğini söyledi. Garcia Lorca herkesin dostu ve kardeşi olduğuna ve siyasi sınırlara inanmadığını her daim dile getirmiştir.
