Hasan isimli bir genç bu hayatın ne kadar zor olduğunu bir kere daha yüzümüze vurdu. İşsiz olduğunu ve sokakta yaşadığını söyleyen genç bir anda herkesin gündemi oldu. Haluk Levent ve ekibi harekete geçti Ankara Valiliği de el atınca Hasan’a iş bulundu. Onun hayatı bir nebze de olsun rahatlayacak. Hasan yaşadıklarını anlatırken, olsun diyordu. Hayatın zorlukları var ama yine de yaşanmaya değer diyordu. Allah beni şu anda sınıyor diyordu. Bu sözleri herkes tarafından görüyor musunuz adam hiç isyan etmiyor ne kadar da tamahkar şeklinde algılandı. Bu aslında üzülmemiz gereken bir durum. Umutsuz insanlar bunun kendilerine bir sınav olarak verildiğini düşünüyorlar. Bazıları sonsuz imkanlarla yaşarken en basitinden ufak bir işi bile olmayan bir genç olsun diyor. Zenginler, yoksullara şükretmeyi öğretiyorlar işte. Sen şükret ben yaşarım. Onu bu kadar umutsuzluğa itmişken bir de tamahkar olmasıyla övünmek çok büyük bir ayıp. Ortada büyük bir dram var. Sokakta yaşayan, kimseden bir yardım göremeyen, bir şekilde yaşamaya çalışan birçok insan var. Hasan’ın yüzüne şans güldü ama aynı durumda olan çok fazla insan var. İşsizlik maalesef ki hepimizin kanayan yarası. İşi olan insanlar geçim sıkıntısı çekiyorken işsizler ne yapsın? Üretim konusunda gelişmeliyiz ki yeni iş imkanları çıksın. İşverenler ucuz işçi çalıştırma peşinde olmasın. Herkes emeğinin karşılığını alsın belki biraz adalet sağlayabiliriz. Kazanan daha çok kazanmak istiyor. Evet bu onların hakkı ama sayesinde işlerin yoluna girdiği çalışanların ne günahı var? Son açıklanan rakamlara göre her 3 gençten biri işsiz. Bu çok büyük bir oran. Genç nüfusun üretimde bulunamaması ne kadar acı bir tablo...