Özel Haber: Türkan ÇATAL YILDIZ

Korona virüs pandemisinden dolayı eğitim öğretime bir süre ara verilmesi kırtasiyeci esnafının zor günler yaşamasına neden olmuştu. Eylül ayından bu yana eğitim öğretimin kesintisiz devam etmesiyle kendini toparlamaya başlayan kırtasiyeci esnafı şimdi de kurda yaşanan dalgalanmadan dolayı zor günler yaşıyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Odası Başkanı Ünal Şimşek, eylül ayında bir top kağıdı 25 liraya satın alıyorken aralık ayında bu fiyatın 45 liraya yükseldiğini ifade ederek, “Kırtasiyeciler pahalıya mal alıp ucuza mal satıyor” dedi. 

Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Odası Başkanı Ünal Şimşek, “Birkaç market zinciri var ve her adım başı şubeleri var. O market zincirlerin içinde de yok yok neredeyse. Kırtasiye malzemeleri de satıyorlar ve birçok vatandaşımız oradaki fiyatların daha uygun olduğunu düşünerek kırtasiye malzemelerini oradan satın alıyor. Hâlbuki bir kırtasiyeye girseler görecekler ki kırtasiyeler daha uygun fiyatlara satıyor” dedi. 

“KUR ARTTIKÇA İTHAL KAĞIDIN DEĞERİ DE ARTTI”

Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Odası Başkanı Ünal Şimşek, kırtasiyeci esnafının Pandemiden dolayı müşteri hasreti yaşadığını belirterek, “Çünkü zincir marketler hatta mahalle arasındaki küçük bakkallarda dahi kırtasiye malzemeleri satılıyor. Kırtasiyeciler zincir marketlere rağmen satış yapmaya çalışıyor. Birde aralık ayında dövizde yaşanan hareketlilik kırtasiyeciler için zor günlerin geldiği anlamına geliyor. Kurun yükselmesi ile kırtasiyeci çok perişan oldu. Eylül ayında fotokopi kağıdı kırtasiyelerde 20-25 liraya satılırken, şimdi ise en az 45 liraya satılıyor. Yüzde yüzün üzerinde bir artışla karşı karşıyayız” dedi.

Kırtasiyecilerin fotokopi kağıdına ‘beyaz altın’ dediklerini ifade eden Şimşek sözlerine şöyle devam etti: “Çünkü kırtasiyeci esnafı için beyaz kağıt o derece kıymetli. Fakat kurun yükselmesi ile kırtasiyecilerin aldıkları ürünler de ellerinde kaldı. Elindeki kağıdı satsa dahi yenisini alamayacak çünkü fiyatlar çok yüksek. Bundan dolayı kırtasiyeciler için pahalıya mal alıp ucuza mal satıyor diyebiliriz. Kur arttıkça ithal kağıdın değeri de arttı. Defterler, kitaplar yani bütün kağıt ürünlerine bu şekilde zam geldi. Şunu de demek gerekir ki geçen yıl kona virüsten dolayı eğitim öğretime ara verilince kırtasiyecinin aldığı ürünler hep ellerinde kalmıştı. Okulların açılması ile ellerindeki ürünleri satmışlardı. Yeni ürün almak istediklerinde de onlar için bir hayli maliyetli oluyor.” 

Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Odası Başkanı Ünal Şimşek

“KIRTASİYE ÜRÜNLERİ BİZE DOLARLA GELİYOR”

Şimşek, “Türkiye’de koronadan dolayı eğitim öğretime ara verildiğinden esnafımız zaten çok zor günler yaşıyordu. Kurun yükselmesi ile yaşanan zorluk katmerlendi” dedi. 

Birçok kırtasiye ürününü ithal ürün olmasından yakınan Şimşek, “Önceden okullarda yerli malı kutlanırdı ve o dönem çocukların ellerindeki her şey yerli malıydı. Fakat şuan yerli malı kutlansa çocukların ellerindeki her şeyin ithal olduğu gözlenecektir. Kurşun kalemden kağıda kadar birçok ürün yurtdışından geliyor” ifadelerini kullandı. 

“Kur düşmesine rağmen fiyatların düşmemesinden şikâyet ediliyor” diye konuşan Şimşek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bunu kırtasiyeci esnafı açısından bir örnekle anlatacak olursam eylül ayında 25 liradan aldığı fotokopi kağıdını yakın zamanda 45 liradan alan esnaf şu anda eylül ayındaki fiyatıyla satmaya kalksa zarar etmez mi? Kâğıt üzerinden düşünecek olursak sırf kâğıttan en az 20 lira zarar edecektir. Fiyatında nasıl indirim yapsın kırtasiyeci? Türk lirasıyla satış yapıyoruz fakat ürün bize dolarla geliyor. Piyasada da bir belirsizlik var. Şu an kur fiyatları bir nebze düşmüş olsa da tekrar yükselmeyeceğinin kimse garantisini vermiyor. Biz fiyatları indirsek bu kez iflas etmez miyiz? Biz ithalattan bir anda kopamayız, kendi üretimimizi yapmak için mutlaka uzun bir sürenin geçmesi gerekiyor. Fakat şu süreçte yapılacak şey yeni ürün ithal edilecekse eğer doların düşmesi ve düşük dolarla ithal etmemiz gerekiyor. Bu şekilde olursa ancak fiyatlarda bir düşüş yaşanabilir. Yani biz ucuza mal almalıyız ki piyasaya ucuz mal verelim. Ticaret denilen şey artı değerle oluşur.”

“KIRTASİYE MALZEMELERİ SADECE KIRTASİYELERDE SATILMALI”

Şimşek, uzun süre okulların eğitime öğretime ara verdiğini ve eylül ayında tekrar eğitim öğretime başlandığını söyleyerek, “Okullar kapalı kaldığında kırtasiyeci için süreç biraz zor geçmişti. Fakat okullar açık olsa da bizi rahatsız eden bir başka konu kırtasiye malzemelerinin kırtasiyelerin dışında neredeyse her yerde satılıyor olması” dedi. 

Kendilerinin daha önceden ellerinde bulunan bir belge ile kitap gibi kırtasiye malzemelerini sattıklarını, fakat bir süre sonra kırtasiye malzemelerinin her yerde satılmasına izin verildiğini söyleyen Şimşek bunun da işlerini fazlasıyla kötü etkilediğini aktardı. 

Perakende yasasına göre zincir marketlerde elektronik eşya satışının durdurulduğunu fakat kırtasiye malzemelerinin satışına ilişkin bir yasaklamanın gelmediğini söyleyen Şimşek, “Kırtasiyecilik bir meslektir. 2000’li yılların uygulaması olan kitap, kırtasiye ustalık belgesi ise geri gelecek ve bu belgeye sahip olmayan kişi artık kırtasiyecilik yapamayacak. Doğru olan da bu zaten” dedi. 

Şimşek, kırtasiye malzemelerinin sadece kırtasiyelerde satılması gerektiğini belirterek kendilerinin kırtasiyelerde ekmek, peynir gibi ürünleri satmadıklarını söyleyerek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Birkaç market zinciri var ve her adım başında şubeleri var neredeyse. O market zincirlerinin içinde de yok yok neredeyse. Kırtasiye malzemeleri de satıyorlar ve birçok vatandaşımız oradaki fiyatların daha uygun olduğunu düşünerek kırtasiye malzemelerini oradan satın alıyor. Hâlbuki bir kırtasiyeye girseler görecekler ki kırtasiyeler daha uygun fiyatlara satıyor. Halkımızın bir an önce bu yanlıştan dönerek kırtasiye esnafına destek olmalarını istiyoruz.”

Pandemi sürecinde kendilerinin dükkânlarının kapalı olduğunu ifade eden Şimşek, “Buna karşın marketler açıktı ve gayet de güzel iş yapıyorlardı. Kırtasiye ürünleri marketlerde de satıldığından biz iş yapamadığımız zaman marketler kırtasiye ürünlerini satabiliyorlardı. İşte bu gibi sebepler de eklenince kapalı olduğumuz dönemlerde günü sıfır işle kapattığımızı ifade edebiliriz. Biraz işlerimizi düzelttik derken bu kez de yükselen kur belimizi bükmeye başladı. Umuyorum ki en kısa sürede her şey yoluna girecektir” dedi.

Editör: TE Bilisim