Dünya pandemiyle uğraşırken iklimlerin de yörüngesi değişti. Kış desen kış değil, yaz desen yaz değil. Yağmur yağması gereken zamanda yağmur yağmaz oldu. Şubat ayını ilkbahar gibi geçirdik. Her şeyin dengesi bozuldu anlayacağınız. Fakat son zamanda havalar da bir hayli ısındı. Sıcak havalar tehlikeli, aman dikkat! Özellikle yaşlılar, hamileler ve çocuklar yaz sıcaklıklarına herkesten çok dikkat etmeliler. Birde tabi kronik hastalıkları olanlar. Ben bugün sizinle yaz sıcaklıklarına karşı neler yapılacağı, hasta olmamak için nasıl önlemler alınacağı ile ilgili doktorumun tavsiyelerini paylaşacağım:
Doktorumun tavsiyelerine göre yazın vücudumuz çok su kaybediyor ve su kaybettiğimizde vücutta suyla beraber tuz kaybı da meydana geliyor. Tuz kaybı tamamen oluştuğunda vücudun terleme sistemi de duruyor. Böylelikle nefes alma zorlaşıyor ve ateş yükseliyor. Oda beraberinde vücutta birçok sorunu meydana getiriyor. Ve bu belirtiler esasında sıcak çarpmasının belirtileri oluyor.
Bu gibi durumlarda ilk yapılması gereken kişiyi soğutmak, serinletmek olmalı diyor doktorum. Tabi bu arada kişinin vücudunda kaybettiği sıvıyı da yerine getirmek gerekli, bunu ise kişiye soğuk su vererek yapmamalıyız. Yapılacak en iyi şey ortamı soğutmak olmalıdır. Yani sıcak ortamdan soğuk ortama geçişini sağlamalıyız. Klima, vantilatör yardımı alarak vücut ısısını bu şekilde düşürmeliyiz. Ortamın serinletilmesi gerekir. Aksi takdirde hasta komaya girer. O yüzden sıcak ortamlardan uzak durmalıyız.
Yazın sıcak havalarda yapabileceğimiz en iyi şey güneşli havalarda dışarı çıkmamak olabilir. Uzmanların güneş ışınlarının dik geldiği saatler diye uyardığı yani öğlen 10.00 ile 15.00 arasındaki vakitler. Tabi bununla birlikte sıkça da güneş kremi kullanabiliriz. Ve daha da önemlisi bol bol su içmeliyiz. Bunun yanında ise terlemeyi önleyecek kıyafetler tercih etmeliyiz.
Gördüğünüz gibi sıcak çarpması deyip geçmemek gerekiyor. Sıcak havalar ve sıcak çarpması bizim düşündüğümüzden daha da tehlikeli olabiliyor, canımızı riske atmayalım. Yaz mevsimi nasılsa her yıl geliyor, yani bu sene son diye bir şey de yok. O yüzden sağlığımızın kıymetini bilerek güneşin, yazın keyfini çıkaralım.

Editör: TE Bilisim