Sokak kültürünün mihenk taşlarını oluşturan sokak müzisyenleri, pandemi sebebiyle zor günler yaşıyor. Korana virüsü (COVİD-19) yenen ve aynı zamanda kanser tedavisi gören Bestekar-Müzisyen Zeynel Abidin Topal, yeniden Ankara’nın cadde ve sokaklarını şenlendireceği günü bekliyor. Topal, "Pandemi sona erdiğinde ilk işim Tunalı'da, Kuğulu park 'da, Batıkent'te, Paris ve Roma'da sokak müziği yapmak, mutlu olmak ve insanların mutluluklarını gözlemlemek olacak" dedi.
Bestekar ve aynı zamanda ud sanatçısı olan Zeynel Abidin Topal, Tunalı ve Batıkent sokaklarında müziği ve enerjisiyle adeta vatandaşlara bir müzik şöleni yaşatıyordu. Pandemiyle birlikte sanatına ara veren Topal, ''Hem kanser hastasıyım hem de korona virüs rahatsızlığını atlattım hal böyle olunca sokaklara dönmeye cesaret edemedim ama umudum var,pandemi sona erdiğinde cadde ve sokakları yeniden hep birlikte şenlendireceğiz'' şeklinde konuştu.
“HAYAT BENİ HİÇ BEKLEMEDİĞİM BİR YERE GETİRDİ İYİ Kİ DE GETİRMİŞ”
Emekli olduktan sonra dünyanın en güzel şeyi olarak adlandırdığı müzikle uğraşmaya başlayan Zeynel Abidin Topal, " 2006 yılında müzikle ilgilenmeye başladım O zamanlarda müziğin temelini ve alt yapısını öğrenmeyi kendime ilke ettim. Müzik nedir sorusuyla yola çıkarak üniversitelerde, konservatuvarlarda müzik nasıl öğrenilir, nasıl icra edilir teker teker araştırdım. Tüm bunları tamamen kendi kendime öğrendim. 2010 yılından 2016’ya kadar Ankara’da TRT radyosunun şefleriyle çalışma imkanı buldum. Amacım bu yolda kendimi geliştirmekti. Daha sonrasında koro çalıştırdım ve ud dersleri verdim. Hayat beni hiç beklemediğim bir yere getirdi iyi ki de getirmiş’’ diyerek sanatsal anlamda ki tutkusunu dile getirdi.
“SADECE ACIL İHTİYAÇLAR İÇİN SOKAĞA ÇIKTIM”
Topal: Dünya genelinde yaşanan pandemi beni, kanserli ve yüksek risk grubunda yer almam nedeniyle daha olumsuz etkiledi. Herkese göre daha çok dikkatli yaşamaya çalıştım. Daha çok korkarak.. Sadece acil ihtiyaçlar için sokağa çıktım, çok acil olmayan hiç bir ihtiyaç için dışarı çıkmadım. Sokağa çıkmayınca yeni duruma alışmaya çalışsam da, psikolojik olarak çok şey kaybettim diyebilirim..
“PANDEMİ BENİ VE SANATIMI YÜZDE YÜZ OLUMSUZ ETKİLEDİ”
COVİD-19’a yakalandığımı 9 Eylül 2020’de anladım, çok şükür hastanelik olmadım, yatışım olmadı ama yine de evde çok büyük sıkıntılar içinde bu rahatsızlığı atlattım. 11 Mart 2020’den itibaren 65 yaş üstü vatandaşlar için konulan kısıtlamalara uyarak evden hiç dışarı çıkmadım.. Bu süreç içerisinde doğal olarak hiç müzik yapamadım. Sadece evimde ve sosyal medya paylaşımlarımda müzik yaptım. Kısacası pandemi beni ve sanatımı, yüzde yüz olumsuz etkiledi.
“ZAMAN ZAMAN YAŞAMA ARZUMU YİTİRDİM”
Pandemiyle birlikte sanatsal icra ile yasadığım mutluluğum durma noktasına geldi diyen Bestekar Zeynel Abidin Topal , bunun haricinde ekonomik kayıplarım da çok fazla, yaşama arzumu yitirdim zaman zaman.. Sokak müzisyenliğini a çık alanda bile olsa yapmadım çünkü korona virüs hastalığını yaşamış biri olarak asla göze alamazdım” dedi.
“EN BÜYÜK SAHNE SOKAK, EN BÜYÜK İZLEYİCİ HALKTIR”
Korona virüs salgınından evvel sokaklarda müzisyenlik yapan ve sanatı icra etmenin en iyi yolunun sokaklardan geçtiğini belirten Topal, “En büyük sahne sokak, en büyük izleyici halktır. 300 kişilik 500 kişilik sahnelere sıkışmış sanat bana yetmiyor, binlerin gözünü görmek istiyorum. Sokak bunun için en güzel sahnedir yalnız sokak deyince aklımıza gelen sokakta yapılan müziğin maalesef bugüne kadar çok olumlu izler bırakmadığıdır. Benim gibi bu işi bilenlerin bu konuda örnek olmalarını sağlamak amacıyla sokakta oldum ve pandemiden sonra da aynı şekilde sokaklara dönüp sanatımı icra etmek istiyorum” şeklinde konuştu.
Tarih ve araştırmalar gösteriyor ki korona virüs pandemisi dünyanın yaşadığı ilk pandemi değil muhtemelen sonuncu da olmayacaktır diyen Topal, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘’ Tüm dünya epidemiyologlarını her pandemide dinlemeli, devletin tüm ekonomik imkanlarını pandeminin önlenmesi için gerekli bilim insanları ve ekipmanlarına ayırmalıyız..Pandemi bitmeden "dünya kabuk mu değiştiriyor" bilinmez. Sonunda anlayacağız, dünyanın değişip değişmediğini.”
“KABUS DOLU BİR RÜYAYDI BİTTİ DİYE SEVİNEREK SEVDİKLERİME SARILABİLMEYİ UMUYORUM”
Topal: Pandemi sona erdiğinde İlk işim Tunalı'da, Kuğulu park 'da, Batıkent'te, Paris ve Roma'da sokak müziği yapmak, mutlu olmak ve insanların mutluluklarını gözlemlemek olacak. Tabi bir de rahat rahat sağlık kontrollerimi yaptırmak. En önce; çocuklarıma, torunlarıma, dostlarıma sarılıp kucaklamak istiyorum doya doya..Hasret giderir gibi sevgiyle. Kabus dolu bir rüyaydı bitti diye sevinerek.
“TÜM SAĞLIK GÖREVLİLERİNE EN KALBİ TEŞEKKÜRLERİMİ, ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM”
İçinden geçtiğimiz bu zorlu günlerde sağlık çalışanlarını da unutmayan sanatçı-bestekar Zeynel Abidin Topal, “ İlk günden itibaren çocuklarına, sevdiklerine hasret bir şekilde, en büyük bulaş riskini ve ölümü göze alarak korona virüsle savaşan tüm sağlık görevlilerine en kalbi teşekkürlerimi, şükranlarımı sunuyorum. Tüm iyi dileklerim dualarım o'nlar için.. Sağlık çalışanlarında COVİD-19’un meslek hastalığı olarak kabul edilmesini, kanunlaşmasını çok istiyorum” dedi.
BUGÜNDEN YARINA UMUT SAKLAYIN..
Son olarak gazetemiz okurlarına seslenen Topal,” Elbet korona virüs salgını sona erecek, bu sıkıntılı günler geride kalacak.Umutsuz değilim yurdum için. Caddeler, sokaklar tekrar şenlenecek tekrar tekrar okuyacağız Barış Manço'yu anarak arkadaşım eşşek şarkısını.. Umutsuz olmayalım .. Ve yaşamı anlamlı kılan yegane şeyi unutmayalım üretelim.. İnsanlar, bir şeyler üretebilmeli. Yaşamanın, var olmanın temel sebeplerinden biri budur. Üretmeyen insanlar niye yaşıyorlardır onları kendilerine sormak lazım. İnsanlar, yeni şeyler üretmeden, ortaya koymadan, umutların yeni buluşların peşinden koşmadan nasıl yaşayabilirler? Onun için hiç boş durmadım. Hayatımda hep ürettim, üretmeye de devam edeceğim ‘’ diyerek sözlerini noktaladı.
(Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)