İYİ Parti Genel başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında Sinan Ateş cinayeti hakkında konuştu. Devletin katilleri koruduğunu söyleyen Akşener şunları kaydetti: "Erdoğan, devletin içinde mafyalar kol gezerken Cumhurbaşkanıyım diye ortada gezemesin. Gezdirmem. Beni iyi dinle. Milletin adayıyım diye böbürlenip milletin canına kast ederken susamazsın. 'Ayağımda pranga var tek söz sahibi ben olayım' dedin. Madem prangalarından kurtuldun söyle; Sinan Ateş'in katilleri kim? Adalet niye yerini bulmuyor? Bu alçakları bulmak senin sorumluluğundur. Aksi takdirde bu kan senin de eline bulaşır. Bu göz yaşları seni de bulur. Can almayı kendine hak gören alçaklar elini kolunu sallayıp dolaşamaz. Çünkü devlet bu değildir. Ya bu şehir eşkıyalarını görmezden geleceksin ya da hesabını soracaksın. Seçimini yap. Ya katillerin karşısında duracaksın ya da onlara boyun eğeceksin. Seçimini yap. Ben böyle bir alçak suikaste sessiz kalamam. Yer delinse de gök yıkılsa da katillere inat Sinan Ateş'in katilleri nerede soracağım. Biz İyi Parti olarak susanlara karşı konuşmaya devam edeceğiz. Bu çarpık düzeni biz değiştireceğiz. Ant olsun şad osun. Sinan Ateş'ler ölmesin diye mücadeleye devam edeceğiz. 14 Mayıs'tan sonra her şey çok güzel olacak İyi Parti olarak; 'Mağdur kardeşlerimizin, çıraklığa ve staja başladıkları tarih, uzun vadeli sigorta başlangıcı olarak sayılsın.' dedik. Hak ve adalet, bunu gerektiriyor dedik. Seçime kadar, gerekeni yaptılar, yaptılar… Yapmazlarsa, kimse merak etmesin…14 Mayıs’tan sonra, biz geliyoruz. İyi Parti iktidarında, emeklilik sistemini, tümüyle ele alacağız. Adil, sürdürülebilir ve gerçekçi bir sistemi, tüm emekçilerimizle buluşturacağız. Emin olun, çok az kaldı.14 Mayıs güçlü ve zengin bir Türkiye’nin ilk adımı olacak. 14 Mayıs’tan sonra her şey çok iyi her şey çok güzel olacak. Mutabakat Metnimiz yandaşa karşı milletin sesinin savunuyor. Sayın Erdoğan, bundan tam 11 yıl önce 2023 vizyonunu açıklamıştı. Sözde vizyon, özde atmasyon olan açıklamasını yaptığında dolar kuru, 1 lira 75 kuruştu. Bugün nihayet, o vizyonun, gerçekleşeceği söylenen, 2023 yılına girdik ve dolar, 18 lira 81 kuruş…Sadece bu durum bile, aslında her şeyi anlatıyor…Geçtim vizyonu, büyük bir çapsızlığın, ibretlik eseri, tüm görkemiyle, karşımızda duruyor. Mesela; 2012’de, Sayın Erdoğan demişti ki; “Siyasete katılma ve siyaset yapma hakkına getirilen yasaklar, ortadan kaldırılacak.”Ancak gelin görün ki; 2023’te, ahmaklığa, “ahmaklık” demek bile siyasi yasak sebebi oldu. Mesela, demişti ki; 'İşsizliği, yüzde 5’e çekeceğiz' Ancak gelin görün ki 2023’te, bu da yalan oldu. İş aramaktan umudunu kesenleri bile, işsiz saymayan TÜİK’in makyajlı rakamlarına rağmen hedefi tutturmayı geçtim, işsizliği katladılar. Mesela, demişti ki; 'Dünyanın en büyük, 10 ekonomisi arasına gireceğiz' 2023’e geldiğimizde bırakın yükselmeyi, yerimizi bile koruyamadık. 2012’de, dünyanın 17’nci ekonomisiydik; 2023’te, 20’nci ekonomisi olduk. Mesela, Sayın Erdoğan demişti ki; 'Ar-Ge harcamalarında, dünyada 1’inci lige çıkacağız.' Peki, 2023’te ne oldu?Ar-Ge’de, amatör kümeye düştük…Ancak hakkını yemeyelim. Mesela, yolsuzlukta 1’inci lige çıktık.İsrafta,1’inci lige çıktık. Hatta enflasyonda, dünya şampiyonluğuna oynuyoruz. Mesela, yine 2012’de, demişti ki; 'Türkiye, teknoloji ihraç eden ülke olacak' 2023’te ise; bu fevkalade parlak arkadaşımız herhalde, kendi vizyonunu, yanlış anlamış olacak; Türkiye, maalesef, teknoloji ihraç eden değil, teknoloji ithal eden bir ülke oldu. Ez cümle; Sayın Erdoğan’ın, yine bir seçim döneminde, 2023 vizyonu diye şişirdiği, boş vaatleri, her zamanki gibi, yine baştan sona yalan oldu…Aziz milletim Bir şirket müdürü düşünün: Şirketi büyüteceğini söylesin; ama şirketi küçültsün.'Kâr rekoru kıracağım' desin; ama zarar rekoru kırsın. Şirket zarar ederken, borçlanıp uçak alsın. İşleri, eşe dosta paslayıp, şirketin kasasını boşaltsın. Çalışanlara maaş ödeyemezken, lüks ofisinde, tüm gün ense yapsın. Sizce bu müdüre ne yaparlar? Kovarlar değil mi? İşte 14 Mayıs’ta, biz de, Beştepe’deki müdürü kovacağız! Yaptıklarının hesabını, milletimizle birlikte, sandıkta soracağız! Şunun şurasında, 102 gün kaldı." AKP, EYT'yi lütuf gibi sunmaktan geri durmadı Biliyorsunuz, EYT kanun teklifi, yüce Meclisimize sunuldu. Biz, en başından beri, EYT’li kardeşlerimizin sorununun çözümüne, bir sosyal yardım olarak değil; bir hak kaybının giderilmesi ve nesiller arası adaletin sağlanması olarak baktık. Bununla birlikte sosyal güvenlik dengesine olan etkisini de göz ardı etmedik. Ne var ki, Ak Parti İktidarı; vatandaşın faydasına olan, her meselede olduğu gibi bunu da, bir lütuf gibi sunmaktan, geri durmadı. Hatırlayın! Tarih 24 Ekim 2018…İyi Parti Grubu olarak EYT’li kardeşlerimizin sesini duyduk ve meselenin araştırılması için Meclis'te bir önerge verdik .Yetinmedik, EYT’li kardeşlerimizle birlikte çalışıp sürdürülebilir bir çözüm planını, beraber ortaya koyduk. Bu kürsüden de, tüm Türkiye’ye duyurduk. Hatta; EYT çözüm planımızın, yıllık maliyeti; geçmediğimiz köprüler, kullanmadığımız yollar gitmediğimiz hastaneler, binmediğimiz uçaklar için yandaşlara ödenen, hazine garantilerinin, yıllık yükünden daha azdı! Önergemiz, Ak Parti ve MHP oylarıyla reddedildi. Çözüm planımız, duymazdan gelindi. Ama, nedense birden, EYT’li kardeşlerimiz için, “çift dikiş” diyenler; “seçim kaybetsem bile yapmam” diyenler;“zaten yapacaktık, zamanının gelmesini bekliyorduk” demeye başladılar. Olsun…Hep söylüyorum. Bizim çözümlerimiz, projelerimiz, mirî maldır. Alsınlar, uygulasınlar. Biz, milletimizin yararına olan, her projemizin, hayata geçirilmesinden, ancak memnuniyet duyarız. Yeter ki, doğru düzgün uygulasınlar…Ama gelin görün ki eskiler, “gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır, ya baş” demişler…Hemen her konuda olduğu gibi, EYT konusunda da, yarım yamalak iş yaptılar. Yeni mağdurlar meydana getirmekten çekinmediler. Mevcut kanun teklifinde 1999 yılında, yürürlüğe giren yasanın, zorunlu kıldığı, yaş sınırı, kaldırılıyor. Ancak bu sefer de aynı yasanın artırdığı prim ödeme gün sayısı, değiştirilmiyor. Oysa iktidar yaptığı kafa karıştırıcı açıklamalarla insanlarımızı bunun tersine inandırdı. Ve gelinen noktada EYT’li kardeşlerimiz, şimdi de, prime takıldılar. Buradan, iktidara seslenmek istiyorum: Net bir şekilde bilgilendirmediğiniz için, vatandaşlarımız borçlanma hakkından, faydalanmak adına; arabasını sattı, kredi çekti, para yatırdı. Şimdi onlara, 'Prim ödeme gün sayınız yetmiyor.' diyorsunuz." Haber Merkezi

Editör: TE Bilisim