Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Ankara’ya gelişinin 105. yıl dönümü vesilesiyle açıklama yapan Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, bu tarihi anı anlamlı bir şekilde yad etti. Yılmaz, Atatürk’ün 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelişinin sadece Türk milleti için değil, dünya çapındaki mazlum milletler için de önemli bir dönüm noktası olduğuna dikkat çekti.
Ankara’nın Stratejik Önemi ve Atatürk’ün Kararları
Yılmaz, Atatürk’ün Ankara’yı Milli Mücadele’nin merkezi olarak seçmesinin yalnızca güvenlik değil, aynı zamanda stratejik bir karar olduğunu vurguladı. "Ankara, hem cephelere hem de İstanbul’a demiryolu ile bağlıydı ve düşmana en yakın şehirlerden biriydi" diyen Yılmaz, Atatürk’ün, bu yakınlığın avantajlarını stratejik olarak kullanarak bağımsızlık mücadelesini burada başlattığını belirtti.

Ankaralıların Seferberliği ve Atatürk’ün Karşılama Töreni
Atatürk’ün Ankara’ya gelişinden önce, 26 Aralık’ta Ankaralıların, Mustafa Kemal Paşa’nın gelişini coşku içinde beklediklerini hatırlatan Yılmaz, o gün şehrin sokaklarında bayram havası estiklerini söyledi. "Gecesinde Sinsin Ateşi yakıp 'Sinsin' oynadılar! Biliyorlardı ki Mustafa Kemal Paşa, 27 Aralık’ta Ankara’ya gelecekti." diyen Yılmaz, bu özel günün halkın belleğinde nasıl derin izler bıraktığını anlattı.
Seğmen Alayı ve Milli Mücadele'nin Ruhunu Canlandıran Anlar
Dikmen sırtlarında kurulan Seğmen Alayı’nın, Türk milletinin kararlılığını ve milli mücadeleye olan bağlılığını simgelediğini belirten Yılmaz, bu alayın anlamını şu şekilde açıkladı: "Seğmen Alayı, vatanın dara düştüğü ve yeni bir liderin seçilmesi gerektiği dönemlerde kurulur. Mustafa Kemal Paşa’nın, Seğmen Alayı'nı karşılarken otomobilden inip onlarla konuşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin ne kadar sağlam olduğunun bir göstergesiydi."

Ankara’nın ‘İç Kale’ Olması ve Geleceğe Mirası
Yılmaz, Ankara’nın tarihsel anlamını ve bu şehirde gerçekleştirilen devrimleri anlatırken, şehrin sadece Türkiye için değil, tüm dünya mazlum milletleri için bir umut kaynağı olduğunu belirtti. "Ankara, sadece 6,5 milyon Ankaralının değil, 85 milyonun kentidir" diyen Yılmaz, Ankara’nın geçmişten bugüne kadar hep bir "iç kale" işlevi gördüğünü ve bundan sonra da Cumhuriyetin temellerini atmaya devam edeceğini vurguladı.
Mazlum Milletlerin Umudu ve 105 Yıldır Devam Eden Miras
Yılmaz, açıklamasında Ankara’nın sadece bir başkent değil, tüm dünya mazlum milletlerinin bağımsızlık mücadelesi için ilham kaynağı olduğunu belirtti. "Ankara, düşmanlara karşı cesaret, mazluma karşı merhamet, karanlık günlerde aydınlık demektir" diyerek, Atatürk'ün Ankara'ya gelişinin sadece Türk milletini değil, tüm dünya halklarını etkileyecek bir devrimsel dönüm noktası olduğunu ifade etti.

İyi Ki Geldin, Mustafa Kemal Atatürk!
Açıklamasının sonunda Yılmaz, Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 105. yılını "İyi ki geldin" diyerek kutladı. "Bu geliş, sadece Türkiye Cumhuriyeti için değil, tüm mazlum milletler için bir umut ışığı olmuştur" diyen Yılmaz, Atatürk’ün Ankara’ya geldiği günün, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesi ve Cumhuriyetin kuruluşunun simgesi olmaya devam ettiğini vurguladı.
Ankara'nın Geleceği ve Geçmişiyle Bağlantısı
"Ankara, Türk milletinin ve mazlum milletlerin geleceğe taşıyacağı kutsal bir emanettir" diyen Yılmaz, Ankara’nın her zaman dirilişin ve bağımsızlığın kalesi olmaya devam edeceğini belirtti. Atatürk’ün izinden yürüyerek, bu kadim şehri ve Cumhuriyet’i daha güçlü bir şekilde geleceğe taşımaya kararlı olduklarını ifade etti.



