Özel Haber: Türkan ÇATAL YILDIZ

Elektriğe, doğalgaza ve birçok ürüne gelen zamlardan dolayı kuaför ve güzellik salonları maliyetlerini karşılayamaz duruma geldi. Ankara Kuaförler Güzellik Uzmanları Manikürcüler Esnaf Odası Başkanı Köksal Özcan, elektrik tüketiminin çok yüksek olduğu kuaförlerin vazgeçilmezi olan bir fönün sadece elektrik maliyetinin 18 lira olduğunu belirtti. Bunun yanı sıra Özcan, güzellik merkezlerinde lazer epilasyon aletinin kullanımının yasaklanmasından dolayı büyük borçlar altına girerek bu işe başlayan güzellik uzmanlarının büyük mağduriyetler yaşadığına dikkat çekti. 

Kuaförlerin ve güzellik salonlarının maliyetlerinin arttığını ifade eden Özcan, “Kuaför salonlarında ısınmadan tutun fön çekimine kadar yapılan işin neredeyse tamamı elektrikle yapılan işler. Kuaförlerde en çok yapılan işlem fön ve bir fönün elektrik maliyetini hesapladığımız zaman 18 liraya geldiğini fark ettik. Sadece elektrikle de bitmiyor ki fön çekmek; bunun içine sprey, jöle gibi başka maliyetler de ekleniyor” dedi. 

“GÜZELLİK MERKEZLERİ POLİKLİNİK GİBİ HİJYENİK KOŞULLARDA ÇALIŞIYOR”

Pandemi sürecinde en çok zorlanan esnaflardan birinin kuaförler olduğunu ifade eden Ankara Kuaförler Güzellik Uzmanları Manikürcüler Esnaf Odası Başkanı Köksal Özcan gazetemize açıklamalarda bulundu. 

Korona virüsün yayılma sebebinin kuaförler ve güzellik salonlarının olduğuna ilişkin bir algı yaratıldığına dikkat çeken Özcan, “Hatta bu algının bir reklam panolarına asılmadığı kalmıştı dersek abartmış olmam. Halbuki güzellik salonu ya da kuaföre gidecek olsanız hijyene en çok önem veren mekanların başında geldiğini fark edeceksiniz. Güzellik salonlarında sosyal mesafeye dikkat ediliyor, vatandaşlar randevulu alınıyor, kullan at ürünleri kullanılıyor. Yani tıpkı bir poliklinik gibi hijyenik koşullarda çalışılıyor. Fakat yaratılan algıdan dolayı biz çok mustarip olduk, zarar gördük. Bir pazara ya da markete gidilse, toplu taşınma kullanılsa insan yoğunluğundan geçilmiyor. Tüm bunlara rağmen uzun bir dönem kuaförler ve güzellik salonları hedefe alındı, bu da bizim işlerimizi çok kötü etkiledi” dedi. 

Kuaförler ve güzellik salonlarının yaklaşık 2 buçuk ay kapalı kalmak zorunda kaldığını ifade eden Özcan, “O süreçte ise esnaf ayakta kalabilmek için banka kredisine başvurdu. Krediler o dönem ötelenmiş olsa da şu sıralarda geçen yıl çekilen kredilerin ödeme zamanı geldi. Fakat öyle bir dönemin içerisindeyiz ki şimdilerde de hiç iş yok ve esnaf kredi borçlarını nasıl ödeyeceğini düşünüyor. Özetle esnaf çalışma hayatının belki de en zor dönemini yaşıyor” diye konuştu. 

Özcan, kapanma sürecinde devletten 3 ay boyunca aylık bin lira ve tek seferlik olmak üzere 3 bin liralık yardım aldıklarını belirterek, “Ama bunlar çözüm olmadı. Çünkü her birimizin geçindirdiği ailesi, ödemek zorunda olduğu faturaları ve kirası var” dedi. 

“GELEN GİDERİ KARŞILAMIYOR”

“Şu sıralar ise Türkiye’de yaşanan ekonomik sorunlardan dolayı güzellik merkezleri ve kuaförler olarak dar boğazdayız” diyen Özcan sözlerini şöyle sürdürdü: “Kuaförlerde ithal, yerli birçok ürün kullanılıyor ve zamlanmayan hiçbir ürün yok neredeyse. Bugün aldığımız bir ürünü yarın aynı fiyata almak neredeyse imkânsız. Biz bunu müşterilerimize de yansıtamıyoruz, yani hizmetlerimize zam yapamadık. Çünkü vatandaşlar da aynı sorunlardan geçiyor ver herkes şu an çok gergin. Artan maliyetleri kendi fiyatlarımıza yansıtamayınca bu sefer de biz zarar etmeye başlıyoruz, bir çıkmazın içerisindeyiz. Gelen gideri karşılamıyor.”

Özcan konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Pandemide de kapalı kaldığımız süreçte insanlar evlerinde kendi saçlarını kendileri kesmeye, boyamaya başladılar. Yani kendi işlerini kendileri halletmeye başladılar, bir anlamda kuaförlere ihtiyaç duymamaya başladılar. Bu da müşteri sayısının azalmasına neden oldu.”

FÖNÜN SADECE ELEKTRİK MALİYETİ 18 LİRA

Maliyetlerinin arttığını ifade eden Özcan, “Kuaför salonlarında ısınmadan tutun fön çekimine kadar yapılan işin neredeyse tamamı elektrikle yapılan işler. Kuaförlerde en çok yapılan işlem fön ve bir fönün elektrik maliyetini hesapladığımız zaman 18 liraya geliyor. Sadece elektrikle de bitmiyor ki fön çekmek; bunun içine sprey, jöle gibi başka maliyetler de ekleniyor. Kuaförler fönün ücretini artıracak olsa bu kez de müşteri gelmeyecek, çünkü fön fiyatı yüksek gelecek. Diğer taraftan kuaförler fiyatı düşük tutunca bu kez de bir fön ücreti maliyeti bile karşılayamaz hale geliyor. Bundan dolayı da kuaförler artık fön çekmek istemiyor.” diye konuştu.

Ankara Kuaförler Güzellik Uzmanları Manikürcüler Esnaf Odası Başkanı Köksal Özcan

“GÜZELLİK UZMANLARI BÜYÜK KREDİLERLE İŞ KURDULAR”

Lazer epilasyon aletinin kullanımının güzellik merkezlerinde yasaklanmasının güzellik uzmanlarını büyük bir mağduriyetin içine soktuğuna vurgu yapan Özcan şunları söyledi: “Lazer epilasyon aletinin güzellik merkezlerinde kullanımının yasaklandığı ve bu uygulamayı artık doktorların yapacağı bildirildi. Aslına bakarsanız lazeri de zaten doktorlar yapmıyor. Hastanelerde ya da kliniklerde uygulanan lazeri orada da güzellik uzmanları yapıyor. Ben aynı zamanda Esnaf Kefalet Başkanıyım. Biliyorum ki güzellik uzmanlarının birçoğu krediler çekerek 100 bin liralık ya da 200 bin liralık lazer makineleri aldılar. Bununla birlikte birçok müşterilerinden 10 seanslık ücretlerini de peşin aldılar. Fakat son süreçte güzellik merkezlerinde lazer kullanımının yasaklanması ile sattıkları seansları bile bitiremediler. Hal böyle olunca vatandaş da haklı olarak kalan seansının ücretini istiyor. Güzellik uzmanları o kadar bir çıkmazın içine girdiler ki aldıkları peşin ücretleri bile iade edemeyecek durumdalar ve şu an hepsi çok mağdur.”

İşten anlamayan, merdiven altı çalışan salonların lazer yaptıran vatandaşların vücutlarına zarar vermesinden dolayı güzellik merkezlerinde uygulanan lazere yasak geldiğini ifade eden Özcan, “Konuyla ilgili eğitimi olmayan kişiler sadece elinde lazer makinesi olduğu için lazer yapmaya başlamıştı. Böylelerin lazer yapmasının sonucu da ortada, şu an birçok güzellik uzmanımız işsiz ve bir yığın borçla baş başa kalmış durumda. Çünkü bizim odamıza kayıtlı olan güzellik uzmanlarımız birçok eğitimden geçmiş, çekirdekten yetişmiş, gerçekten bu işin ustası olan kişiler. Şunu da demek gerekfir ki çeşitli lazer makineleri var ve hangisinin yasaklanıp hangisinin yasaklanmadığını tam olarak ne teftişe giden memurlar ne de güzellik uzmanları anlayabilmiş değil. Mahkeme kararının iptali için davayı açtık, henüz sonuçlanmadı. Sabırla sonuçlanmasını bekliyoruz. Özetle şu an en büyük sorunumuz güzellik uzmanlarımızın mağduriyetinin bir an önce giderilmesi” ifadelerini kullandı.

Özcan, esnaf odalarının yetkilerinin biraz daha artırılması gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Özellikle merdiven altı hizmet veren yerlerin tespitinde odaların yetkisi artırılmalı. Örneğin ben oda başkanı olarak denetimler yapabilmeliyim. Çünkü belediyenin herhangi bir görevlisinin bir kuaförün ya da güzellik merkezinin merdiven altı bir yer olduğunu anlaması güç olabilir. Fakat bizim gibi işin uzmanı olan kişiler bir salona girdiği zaman oranın kaçak olup olmadığını anlaması birkaç saniyemizi alacaktır. Aslına bakarsanız bize yetki verilse Bakanlığın ve devlet görevlilerinin de işi daha kolay olacaktır.”

“KUAFÖRLER ARASI MESAFE KURALI GETİRİLMELİ”

“Biz oda olarak iki kuaförünün arasındaki mesafenin caddelerde en az 500 metre olması gerektiğini, bir sokakta ise en fazla 2 tane kuaför salonunun hizmet vermesi gerektiğini ifade ediyoruz” diyen Özcan son olarak şunları söyledi: “Öyle bir durumdayız ki tek binada 7 tane kuaför salonunun olduğuna şahit olduk. Bir sokakta karşılıklı 2 kuaförün olduğuna bir çoğumuz denk gelmişizdir. Onlar aslında birbirlerine karşı da ekmek kavgası veriyorlar. Bu sorunu belediyelerin çözmesi gerekiyor. Aynı işi yapan iki esnaf birbirlerine kapı komşusu olmamalılar. Belediyeler o bölgenin nüfusuna göre kuaför sayısını belirleyerek nerede ihtiyaç varsa kuaför salonlarını o bölgeye yönlendirmeli. Böylelikle kimse kimsenin de ekmeğini çalmak durumunda kalmayacaktır. Birçoğu bundan dolayı birbirleriyle mahkemelik. Umarız bu sorun en kısa sürede çözülecektir.”