Rönesans döneminin şekillenmesinde en önemli sanatçı, mucit ve dehalardan bir olarak kabul edilen Leonardo Da Vinci’den bahsedeceğim bu haftaki yazımda.. . Her engel, beni daha iyiye doğru kaçınılmaz bir değişime iter diyen sanatçı yaşamdaki zorluklara da bu bakış açısıyla yaklaşmıştır

  Ressam, heykeltıraş, müzisyen, mühendis, mucit, anatomist, botanikçi olan  Leonardo da Vinci’nin hayatını  alıntılayarak aktaracağım‘’Leonardo di ser Piero da Vinci 15 Nisan 1452 tarihinde Floransa’da dünyaya geldi. Da Vinci, ilk öğrenim yıllarında aritmetik ve geometride öğretmenlerinin sorduğu sorulara şaşırtıcı cevaplar verecek kadar iyiydi. Bu yeteneği ile küçük yaşlarda bile dikkat çekiyordu. Çocukluk yıllarında yapmaktan en keyif aldığı iş resim çizmekti. Sadece resim çizmiyor, aynı zamanda lir de çalıyordu. Babası ondaki yetenekleri fark edince, onu Floransa’nın en önemli atölyelerinden birine çırak olarak verdi.

14 yaşında kadar Vinci’de yaşadı büyükanne ve büyükbabasının yanında yaşadı. İkisinin de ard arda ölmesi üzerine Floransa’ya gitti. O dönemde evlilik dışı çocukların üniversiteye gitmesi yasaktı ve maalesef Leonardo da babasının evlilik dışı bir ilişki sonucu dünyaya gelmiş çocuğuydu. Bu yüzden üniversitede okuma imkanı bulamadı.Dönemin ünlü heykeltıraşı Andrea del Verrocchio, Leonardo’nun resimlerinden etkilenip onu çırak olarak kabul etti. Burada sadece Verrocchio ile değil, Lorenzo di Credi ve Pietro Perugino gibi önemli sanatçılarla da çalışma fırsatı buldu. Leonardo lir çalmayı da burada öğrenmişti.

Da Vinci, 1482 tarihinde Floransa’yı terk etti. Dünyaca ünlü, dünya tarihinin en olağanüstü iş başvurusu olarak kabul edilen mektubunu bu dönemde Milano Dükü Sforza için yazdı. Bu olağanüstü mektup sonucunda 17 sene boyunca Milano Dükü için çalıştı. Dük için sadece resim veya heykel yapmadı, aynı zamanda bina, makine ve silah tasarımları yaptı.İlgi alanı oldukça geniş olan Da Vinci, bu yüzden başladığı işleri zamanında bitiremiyordu.

1504 senesinde babasının vefatı üzerine Floransa’ya döndü. 1506 senesinde, hayatının geri kalanında onun en yakın arkadaşı ve öğrencisi olacak olan, Kont Francesco Melzi ile tanıştı.

Gördüğü, gözlemlediği her şeyi çizerek açığa kavuşturuyordu. Yaptığı ayrıntılı çizimlerle anatominin detaylarını ortaya çıkarıyordu. Çizimleri, bazı ufak yanlışlıklara rağmen son derece nettir. Meşhur anne karnındaki bebek çizimi için inekleri incelemiş ve elde ettiği sonuçları insana uyarlamıştır. Papa insan anatomisi üzerine çalışmasını yasakladıktan sonra dolaşım sistemi üzerine yaptığı araştırmasını sığır kalpleriyle çalışarak devam ettirmiştir.Leonardo da Vinci, 2 Mayıs 1519 tarihinde 67 yaşındayken Ambois’teki evinde hayatını kaybetti. Kralın kollarında can verdiğine dair rivayetler vardır.Son sözleri ise "Çalışmalarım olması gereken kaliteye erişmediği için Tanrıyı ve insanlığı gücendirdim." olmuştur. Ambois’teki Saint Florentin Kilisesi’nde toprağa verilmiştir.’’

Editör: TE Bilisim