Şiddetsiz Toplum  Derneği Başkanı Rıza Sümer, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının, Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının, Ulusal Kurtuluş Savaşında yetim ve dul kalanlara, özünde, tüm çocuklara ve annelere armağanıdır. Günümüzde ise özlemlerin ve hedeflerin en güzeli, ancak en ağırı ve en zoru, çocukların ve anaların ağlamadığı ve korkmadığı bir Türkiye ve Dünyadır” dedi.

Ankara’da yazılı bir açıklama yapan Sümer, sözlerine şunları ekledi.

“Çocuklar, sanki, sevgi, saygı, hoşgörü ve dostluğun değil, yalanın, korkunun ve her türlü şiddetin egemen olduğu bir dünyaya gelmişler gibi ağlayarak aramıza katılıyorlar..

İnsan soyu, insan ve hayvan yavrularının kendilerinden neden korktuklarını sorgulamalıdır. Dünyada ve ülkemizde, aileden başlayarak, tüm eğitim ve öğretim kurumlarında, çocukların da katıldığı  iletişim, demokrasi ve adalet sürecine gerek bulunmaktadır.

Dünya, anaların ve çocukların korkuları ve gözyaşları üzerinde huzuru bulamaz. Gözlerimiz ve dillerimiz, çocuklara sevgi ve güven vermelidir. Çocuklara ve annelerine, herhangi bir şiddet türünü uygulayanlar, üzülmeli ve utanmalıdır.

Çocuklar, aile büyüklerinden, öğretmenlerinden, komşularından, sokaktaki insanlardan korkmamalı ve çekinmemelidir. Bu ortamı sağlayamayanlar, aslında,  korkuyu, güvensizliği ve şiddeti, kalıcı bir şekilde geleceğe taşımaktadırlar.

Siyasetçiler, milletvekilleri, bakanlar, kamu görevlileri, yerel yöneticiler, meslek örgütleri, gazeteciler, iş insanları, yazarlar, sanatçılar, bilim insanları; gazete okuyan, haberleri ve açık oturumları izleyen çocuk sayısının yok denecek kadar az oluşunun nedenlerini ve bu sonuca kendilerinin etkilerini, öfkelenmeden, başkalarında suç aramadan  irdelemelidirler.

Kameralar ve gazeteciler karşısında konuşanlara ve konuşacak olanlara da seslenmek isterim. Kaç çocuğu ve anneyi mutlu ettiniz, sevginizi ve güveninizi yansıttınız, güldürdünüz. Kaç çocuğun ve annenin ağlamasına, gözyaşı, hatta kanlarının dökülmesine, öngöremeden neden oldunuz. Babalara, analara, oğullara ve kardeşlere  adaletsizliği yaşatan, şiddet uygulayan ortamlara, yapılara ve kişilere engel oldunuz mu, yoksa, istemeden, etkilerini göremeden de olsa  sonuçları görünce “Eyvah biz ne yaptık” dediniz mi.

Yanlış yapılanlardan dolayı çocukların ve anaların korkması ve ağlaması, acaba insan soyunda, vicdan, şefkat, adalet, sevgi gibi değerlerin yerine vahşiliğin öne çıkmasının sonuçları mı.

Çocukların, ailelerin, siyasetçilerin, kamu yönetimlerinin ve halkın, çocuk bayramları ve çocuk hakları günlerini, insana, hayvana ve çevreye yönelik her türlü şiddetin ortadan kalktığı yıllarda kutlamasını diliyoruz.

Siyasetçilere, TBMM üyelerine, kamu görevlilerine, yerel yöneticilere, bilim insanlarına, gazetecilere, yazarlara ve halkımıza, çocukların sevgi ve dostluk evinde, toplumunda dünyaya gelmesi, eğitim-öğretim kurumları başta olmak üzere, çocukların; yalan, korku ve şiddetten uzak yetiştirilmesi gerektiğini belirtiyoruz.  23 Nisan 2020 tarihinin, bu gerekliliğe giden yolun önemli bir adımı olmasını diliyoruz. Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyetin kurucularını, 23 Nisan, 19 Mayıs ve 29 Ekim tarihlerinin yaratıcılarını, insan, kadın, çocuk, engelli, hayvan ve çevre hakları için uğraş verenleri ve vermekte olanları onurla anar, alkışlar, ayırım gözetmeksizin, geçmişin, bugünün ve geleceğin kuşaklarına sevgi, saygı ve dostluğumuzu sunarız.