Pandemi gölgesinde başlayan yeni eğitim ve öğretim yılı, farklı sorunları gündeme getirdi. Yüz yüze eğitimin başlaması ile birlikte üniversite öğrencileri için barınma sorunu yeniden ortaya çıktı. Yaklaşık 2 yıldır öğrenciler uzaktan eğitim görüyorlardı. Böyle olunca herkes kaldığı evden ve yurttan çıktı. Çünkü kimsenin boş eve kira ödeyecek durumu yok. 

Düzenin eski haline dönmesi ile birlikte kira ve yurt ücretlerindeki artış da gerçekleşti. Bırakın öğrencileri şu an işinde gücünde olan insanlar bile kira öderken sıkıntı yaşıyor. Öğrencilerin yoğun olarak kaldığı semtlerde uzun yıllardır ev sahipleri yüksek kiralar istiyor. Bunun sebebi de öğrencilerin 2-3 kişi olarak kirayı bölüşmeleri. Ev sahipleri kiraları öyle düzeylere getiriyor ki bölüşülmüş kira da bile tek başınıza büyük bir masrafın altına giriyorsunuz. Bunun içinde ev masrafları, okul ihtiyaçları, özel ihtiyaçlar yok üstelik. Okumaya çalışan gençlerin bu kadar büyük bir maddi zorluğun altına girmesi ne kadar normal olabilir? Hele küçük şehirlerden büyük şehirlere okumaya gelenler için durum daha da zorlaşıyor. 

Meslek sahibi olmak, kendini yetiştirmek ve iyi bir eğitim almak hayaliyle okumaya gelen öğrenciler sokakta kaldı. Bazıları durumla baş edemediği için kaydını dondurdu ve bu sene okula gitmeme kararı aldı. Temelinde birçok farklı sorunun yattığı bu problem ile ilgili çalışmalar yürütülse de hayat pahalılığı durumu pek değiştirecek gibi görünmüyor. 

Herkes zor durumda ve kimsenin birbirine yardım etmeye gücü kalmadı. Ev sahipleri yaşanmayacak evlere uçuk kira fiyatları talep ediyorlar. Sosyal medyada penceresi bulunmayan, içinde yemek pişirilmeye izin verilmeyen ve tek odalı bir eve 2 bin lira kira istendiği konuşuluyor. Yayınlanan ilan komik mi yoksa trajik mi karar veremiyoruz. Kimsenin bu konuya sabrı kalmadı maalesef. Hele ki barınamayan öğrencilerin hiç sabrı kalmadı. Durum nasıl değişecek bilmiyoruz. Öğrencilerin taleplerinin en kısa sürede karşılanması ve eğitim haklarının korunması gerekiyor...

Editör: TE Bilisim