Kızılay- Yüksel Caddesi’nde bulunan ve yıllardır birçok kişinin alış veriş için uğrak noktası olan Limon Bazaar, pandemi günlerinde gerekli önlemler alınarak hizmet vermeye devam ediyor. Çarşıda 6 yıldır gümüşçülük işiyle uğraşan esnaf Tolga Zorlu, pandemi sebebiyle artık müşteri değil eşimiz dostumuz geliyor” dedi. Aylardır dünyada ve ülkemizde varlığını sürdüren Covid-19 virüsü esnafları ve müşterileri etkiledi. Kızılay-Limon Bazaar’da esnaflık yapan Tolga Zorlu, Pandemi dönemi boyunca uzun bir süre kapalı kaldıklarını dile getirerek “Kurban bayramında insanların tedbirsizliğinin sonuçlarını yeni yeni görmeye başladık, daha sıkı tedbirlere uymamız gerek” ifadesini kullandı. “ALTIN ARTINCA GÜMÜŞ DE DEĞER KAZANDI” Yaklaşık olarak 6 yıldır gümüşçülük işiyle uğraşan Tolga Zorlu ”Aslında 15 yıldır bu mesleğin içerisindeyim baba mesleği. Babam emekli oldu ve onun yerine biz geçtik ifadesini kullandı. Esnaf Zorlu, pandemi döneminde yaşadıklarını şöyle aktardı: “Pandemi dönemi boyunca Limon Bazaar olarak 3- 4 ay kapalı kaldık ve evimizde durduk. Çarşıda kira usulü çalıştığımız için kira vermedik. Şu an zaten tam anlamıyla işlerimiz oturmuş değil burada standımızı açıyoruz sadece kiramızı çıkartalım yeter diyoruz.  Ürün alırken de aynı sıkıntıyı yaşıyoruz aldığımız ürünler şu an iki katı fiyatına dolar ve  altın artışıyla bağlantılı olarak. Şimdi altın artınca has gümüş de ortaya çıktı. İster istemez işlerimiz etkilendi. Gümüşü alırken zamlı alıyoruz zamlı aldığımız için de bu durum müşteriye de yansıyor. Eskiden 50- 60 TL’ye sattığımız kolyeye 80 lira demeye korkuyoruz. Satışlarımız da durdu artık müşteri değil eşimiz dostumuz geliyor” “İNSANLAR HER ŞEY TAMAMIYLA NORMALE DÖNMÜŞ GİBİ DAVRANIYOR” “Kızılay’da pandeminin  başlarında hayat durmuş gibiydi ama şimdi şöyle bir bakıyorum cadde ve sokaklara insanlar her şey tamamıyla normale dönmüş gibi davranıyor. Bu durum ne yazık ki vaka artışını arttırdı biz de artık iş yerimize korkarak geliyoruz.  Ne kadar kendimizi korumaya çalışsak da çarşı olduğu için insan trafiği- sirkülasyon çok oluyor. Şimdilerde yoğunluk yine biraz olsun azaldı diyebiliriz. Vaka sayıları arttığı için insanlar bu ara daha temkinli gibi. Kurban bayramında insanların tedbirsizliğinin sonuçlarını yeni yeni görmeye başladık. Kurban bayramında da dükkanımız açıktı o zamanda Kızılay’da insan yoğunluğu bir hayli fazlaydı. Kendimizden korkar hale geldik hepimizin sorumlu olduğu bir ailesi var. Gümüş takıyla ilgili olarak da bilgiler veren Zorlu, Gümüş de 9.25 ayar vardır tek kalitedir. Bir de ithal ürünler vardır onlar daha pahalı olur. Söz konusu tercih karşı tarafın alım gücüne göre değişiyor” dedi. Gümüşün kararmaması için yapılacakları sıralayan Zorlu, şunları kaydetti: Gümüşün kararma durumu tamamen ten ile alakalı. Kişinin teninde tuz oranı yüksekse gümüşte kararma meydana gelebilir.

  • Gümüş, kullanılmadığı zamanlarda açıkta bırakmamaya özen gösterilmelidir.
  • Rutubet ve nemli yerlerde muhafaza edilmemelidir.
  • Sıvı temasından korunmak gerekir
  • Kimyasal maddelerden uzak tutmak gerekir.
“Gümüş takıların kararmasına sebep olan kükürtten korumak için uygulanan birçok yöntem olsa da bir süre sonra yine de kararmasına engel olmak mümkün değildir. Yumuşak bir bez olan gümüş parlatma bezleri de kararan takıların beyazlatılmasına yardımcı olur. Daha çok gözlük temizleme bezine benzeyen bu bezlerle düzenli olarak kolyelerinizi temizlemeniz başarılı sonuç almanızı sağlayacaktır. “Gümüş kolye ve aksesuarları yumuşak bir bezle rutin bir şekilde silmek kararmanın oluşmasına mani olur. Gümüş takılarınızın bulunduğu yerlerde lastik ve kauçuk gibi kimyasal barındıran eşyaları barındırmamalısınız. Bunun haricinde aksesuarların parlatılmasında lastik eldivenler kullanmamalısınız.” “TOPLUM OLARAK HEPİMİZE GÖREV DÜŞÜYOR” Son olarak gazetemiz okurlarına mesajını ileten Zorlu, “Sağlık açısından herkes kendine dikkat etsin. Sağlık Bakanlığı’nın uyarı ve yönergelerini takip etsin. Toplum olarak hepimize görev düşüyor olaya bütünsel yaklaşmakta var. Kişisel hijyenimize, sosyal mesafeye ve maske kullanımına bir süre daha özen gösterelim” ifadesine yer verdi. (Eren GÜVENDİK)