İzmir'de yaşanan deprem sonrası tam 91 saat sonra Rıza Bey Apartmanı enkazından Ayda bebek sağ çıkarıldı. Kurtarma ekibinde bir görevli yaptığı açıklamada, "Önce çığlığını duydum, ismini söyledi. "Ben iyiyim" dedi. Enkazdan çıkmamış kadar güzeldi açıklamasında bulundu. Yüreğimiz ağzımızda enkaz altından gelecek olan güzel haberlere kitlendik. Aslına bakılırsa ‘yaşam üçgeni’ metodunun önemi enkaz altından sağ çıkan vatandaşlarımızla birlikte bir kez daha anlaşıldı. Yaşam üçgeni ya da hayat üçgeni olarak bilinen sistem depremde olası enkaz durumlarında hayatta kalma şansını artırıyor.
AFAD'ın yaşam üçgeni ile ilgili açıklamasını sizlerle paylaşmak isterim: Varsa sağlam sandalyelerle desteklenmiş masa altına veya dolgun ve hacimli koltuk, kanepe, içi dolu sandık gibi koruma sağlayabilecek eşya yanına çömelerek hayat üçgeni oluşturulmalıdır. Baş iki el arasına alınarak veya bir koruyucu (yastık, kitap vb) malzeme ile korunmalıdır. Sarsıntı geçene kadar bu pozisyonda beklenmelidir.
Güvenli bir yer bulup, diz üstü ÇÖK
Başını ve enseni koruyacak şekilde KAPAN
Düşmemek için sabit bir yere TUTUN
Deprem anında panik oluşturmadan yapacağımız bu teknik saatler, günler sonra bile mucizeyi gerçek kılıyor.
Hayatımız gerçekten de pamuk ipliğine bağlı. Geçen sene bu zamanlar ne çağımızın salgını korona virüs vardı ne de enkaz altında kalan canlar. Her günümüz bir önceki günü aratır oldu ama yaşama dair o umudu o filizi 65 ve 91 saat sonra enkaz altından çıkartılan Elif ve Ayda bebek tekrardan yeşertti. Şems-i Tebrizi ne güzel dile getirmiş Hayat bu, bir bakarsın her şey bir anda son bulur. Hayat bu, son dediğin an her şey yeniden can bulur. Sağlıcakla…
