Şampiyonlar Ligi başlıyor

Abone Ol

UEFA Şampiyonlar Ligi’nde lig aşaması formatı bu sezon ikinci kez uygulanıyor. Geçen yıl ilk kez hayata geçirilen sistem, uzun yıllardır süren grup formatının yerine geçmişti. Artık 36 takım, tek bir lig tablosunda sekiz maç üzerinden mücadele ediyor. İlk 8 takım doğrudan son 16 turuna kalırken, 9 ile 24. sıradaki ekipler play-off oynayarak son 16’ya kalma şansı elde ediyor. Sıralamada 24. basamağın dışında kalan takımlar ise turnuvaya veda ediyor.

Bu düzende Türkiye’nin tek temsilcisi Galatasaray, sezonun ilk sınavını Almanya’da Eintracht Frankfurt deplasmanında verecek. Bundesliga ekibinin tempolu futbolu ve iç sahadaki dirençli yapısı, sarı-kırmızılılar için oldukça zorlu bir başlangıç anlamına geliyor. Ancak Şampiyonlar Ligi her zaman, büyük engelleri aşabilen takımların hikâyelerini yazdığı bir sahne oldu.

Galatasaray için bu karşılaşma yalnızca bir açılış mücadelesi değil; aynı zamanda yeni formatta “oyunun değerini” erken kavrama sınavı. Çünkü bu sistemde kayıpların telafisi mümkün olsa da, her galibiyet sıralamada çok daha kritik bir rol oynuyor. Özellikle deplasmanda alınacak puanlar, hem moral hem de yol haritası açısından belirleyici olacak.

Futbolseverleri de farklı bir deneyim bekliyor. “Gruptan çıkmak” klişesi yerini artık “ilk 24’te kalmak” hedefine bıraktı. Bu durum hem büyük takımlar için rekabeti daha çetin hale getiriyor hem de orta seviye ekiplerin sürpriz yapma ihtimalini artırıyor. Benfica–Karabağ, Tottenham–Villarreal ya da Club Brugge–Monaco gibi karşılaşmalar bile, Avrupa futbolunun genel dengelerini etkileyebilecek nitelikte.

Şampiyonlar Ligi her zaman futbolun zirvesi oldu. Ama bu yeni formatla birlikte heyecanın dozu biraz daha artmış durumda. Galatasaray’ın Frankfurt deplasmanındaki performansı ise yalnızca kendi yolculuğu için değil, Türk futbolunun Avrupa’daki konumu adına da bir işaret niteliği taşıyacak.