Konuşmalar - 14

Abone Ol

A. Süheyl Ünver’in Çiçeklernâme’si Üzerine

Ahmet Süheyl Ünver (1898–1986), yalnızca bir tıp doktoru veya bilim insanı değil; aynı zamanda ressam, nakkaş, arşivci ve kültür tarihçisi kimliğiyle çok yönlü bir şahsiyettir. Onun hayatına bakıldığında, bilimle sanatın, gelenekle modernitenin iç içe geçtiği benzersiz bir üretim alanı görülür. Ünver, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçiş sürecinde, köprü kuran bir figür olarak, hem akademik hem sanatsal hem de kültürel hafızayı diri tutmayı başarmıştır.

“Çiçeklernâme” bu büyük mirasın özel parçalarından biridir. Ünver’in binlerce defter, makale ve çizim arasında özenle hazırladığı çiçek resimleri, yalnızca estetik birer sanat eseri değil; aynı zamanda kültür ve bilim tarihi açısından da kıymetlidir. Suluboya tekniğiyle ölümsüzleştirdiği çiçekler, İstanbul’un flora zenginliğini kayda geçiren titiz bir botanik çalışması niteliği taşır. Bir botanikçinin titizliğiyle yaptığı bu çizimler, onun az bilinen, fakat önemli bir yönünü gözler önüne serer.

Ünver’in çiçek ressamlığına olan ilgisi, aslında tezhip ve minyatür sanatlarına olan bağlılığıyla başlamıştı. Medresetü’l-Hattatin’de aldığı eğitim, onu klasik süsleme sanatlarının incelikleriyle buluşturdu. Burada öğrendiği disiplin ve estetik anlayış, ilerleyen yıllarda defterlerine yansıyan çiçek çizimlerinin temelini oluşturdu. Çalışmalarında lale, nergis, gül, karanfil, menekşe gibi Osmanlı kültüründe derin sembolik anlamlar taşıyan çiçekler sıkça görülür. Bu seçim, yalnızca estetik kaygıyla değil, aynı zamanda kültürel bir hafızayı yaşatma gayesiyle yapılmıştır.

“Çiçeklernâme”, aynı zamanda Ünver’in arşivci kimliğini de yansıtır. Onun en büyük eleştirisi, kültür dünyasının “şifahî” kalmasıdır. Bu nedenle duyduğu, gördüğü, öğrendiği her şeyi kayıt altına almış, defterlere aktarmış, belgelerle desteklemiştir. Çiçek çizimlerinde de bu yaklaşım açıkça görülür. Renk, form ve tür özellikleri öylesine dikkatle kaydedilmiştir ki, bugünün botanik araştırmaları için bile kaynak niteliği taşır.

Eserin bir başka yönü ise, Türk süsleme sanatında bir “Rönesans” arayışını yansıtmasıdır. Süheyl Ünver, geçmişin en güzel örneklerinden hareketle çağdaş kompozisyonlar üretmeyi hedeflemişti. Ona göre bu sadece sanatsal bir üretim değil; aynı zamanda kültürel sürekliliğin teminatıydı. Dolayısıyla “Çiçeklernâme”, hem bir sanat kitabı hem de bir kültür politikası belgesi olarak değerlendirilebilir.

Bugün bu eser, yalnızca bir albüm değil; bir dönemin kültürel ruhunu taşıyan bir bellek defteridir. Ünver’in “çiçek ressamı” yönünü ortaya koyarken, aynı zamanda onun Türk sanat ve kültür tarihi için üstlendiği büyük misyonun da ipuçlarını verir. Çiçeklerin özenle çizildiği sayfalar, aslında bir medeniyetin inceliğini, zarafetini ve doğaya bakışını da kayda geçirmiştir.

Kaynakça

Üsküdar Belediyesi: A. Süheyl Ünver Çiçekleri – Çiçeklernâme. Üsküdar Belediyesi Kültür Yayınları, İstanbul 2020.

Beşir Ayvazoğlu, 'Bir Çiçek Ressamı Olarak A. Süheyl Ünver.' Çiçeklernâme içinde.

Süheyl Ünver Defterleri, Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi ve Türk Tarih Kurumu Koleksiyonları.