Edirne’nin tarihi Sarayiçi Er Meydanı’nda bu yıl 664’üncüsü düzenlenen Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri, yine geleneksel sporun ruhunu ve heyecanını zirveye taşıdı. Binlerce yıllık geçmişiyle Türk kültürünün en köklü spor organizasyonlarından biri olan Kırkpınar’da, bu yılın başpehlivanı Orhan Okulu oldu.
36 yaşındaki Antalya Kumlucalı pehlivan, finalde rakibi Feyzullah Aktürk’ü mağlup ederek altın kemeri üçüncü kez kuşanmayı başardı. 2015 ve 2018’deki zaferlerinin ardından bu yılki başarısıyla adını bir kez daha er meydanına altın harflerle yazdırdı. Okulu’nun mücadeleci yapısı, pes etmeyen karakteri ve teknik güreşi, izleyenlere hem görsel bir şölen sundu hem de yağlı güreşin özünü hatırlattı.
Final müsabakası, Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde şehit olan askerlerimiz için saygı duruşuyla başladı. Davul ve zurna sustu, tribünlerden “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” sesleri yükseldi. Bu atmosfer, sporun sadece rekabet değil; aynı zamanda birlik, saygı ve vefa olduğunu bir kez daha gösterdi.
Orhan Okulu’nun altın kemeri babasına armağan etmesi ise sporun duygusal yönünü gözler önüne serdi. Bu jest, sadece bir zaferin değil, bir emeğin, bir geleneğin ve bir aile bağının sembolüydü.
Kırkpınar’da her yıl olduğu gibi bu yıl da sadece başpehlivanlık değil; centilmenlik, teknik beceri ve geleneksel değerler ön plandaydı. Sporun tarafsızlığına ve adaletine olan inancımızla, bu yılki organizasyonun tüm katılımcılarını ve emeği geçenleri gönülden kutluyoruz.
Sonuç olarak, Kırkpınar sadece bir güreş turnuvası değil; kültürümüzün, tarihimizin ve spor ahlakının yaşatıldığı bir mirastır. Orhan Okulu’nun zaferi bu mirasa yeni bir halka ekledi.