1896’da Selanik’te doğdu. Öğretmenlik yaptı, kardeşi Nazike, Saide ve Leman hanımlarla birlikte Bursa'da Bizim Mektep adıyla bir özel okul kurdu. 1921'de Batı Cephesi'nce Bursa'da bir gizli haber alma ve casusluk örgütü kurmak üzere görevli olarak gönderilen Yüzbaşı Tahir Bey'i, okulunun Paşa Konağı adı verilen yönetim binasının bodrumunda sakladı. Öğretmen Erturan (Uğuralp) Bey ile birlikte, onun gizli bir haberalma örgütü oluşturmasına yardımcı oldu. Bir başka örgütün lideri olan Semih (Hızıroğlu) Bey ile tanıştırdı, ancak bu ikisi arasında anlaşma sağlanamadı. Bir süre sonra yakalandı ve Yunanistan'a sürgün edildi, Lozan Barış Antlaşması'ndan sonra ülkeye döndü. Cumhuriyet Halk Partisi'ne katıldı, ilçe ve il yönetimlerinde görev aldı. Kadınlara belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı verildiği 1930'dan sonraki ilk seçimden itibaren, Bursa Belediye Meclis üyeliğine seçildi ve Türkiye'de ilk kez belediye başkan yardımcılığına seçilen ilk kadın oldu.
Zehra Budunç, Bursa'da çağdaşlaşma etkinliklerinde ön sıralarda yer aldı. 1930'da İnkişaf İdman Yurdu Bandosu'nun, 1937'de Bursa Belediyesi Müzik Evi'nin kuruluşlarında emeği geçti. 1946 seçimlerinde CHP listesinden Bursa milletvekili seçildi. 1950'de seçilemedi, siyasi yaşamdan çekildi, İstanbul Büyükada'ya yerleşti. 1967'de ölümüne değin sade bir yurttaş olarak yaşadı. Zehra Budunç hakkında bazı bilgileri de araştırmacı yazar Deniz Dalkılınç'dan alalım: "Bizim Mektep kız ve erkek öğrencilerin birlikte eğitim gördüğü ilk özel Türk okuluydu. Maksem caddesinde açılan Bizim Mektep, sonra günümüzde Atatürk caddesiyle Selçuk Hatun caddesinin kesiştiği yerde eğitime devam eder. Hatice Muazzez Kutlay’ın aktarımına göre daha sonra da Mustafa Kemal Paşa (Atatürk) tarafından tahsis edilen, günümüzde Kız Lisesi’ne çıkan Bursalı Şefik Caddesi’nde, fabrikatör Osman Fevzi Efendi’nin köşkünde etkinliğini sürdürür. Okulun kurucusu olan Zehra Budunç, Bursa Kız Muallim Mektebinde okurken yaşadığı bir olay nedeniyle öğretmenlik hakkı elinden alınmıştır. Halide Edip Adıvar ile birlikte Şam’a gider ve orada okur. Cumhuriyetten önce tekrar yurda dönen Zehra Hanım, özel bir okul açmaya karar verir ama kendisinin öğretmen diploması yoktur. Bu yüzden okulu Kız Muallim Mektebinden arkadaşları olan Saide Etil (Çubukçu) ve Leman (Eğilmez) hanımların adına kardeşi Nazike Hanım’la birlikte açar.
Açıldığı 1918 yılından Ekim 1929’a kadar faaliyet gösteren Bizim Mektep, borçlarını ödeyemez duruma gelince kapanır. İki binin üzerinde öğrenci yetiştiren okuldan mezun olan öğrenciler ve orada öğretmenlik yapanlar arasında tanıdık simalar da vardır. 1914 Bursa doğumlu ve halen hayatta olan Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, Bizim Mektepte arkadaşı edebiyat eleştirmeni Orhan Burian’la birlikte okur. Muazzez İlmiye Çığ, okulda Fransızca ve keman dersleri de alır. Bursalı karikatüristimiz Cemal Nâdir, ilköğrenimini Bizim Mektep’te alır. Daha sonra ise okulda hem müdür yardımcısı, hem de resim öğretmeni olarak çalışacaktır. Bursalı iki gazeteci, Musa Ataş ve Rıza Ruşen’de Bizim Mektep'de öğretmenlik yapanlar arasındadır".

Editör: TE Bilisim