Sağlık Bakanlığı, Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberi’ni güncelledi. Güncellenen rehberde “Nikah ve Düğünlerde Alınması Gereken Önlemler” başlığı 58.madde olarak eklendi. Rehbere göre; nikah ve düğün salonlarında 4 metrekareye bir kişi düşecek şekilde personel ve davetli planlaması yapılacak, içeriye alınması gereken kişi sayısı buna göre düzenlenecek. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamayla  'Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberi' güncellenerek, 'Nikah ve Düğünlerde Alınması Gereken Önlemler' başlıkları eklendi. Alınan önlemleri değerlendiren ve süreç içerisinde geçtiğimiz günlerde nikah töreniyle dünya evine giren Fırat-Gizem Karabulut çifti ve yakın zamanda dünya evine girmeye hazırlanan Güçlü Anadolu Gazetesi Haber Müdürü  Kadir Gürhan ve kız arkadaşı Büşra Akırmak ile pandemi döneminde evlilik sürecinin artı ve eksilerini ele aldık. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre; nikahlar, düğünler, bulaşma riskini azaltmak amacıyla mümkün oldukça açık havada yapılacak ve süre mümkün olduğu kadar kısa tutulacak. Genel kullanım alanlarına ve oturma düzenine ilişkin sosyal mesafe planı hazırlanacak, tesisin misafir kapasitesi sosyal mesafe planına göre belirlenecek, bu kapasiteye uygun sayıda misafir kabul edilecek ve kapasite bilgisi tesisin girişinde görülebilir bir yere asılacak. “Nikah ve düğün salonlarının işletmecileri, sosyal mesafe önlemlerini almakla yükümlüdür. Genel kullanım alanlarına ve oturma düzenine ilişkin sosyal mesafe planı hazırlanmalı, tesisin misafir kapasitesi sosyal mesafe planına göre belirlenmeli, bu kapasiteye uygun sayıda misafir kabul edilmeli ve kapasite bilgisi tesisin girişinde görülebilir bir yere asılmalıdır. Ayrıca, tesis giriş holünde veya dış cephesinde ve misafir ile personelin kolayca görebileceği genel kullanım alanlarında, tesiste uygulanan ve uyulması gereken COVID-19 tedbirleri ve kurallarının yer aldığı panolar düzenlenmelidir. “ SOSYAL MESAFE PLANI HAZIRLANACAK “Nikah ve düğün salonlarında 4 metrekareye bir kişi düşecek şekilde personel ve davetli planlaması yapılacak, içeriye alınması gereken kişi sayısı buna göre düzenlenecek.” “Asansörlerin kullanımı sınırlandırılacak. Kapasitesinin üçte biri sayıda kişinin binmesine izin verilecek ve bu sayı asansör girişinde belirtilecek. TOKALAŞMA, SARILMA YAPILMAYACAK Düğün davetiyelerinde; koronavirüs nedeni ile bütün misafirlerin maskeleri ile gelmeleri ve nikah/ düğün boyunca maske kullanmaları, düğün/nikah salonu girişlerinde ateş ölçümü yapılacağı ve ateşi 38 dereceden yüksek olanlar ile semptom gösterenlerin salona alınamayacağı, en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaları gerektiği, düğün/nikah süresince ve giriş çıkışlarda sosyal mesafe kurallarına uyulması gerektiği, konularında bilgi ve uyarı yazıları bulunacak. Nikah ve düğün salonlarında salgın döneminde kapalı alanlarda bulunan çocuk oyun alanları kapalı olacak, açık alanlardaki çocuk oyun alanlarındaki sık dokunulan yüzeylerin temizlik ve dezenfeksiyonu sağlanacak. Nikah salonun girişindeki karşılama töreninde tokalaşma ya da kucaklama/ sarılma yapılmayacak, sosyal mesafe korunacak. Nikah sonrasında uğurlama ve takı merasiminde tokalaşma ya da kucaklama/sarılma yapılmayacak, sosyal mesafe korunacak. Yakın teması önlemek amacıyla takılar sandık ya da benzeri bir toplama kutusuna bırakılacak. Toplu fotoğraf çekimleri yapılmayacak, fotoğraf çekimleri sosyal mesafe kuralına uyarak çekilecek. Nikaha davetli tüm katılımcıların adları ve iletişim bilgileri en az 14 gün saklanacak. “NİKAH SONRASI KENDİMİZİ 14 GÜN KARANTİNAYA ALDIK” Normalleşme sürecine girdiğimiz günlerde dünya evine giren Fırat-Gizem Karabulut çifti de süreci değerlendirerek  gazetemize  şu açıklamalarda bulundu: “Nikahımız oda nikahı şeklinde oldu..  İçeriye gelin ve damat dahil 8 kişi alındı. Yakınlarımız ise dışarıda bekledi. İçeriye maskeyle girdik. Ve girişte ellerimizi dezenfekte ettik. Dışarıda da maske kullanımına dikkat ettik.Koronavirüsle ilgili ise nikah alanında yoğunluklar vardı, insanların bu konuda daha dikkatli olması ve sosyal mesafeyi korumasının bizler için oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. 12 Eylül’de düğünümüz vardı böyle daha makul olduğunu düşünerek.onu da corona nedeniyle iptal ettirdik.. Şimdi 14 gün sayıyoruz kendimizi karantinaya aldık.” Yakın zamanda dünya evine girmeye hazırlanan Güçlü Anadolu Gazetesi Haber Müdürü  Kadir Gürhan ve kız arkadaşı Büşra Akırmak ise  pandemi döneminde evlilik sürecinin artı ve eksilerini şöyle ele aldı: Kadir GÜRHAN: Koronavirüs hastalığı Türkiye’de görülmeden önce nikah ve düğün tarihlerimizi belirlemiş ve kaporalarını ödemiştik. Her şeyin çok güzel geçeceğini sıkıntı yaşamadan bu süreci atlatacağımızı düşünüyorduk. Fakat Mart ayında Türkiye’de ilk vakanın görülmesi ile birlikte, durumun değişeceğini tahmin ettik. Tuttuğumuz tarihler Ağustos ayında olduğu için yer değişikliği konusunda sıkıntı yaşamadık. Fakat Mayıs ve Haziran tarihlerinde yer tutanların çoğu bu tarihleri Eylül ve Ekim aylarına kaydırmak zorunda kaldı.  “VİRÜS DÜĞÜN DAYANIŞMASINI SEKTEYE UĞRATTI” “Düğün demek dayanışma ve yardımlaşma demektir ifadesini kullanan Gürhan, “Virüs dayanışmayı sekteye uğrattı. Düğün salonları konusunda yaşanan belirsizlikler bahsettiğim yardımlaşmayı da olumsuz etkiliyor. Çünkü belirli bir kural ve mesafe olunca tutuğumuz yerlere herkesi çağıramıyoruz. Biz çağırsak dahi insanlar korkuyorlar, gelmek istemiyorlar. Tam bir çıkmazdayız. Ertelemek istesek de olmuyor.  Büyük bir talihsizlik yaşıyoruz diyebilirim” şeklinde konuştu. “VAR OLAN ÖNLEMLERE DÜĞÜN, NİŞAN DEMEDEN UYMALIYIZ” “Hayatımın en mutlu evet’ine maske ile cevap vermek zorunda kaldığım için üzgün olduğumu belirtmek isterim. Düşünsenize hayatınızın en güzel karesinde maske var. Mesafe ve maske ile bir süre daha yaşamak zorunda olduğumuzu biliyorum. Önemli olan eski hayatımıza dönüşün erken gerçekleşmesidir. Bunun için de var olan önlemlere düğün nişan demeden de uymak zorundayız. Aksi taktirde memnun olmadığımız bu süreç daha da uzamış olur. “ “PANDEMİ BİZE, HER AN HER ŞEYE HAZIRLIKLI OLMAMIZ GEREKTİĞİNİ ÖĞRETTİ” Gürhan:Düğünümün danssız ve halaysız geçeceğini hiç ama hiç tahmin etmiyordum. Pandemi bize, her an her şeye hazırlıklı olmamız gerektiğini öğretti. Alınacak önlemler neticesinde biz de bu önlemlere göre kendi işlerimizi halletmek istiyoruz. Eşyamızın çoğunu borç ile aldık. Düğünden gelecek olan takının bizim için önemi burada ortaya çıkıyor. En büyük temennimiz bu dayanışmanın virüsten mümkün olduğu kadar az etkilenmesidir. ” AKIRMAK: ÇEVRENİN BEKLENTİSİNİN AYNI OLMASI BİZİ AYRICA YORAN BİR SÜREÇ Büşra Akırmak: Corona virüs salgını hayatımızın tüm alanlarını etkilediği gibi evlilik planları 2020 senesinde olan bizleri bir kat daha fazla etkiledi. Olağandışı bir süreç içerisinde hazırlıklarımızı yapmaya çalışıyoruz fakat yapılan her yeni açıklama planlarımızı değiştirmemize sebep oluyor. Bu sene her ne kadar olağandışı bir durum yaşasak da çevrenin beklentisinin aynı olması bizi ayrıca yoran bir süreç. İnsanlar düğünlerde oynamak, rahat olmak hiçbir şey yokmuş gibi davranmak istiyor. Hatta bunlar olmayacaksa düğünü erteleyin diyenler bile çıkıyor. Oysa yapılan planlar ve bizlerin beklentileri yaşamış oldukları ekstra baskı görülmüyor. Sürecin neler getireceğini bilemeyen bizler bir de bunun baskısını yaşıyoruz. Tüm bu olumsuzluklara rağmen iyi yönünden de bakmak gerekiyor ki heyecan ve mutluluk olan anılarımızda olsun diye. En azından düğünleri kısıtlı da olsa (maske takmak, daha az kişinin katılımının olması, oyun oynamanın olmaması vb.) yapmak önümüzü biraz daha görebilmek bizleri biraz daha rahatlattı. (Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)    

Editör: TE Bilisim