Özel Haber: Türkan Çatal Yıldız

Gıda enflasyonunda yaşanan artış özellikle dar gelirli vatandaşın gıdaya erişimini zorlaştırdı. Öğrenciler ve veliler ise bundan payına düşeni aldı. Öğrenci velileri çocukların okullarda beslenme konusunda güçlük yaşadıklarını ifade ediyorken konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Veli-Der Ankara Şube Başkanı Hülya Daran Deveci, “Velilerin ve çocukların çığlığını artık Millî Eğitim Bakanlığı duymalı. Başta bir öğün yemek olmak üzere okulların içme suyu karşılanmalıdır” dedi. Deveci, özel okul fiyatlarına yapılan yüzde 65 zam oranı için ise yapılan zam derhal geri çekilmeli ifadelerini kullandı.

Veli-Der Ankara Şube Başkanı Hülya Daran Deveci, öğrencilerin en büyük problemlerinin okullarda beslenememek olduğuna değinerek, “Öğrencilerin bir şişe su bile alamamalarına şahit olduk. Çünkü okullarda henüz su ihtiyacını sağlayacak bir kolaylık yok. Okullardaki musluk suları içilebilir su değil, su konusunda bile öğrenciler ve veliler sorun yaşıyor. Su fiyatları bile veliler için büyük bir ekonomik yük oldu” dedi. 

“SU İÇMEK BİLE OKULLARDA BÜYÜK SORUN OLDU”

2022-2023 eğitim öğretim yılı öğrenciler ve veliler açısından nasıl geçiyor? 

Öğrenciler ve veliler için zor bir dönemden geçtik. Veliler olarak gözlemlediklerimize göre öğrencilerin en büyük problemi okulda aç olmaları. Öğrencilerin su dahil alamamalarına şahit olduk. Çünkü okullarda henüz su ihtiyacını sağlayacak bir kolaylık yok. Okullardaki musluk suları içilebilir su değil, su konusunda bile öğrenciler ve veliler sorun yaşadılar. Bir lise öğrencisinin günlük 2 litre su içmesi gerektiğini düşünürsek yarım litre suyun fiyatı kantinlerde 3 lira gibi bir fiyatla satılıyor. Su fiyatları bile velililer için büyük bir ekonomik yük oldu. 

Kamu okullarında yemek verilmiyor, yemek olmadığı için de çocukların okul kantininden beslenmesi gerekiyor. Okul kantinleri de çok pahalı açıkçası. Öğrencilerin sabahtan akşama kadar okulda kaldıklarını düşündüğümüzde bu zaman aralığında beslenmeye ihtiyaçları olduğunu düşünebiliriz. Bunun yanı sıra dengeli beslenebilmeleri için birtakım gıdalara ihtiyaçları var. Bu gıdaları da ya satın alacaklar ya da evlerinden getirecekler. Ama evden getirmek de artık çok zor. Velilerden duyduklarıma göre önceden çocuklarının beslenme çantasına yumurta, peynir gibi gıdaları koyabilen velilerin artık bunu bile koymalarının mümkün olmadığını ifade ettiklerine şahit oluyorum. Veliler büyük bir ekonomik sıkıntı yaşıyor ve bu da öğrencilere yansıyor. Ekonomik durum öğrencilerin başarısındaki gelişiminde birebir etkili. Hatta öğrencilerde artık beslenemedikleri için bodurluk sorunu da başladı.

Veli-Der Ankara Şube Başkanı Hülya Daran Deveci

Veliler yetkililerden neler istiyor?

Biz veliler olarak özellikle ücretsiz bir öğün yemek ve suyun karşılanmasını istiyoruz. Bunun için Veli-Der olarak defalarca çağrıda bulunduk ve belediyelerle görüştük. Kimi belediyelerle görüşmemiz de olumlu sonuçlandı. Örneğin Edirne Belediyesi bütün okullara su sebilleri koydu, şehir genelinde sadece köy okulları kaldı, onun için de belediyenin çalışmaları devam ediyor. Velilerin ve çocukların çığlığını artık Millî Eğitim Bakanlığı duymalı. Başta bir öğün yemek olmak üzere okulların içme suyu karşılanmalıdır. Çünkü bunu karşılaması gereken kurum direkt Milli Eğitim Bakanlığı ve yetkililerdir. 

“VELİLER KAMU OKULLARINI SAVUNMAYA DEVAM EDİYOR”

Kantin zamları hakkında neler düşünüyorsunuz?

Öğrenciler kantine gitmez oldular. Biliyoruz ki açlar ve kantindeki yiyeceklerden canları çekiyor. Velilerin ekonomik durumu da ortada. Asgari ücretin zamlı hali bile bu fiyatları karşılayacak durumda değil. Çocukların beslenebilecek başka bir alanları olmadığı için mecburen kantinlere gidiyorlar, fiyatlar da yüksek olduğu için yarım yamalak yedikleriyle günü bitirmeye çalışıyorlar. Veliler bunun ızdırabını gerçek anlamda yaşıyor. Veliler mevcut ekonomik koşullarda çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Bir çocuk en azından öğlen yemeğini düzgün bir şekilde yer, suyunu içerse hem daha sağlıklı büyür hem de okullarda geçirdikleri vakit kaliteli olur. Aynı zamanda kantinden de ufak tefek ihtiyaçlarını karşılayabilecek duruma gelebilirler. Ama bu koşullarda okul kantinlerinde karınlarını doyurabilmeleri çok zor. Bir tostun 20 lira olduğunu düşünün, öğrenci yanına birde ayran alsa 25 liraya mal olacak. Bir velinin iki çocuğu olduğunu düşünürseniz sırf okulda tost yiyip ayran içmeleri için çocuklarına günlük 50 lira verilmesi gerekiyor. Bunun yanında yol harçlığı, kıyafet, ayakkabı, kırtasiye masraflarını hesaba katmıyoruz. Biz öğretmenler okullarda öğrencilerin bir kalem dahi alamadıklarını ve bitmeye az kalmış küçücük kalemlerle idare ettiklerini görüyoruz. Bunu çözecek yer az önce söylediğim gibi Milli Eğitim Bakanlığı’dır. Veliler kamu okullarını savunmaya devam ediyor. Bu talebi el ele vererek güçlü bir şekilde dile getirmeye devam edeceğiz. Milli Eğitim Bakanlığı’nın velilerin seslerini duymalarını istiyoruz. 

ÖZEL OKULLARA YAPILAN ZAM: “BİRÇOK VELİNİN BU ORANI KARŞILAMASI MÜMKÜN DEĞİL”

Özel okullara geçtiğimiz hafta yüzde 65 zam yapıldı. Özel okul velileri bu zam için ne düşünüyor?

Eğitimin alınıp satılan bir şey olması ayrı bir tartışma konusu. Bunun kabul edilebilir bir şey olmadığını söylerken beraberinde özel okullara yapılan yüzde 65 zam oranından bahsediyoruz. Ne yazık ki kamu okullarında yaşanan eksiklikler ve birtakım kaygılardan dolayı kimi veliler çocuklarını özel okullarda okutmayı tercih ediyor. Ama biliyoruz ki birçok veli çocuğunu özel okula yazdırırken ya kredi çekerek ya birçok gereksiniminden kısarak ya da aylık yüksek taksitlerle okullara yazdırıyor. Özel okullarda çocukları okuyan velilerden bizim derneğimize de ulaşanlar oluyor. Çoğunun söylediği şey temel gereksinimlerinden kısarak çocuğunu özel okula yazdırdıkları ve çocuğuna iyi bir gelecek kurmayı planladıkları. Bu durumda olan bir veliyi düşünürsek yapılan yüzde 65 zammı nasıl ödeyecek. Öte yandan da asgari ücrete ve memur maaşına gelen zam oranları ortada. Ne yazık ki hiçbirimizin maaşı yüzde 65 artmadı. Bu hangi vicdana sığar? Bütün bunları bir masaya yatırarak beraberinde vicdanı da devreye sokmak gerekiyor. Birçok velinin bu oranı karşılaması mümkün değil. 

Özel okullarda çalışan öğretmenler asgari ücretin çok altında çalışıyor. Asgari ücretin altında çalışan öğretmenlere hiçbir zam yapılmazken öğrencilerden alınan ücrete yüzde 65 zam yapılması hangi kelimelerle ifade edilir bilemiyorum. Bu aslında daha çok adaletle, kuralla ve yine Millî Eğitim Bakanlığı ile ilgili bir konu. Özel okullara öğrenci gönderen velilerin sosyal medyadan seslerini yükselttiklerini görüyoruz ve kendileri ile iletişim halindeyiz. Her biri şu an sözün bittiği yerde. Bundan dolayı özel okul fiyatlarına gelen zamlara kesinlikle dur diyen olmalı ve zamlar derhal geri çekilmeli.

Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?

Laik bilimsel kamusal eğitimi savunduğumuz sürece bu problemlerin hiçbirini yaşamayacağız. Devlet okullarımız sahiplenildiği, okullarımıza yeterince ödenek sağlandığı zaman eğitimin daha da kaliteli olacağını düşünüyorum. Zaten öğretmenlerimiz çok kaliteli. Devlet okullarını olması gerektiği yere getirecek yeterince hizmet, yeterince ödenek verildiği zaman öğrencilerimiz nitelikli, kaliteli eğitim de görecek. Olması gerektiği gibi bir öğün yemek ve su ihtiyaçları da karşılandığı zaman çocuklarımızın da daha sağlıklı büyüyeceklerini ve mutlu olacaklarını düşünüyorum. Bahsettiğim şeyler kesinlikle lüks değil, olması gereken şeyler ve Millî Eğitim Bakanlığı’nın görevi. Millî Eğitim Bakanlığı görevlerini yerine getirdiği durumda kamu okullarımız bilim üretmeye, bilim öğretmeye ve çok güzel başarılara imza atmaya devam edecektir. Bundan dolayı kamu okullarına sahip çıkmamız gerekiyor. 

Editör: TE Bilisim