Türk Kızılayı ve Gazi Üniversitesi işbirliği ile 19 şehirden 90 öğrenci ve akademisyen 'Türk Kızılayı Ürün Çalıştayı'na katıldı. Çalıştayda çadır alanlarında kullanılan malzemelerin geliştirilip, yeni ürünlerin tasarlanması hedefleniyor. Türk Kızılayı ve Gazi Üniversitesi'nin işbirliği ile 19 farklı şehirden 90'a yakın öğrenci ve akademisyen Ankara Çamkoru Tabiat Parkı'nda gerçekleştirilen, 'Türk Kızılayı Ürün Çalıştayı'na katıldı. Çalıştay kapsamında, öğrenciler gerçek afet koşullarını oluşturmaya yönelik örnek çadır kentte çalışmalarını yürütürken, Türk Kızılayı ve Gazi Üniversitesi'nden gelen profesyonellerden de destek alıyor. Etkinlikte, Türk Kızılayı'nın kurduğu çadır alanlarında bulunan eksiklikler, ürünlerin geliştirilebilmesi ve sürdürülebilir olması üzerine çalışmalar sürdürülürken yeme, içme konusunda pratik bir hale getirilmeye çalışıyor. "Ürünlerin daha kolay kullanılması için çalışmalar yapılıyor" Alanda öğrencilerle beraber ürün geliştirmek için bulunan Türk Kızılayı Afet Direktörü Dr. İlhan Öztürk, Türk Kızılayı'nın bilenen faaliyetlerinin yanında hem ticari hem de ticari olmayan faaliyetlerinin olduğunu belirtti. Hizmet süreçlerinde bir çok ekipman ve altyapı kullanıldığını aktaran Öztürk, "Ürünlerin tasarımını, güncelleştirilmesini, ürünlerin daha efektif kullanılmasını sağlama adına ve lojistik süreçlerin kolaylaştırılması için ekipmanların tasarımının yapılmasını Gazi Üniversitemizle birlikte akademik birimimiz görüştüler. Bunun sonucunda Türk Kızılayı ile ortaklaşa ilk çalışma olan afet ekipmanlarının tasarlanması, modernizasyonu ve güncellenmesi ile ilgili Gazi Üniversitesi öncülüğü ve desteği ile böyle bir çalışma yapmayı kurguladık" diye konuştu. "Öğrenciler ortamı canlı olarak soluyor" Çalıştay için gelen öğrencilerin çadır kentlerde konaklamasının ortamı anlayıp daha iyi fikirler üretmelerini sağlamak olduğunu söyleyen Öztürk, "Bu ortamı canlı olarak solumaları, ekipmanları birebir tutarak, kurarak, taşıyarak ve hizmet sürecinde kullanarak bütün süreçlere dahil olarak eksiklerini, yanlışlarını veya hangilerinin daha doğru olacağını ve bize faydalı olacağını bulmaları için böyle bir ortamı seçtik" ifadelerini kullandı. Alanda 90 civarında öğrenci ve akademisyen bulunduğunu belirten Öztürk, Türk Kızılayı'nın 38 profesyonel ile ürün Çalıştayı'nı desteklediğini ve o şartları yaşayanlar olarak öğrencilere mihmandarlık yaptıklarını bildirdi. "Sınıf farkı gözetmeden herhangi bir ücret talep etmeden, kamu faydası yaratmaya çalışıyoruz" Gazi Üniversitesi Tasarım Merkezi Müdürü Prof. Dr. Serkan Güneş ise, sürekli olarak çalıştaylar düzenlediklerini bunun Gazi Üniversitesi'nin topluma bir hizmeti olduğunu aktardı. Farklı amaçlarla farklı üniversiteleri bir araya getirmeye çalıştıklarını anımsatan Güneş, "Sınıf farkı gözetmeden herhangi bir ücret talep etmeden, kamu faydası yaratmaya çalışıyoruz. Başarılı olduk bugüne kadar gerek başvuru, gerekse katılımlarda istediğimiz rakamları yakaladık" dedi. "Kızılay bulunmaz bir nimet, göz bebeğimiz bir kurum, fikirler ve idealler birleşince kaçınılmaz olarak bir araya geldi" 'Türk Kızılayı Ürün Çalıştayı'nın tasarım alanında farklı söylemlerin bir araya geldiği bir çalıştay olduğunu söyleyen Güneş, "Tasarımcıların da her meslek grubu gibi kamuya karşı sorumlulukları var. Kızılay bulunmaz bir nimet, göz bebeğimiz bir kurum, fikirler ve idealler birleşince kaçınılmaz olarak bir araya geldi" ifadelerini aktardı. "Tasarım faaliyeti, insan tarafından insan için yapılan bir faaliyet" Çalıştay için herhangi bir slogan belirlemediklerini sonuçta üretilen projelerin sloganı belirleyeceğini bildiren Güneş, "Tasarım faaliyeti, insan tarafından insan için yapılan bir faaliyet, bizim sloganımızda kesinlikle 'insan, sosyal, katılımcılık, iş birliği ve katılımcılık' ifadesi kesinlikle olacak biz tasarım ifadesi adı altında toplumu bir araya getiren bir ortam oluşturmaya çalışıyoruz" diye konuştu. Çalıştay'a katılan öğrencilerden Gazi Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Mühendisliğibölümünü yeni bitiren Mehmet Recep Tekeli, "Yaptığımız iş, salih amel'i yüksek bir iş, Türk Kızılayı için yaptığımızda daha da katmerleniyor. Türkiye'nin ve dünya'nın birçok yerine bu hizmeti götürebilmek için Türk Kızılayı'na ürün kapsamında yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bundan dolayı da mutlu ve şerefli kabul ediyoruz kendimizi" şeklinde konuştu. Etkinliğe Konya'dan katılan ve Selçuk Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Mühendislği 3. Sınıf öğrencisi olan Kemal Ekin Özalp ise, "Biz sahra tipi beslenme üretim sistemleriyle uğraşıyoruz ve daha çok araştırma safhasındayız. Önceden Kızılay'ın varolan sorunlarını tespit ettik. Bunun üzerine ürünümüzü geliştirmek için tempo sergilemeye çalışıyoruz. Buradaki profesyonel ekipten de yardımlar alıyoruz. Onların şu andaki sistemde ne gibi sorunları var görerek revizeler geliştiriyoruz" ifadelerini kaydetti. Karabük Üniversitesi Endüstriyel Ürün Tasarım Mühendisliği bölümünden yeni mezun olan Zeynep Güneş, gıda rasyosu ve hijyen seti tasarımı üzerine çalışmalar yürüttüklerini söyleyerek, "Farklı kırılgan kitlelerle çalışmak hem bizi geliştiriyor hem de Kızılay'a yardımımızın dokunması farklı ülkelere yada farklı illere ulaşmak bizi çok mutlu edecek. Elimizden gelen tüm çabayı gösteriyoruz" dedi. 8 yıl önce Somali'den Türkiye'ye gelen ve okulunu bitirdikten sonra Türk Kızılayı Afet Yönetim Direktörlüğü'nde Afet Yönetim Uzmanı olarak çalışan Said Ali Nur ise, "Şu an biz afet olduğunda kullanılan malzemeleri daha iyi hale getirilmesi için Çalıştay yapıyoruz. Buradaki gönüllü öğrencilerden faydalanıyoruz. Onları birebir afet ortamında yaşatmaya çalışıyoruz. Akşamları çadırlarda kalıyorlar, neyin eksik olduğunu az çok yaşayarak öğreniyorlar, bundan dolayı duygusal yaklaşıp ürünlerin daha çok nasıl kullanılabileceğini düşünüyorlar. Bizde burada Afet Yönetimi Direktörlüğü olarak tasarım ve ürünler konusunda yardım ederek teknik bilgilerimizi onlara aktarıyoruz ve her konuda onlara eşlik ediyoruz" ifadelerini kullandı. İHA

Editör: TE Bilisim