Türkiye koronavirüs vakalarının önlenemez yükselişi tüm hızıyla devam ediyor. Nasıl oluyor da tüm olumsuz gelişmelerde hızlı bir yükseliş göstermeyi başarıyoruz acaba? Nüfusa oranla böyle bir artış hiç hayra alamet değil. Hiçbir önlem alınmasa, hastalık önemsenmese durum ancak böyle olurdu. Tekrar soruyoruz biz bunu nasıl başarıyoruz. Bu hastalığı önemsemeyecek kadar ne yaşıyor. Sürekli aynı muhabbet dönüyor farkındayız ama dönmek zorunda. Günde 250 kişiden fazla insan hayatını kaybediyor. Üstelik artık tedavi protokolleri uygulanırken ve aşı uygulaması devam ederken. Günlük 5-10 vakanın açıklandığı günlerde kimse burnunu camdan dışarı uzatmıyordu. Bir anda ne olduysa günde 50 bin vakayı normal karşılar duruma geldik. Şimdi Ramazan ayı başlıyor. Önlemler biraz daha artırılacak gibi duruyor. Yeme ve içme mekanları kapatılacak. Dışarıda oturma dönemi tekrar sona eriyor. Ramazan boyunca bu uygulama devam edecek. Toplu iftarlar yasaklanacak. Tabi insanların evde toplanmalarına müdahale edilemiyor. Sokağa çıkma yasakları hiçbir işe yaramıyor. Markete, yürüyüşe diye diye hafta sonu neredeyse herkes dışarıda. Hatta yasak olmasa büyük ihtimal millet evde oturuyor olurdu…
Herkes arabalarla bir yerlere gidiyor. Yani sürekli aynı şey söyleniyor fakat doğru ‘’herkesin de bir bahanesi var’’. Gerçekten öyle herkes bir şekilde duruma adapte oluyor ve bahanesini de hazırlıyor. Yakın yerlerdeki otellere rezervasyon yaptırıp sokağa çıkanlar varmış. Sokağa çıkmak için değer mi gerçekten? Bu kadar uğraşmaya, bu kadar kılıf uydurmaya. Küçük çocuklar, öğrenciler hayatlarının en güzel dönemlerini evde geçiriyor, sokağa çıkmak en çok onların hakkı değil mi? Gerçekten bazı yetişkinler çocuklardan daha çocuk. Bir sürü çocuk evde oturuyor, yetişkinler ise sokağa çıkmak için türlü türlü bahaneler arıyor. Ramazan Bayramı kritik bir sürecin ya başlangıcı ya sonu olacak. Normal günde yerinde duramayan insanlar bayramda evde mi oturacak? Akrabalar ‘gelin gelin’ diye söylenmeye başlayacak. Kimse şu an önemli bir salgın var ne kimseyi çağıralım ne de kimseye gidelim demeyecek büyük ihtimalle. Keşke denilse… Hem kendimizi hem de başkalarını riske etmesek artık. Herkes birbirini özlüyor evet ama insanlar bu hastalıkla tek başına mücadele ediyor, tek başına ölüyor. Kimseyi riske etmeye gerek yok. Biraz makul olalım ve bu bayram evde duralım…

Editör: TE Bilisim