Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Üyesi ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Füsun Öner Eyüboğlu, Çin’den tüm dünyaya yayılan yeni Coronavirus enfeksiyonuna ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Tütün ve tütün ürünleri kullanımının  solunum yollarının savunma mekanizmalarını bozduğunu dile getiren  Prof. Eyüboğlu, “Salgının sürecinde yapılan çalışmalarda sigara içenlerde ağır zatürre ve solunum yetmezliği ile seyreden COVID-19 vakalarının daha sık olduğu ve bu grupta ölüm riskinin daha yüksek olduğunu vurguladı. Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi İnfeksiyonları Çalışma Grubu, yeni tip corona virüs (Kovid-19) salgınındaki son durumu değerlendirdi. Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Üyesi ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Füsun Öner Eyüboğlu tarafından yapılan açıklamada bağışıklık sisteminin yaşlılarda, altta yatan kronik hastalığı olanlarda, iyi beslenmeyenlerde, bedensel veya ruhsal olarak aşırı yorgun bireylerde daha zayıf olduğu ve bu bireylerde virüs infeksiyonlarının daha ağır seyrettiği dile getirildi. ANTİBİYOTİKLER COVID-19 TEDAVİSİNDE ETKİSİZ Türk Toraks Derneği  adına açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Eyüboğlu şunları söyledi: “Çin’in Wuhan şehrinde başlayan ve CoVID-19 olarak adlandırılan yeni bir hastalık 11 Mart 2020 tarihi itibariyle ülkemizde de doğrulanmış bir vaka ile saptandı ve virüsler herkesin gündemine oturdu. Üst solunum yolu enfeksiyonları ve akut bronşitin yüzde 90-95 oranında nedeni virüslerdir. Genel olarak, influenza (grip) virüsü dışında, solunum yolu enfeksiyonlarına yol açan virüslere yönelik etkin bir ilaç ya da aşı bulunmuyor. Dolayısıyla, İnfluenza dışında bu virüs enfeksiyonlarından, genel önlemler dışında korunma olanağı, genel sağlık desteği dışında tedavi seçenekleri yok. Antibiyotikler yalnızca bakteriler ile gelişen enfeksiyonlarda etkili, yani virüs enfeksiyonlarında kullanılmıyorlar.” “Virüs enfeksiyonlarının şiddeti iki etkene göre farklılık gösterebiliyor. Bunlardan birincisi, maruz kalınan virüsün hastalık yapma gücü (insan vücudunun savunma sistemlerini alt etme kapasitesi) ve ne kadar virüsün solunum sistemine girdiğidir. Bağışıklık sistemi, virüsü yenmekte önemli bir faktördür. Genel olarak, bağışıklık sistemimiz yaşlılarda, altta yatan kronik hastalığı olanlarda, kanser hastalarında, iyi beslenmeyenlerde, bedensel ya da ruhsal olarak aşırı yorgun olan bireylerde daha zayıf oluyor. Bu bireylerde virüs enfeksiyonları daha ağır seyrediyor. Tütün ve tütün ürünleri (sigara, nargile gibi) kullanımı da solunum yollarının savunma mekanizmalarını bozuyor ve CoVID_19 dahil pek çok solunum yolu enfeksiyonunun gelişimini kolaylaştırıyor. Sigara içenlerde akciğer hücreleri yüzeylerinde gelişen değişiklikler sonucunda Coronavirüslerin solunum yolu hücrelerine girişi kolaylaşıyor. Salgının sürecinde yapılan çalışmalarda sigara içenlerde ağır zatürre ve solunum yetmezliği ile seyreden COVID-19 vakalarının daha sık olduğu ve bu grupta ölüm riskinin daha yüksek olduğu saptanmış. “Sigara hava yolları ve akciğer dokusunda savunma sistemini bozar. Bu nedenle her türlü enfeksiyon daha kolay gelişir ve ağır seyreder. Solunum yetmezliği daha kolay gelişir.  Bu nedenle sigara kullanan vatandaşlarımızdan pekçok hastalığın önemli nedeni olan sigarayı en kısa sürede bırakmalarını tavsiye ediyorum.” NEDEN UZAKDOĞU’DA ÇIKIYOR “Bazı solunum virüslerinin ana konağı çeşitli hayvanlardır. Örneğin influenza virüsünün ana konağı su kuşlarıdır. Günümüzdeki son salgına neden olan Coronavirus’un da ana konağının yarasalar olabileceği düşünülüyor.  Hayvanlarda konaklayan, ancak geçirdikleri mutasyonlar (genetik değişimler) sonucu insan hücrelerini de enfekte eden bu virüs artık insandan insana bulaşıyor. Solunum yoluyla bulaşan virüs hızla yayılarak dünya nüfusunu etkiliyor.” GENÇLERDE HAFİF SEYREDİYOR “Coronavirüsün kuluçka dönemi (virüsle karşılaştıktan ilk belirtilerin ortaya çıkmasına dek geçen süre) 2-14 gün arasında. Kuluçka dönemi sırasında hastalık belirti vermiyor. Temel olarak ateş, öksürük ve nefes darlığına yol açıyor. Bazı hastalarda boğaz ağrısı ve burun akıntısının da olduğu görülüyor. Ağır hastalanan ve ölen kişilerin büyük kısmı, ileri yaştaki ve altta yatan hastalıkları (akciğer hastalıkları, organ yetmezlikleri, kanser, diyabet, bağışıklık baskılayan hastalıklar) olan kişilerden oluşuyor. Genç sağlıklı erişkinlerde hastalık nispeten hafif seyrediyor. “AŞI GELİŞTİRİLDİĞİ TAKDİRDE İNSANLARIN KULLANIMINA SUNULMASI EN AZ 12 AYLIK BİR SÜRE GEREKTİRİYOR” “Toraks Derneği olarak bu süreçte KOAH gibi kronik akciğer hastalarının kapalı ve kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçınmalarını, evde istirahatlerini öneriyor. Bu kişilere gerekmedikçe hastaneye gitmemelerini öneriyoruz.  Çünkü hastaneler kalabalık ve KOAH hastalarının bu virüsü kapmaları önemli bir sağlık sorunu haline gelebilir. Öte yandan 60 yaş üstü vatandaşlarımız da kalabalık ve kapalı ortamlarda bulunmaktan sakınmaları COVID-19 riskini düşürecektir. Enfeksiyonun saptandığı ülkelerden gelen (özellikle son 14 gün içinde o ülkelerde bulunmuş) ya da bu tür bireylerle teması bulunan kişiler, mutlaka bu enfeksiyon açısından durumlarını bildirerek sağlık kuruluşlarına başvurmalılar. Kronik solunum sistemi hastalığı olan kişiler, şikayetlerinde günlük değişkenliklerden daha fazla şiddetlenme olduğunda, özellikle ateş ortaya çıktığında, öksürük ve solunum sıkıntısı başladığında en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalılar. COVID-19 yönelik henüz etkin bir ilaç geliştirilmedi. Yine bu enfeksiyondan koruyacak bir aşı da henüz mevcut değil.  Aşı geliştirme çabaları en az üç ülkede (Çin, A.B.D. ve İngiltere) başladı. Ancak herhangi bir aşının en acil koşullarda insanların kullanımına sunulması en az 12 aylık bir süre gerektiriyor.” “KAĞIT MENDİL KULLANIN” “Tüm solunum virüsleri gibi, yeni Coronavirus’un da temel olarak hasta kişinin öksürmesi, hapşırması, burnunu temizlemesi, gülmesi, konuşması sırasında saçılan damlacıkların solunması ile bulaştığı biliniyor. Bu yolla bulaş, genellikle hasta kişiyle bir metreden daha yakın mesafeli temas sonucu gelişiyor. Ayrıca, hasta bir kişinin temas ettiği yüzeylere (kapı kolu vb) dokunma ve daha sonra dokunan el ile ağız, buruna temas yoluyla da bulaşma riski bulunuyor. Tüm solunum yolu enfeksiyonlarından korunmada benzer önlemler geçerli. Eller sabunla en az 20 saniye boyunca düzenli olarak yıkanmalıdır. Eğer su ve sabun yoksa alkol temelli dezenfektan solüsyonlar kullanılabilir. Her durumda, olabildiğince, yıkanmamış ellerle gözlere, buruna ya da ağıza dokunmaktan kaçınılmalı. Hastalar mümkün olduğunca evden çıkmamalı, öksürürken ya da hapşırırken ağız ve burunlarını mümkünse kâğıt mendille kapatıp, mendili çöp kutusuna atmalılar.” “DERNEK OLARAK DESTEGİMİZ TAM” “Türk Toraks Derneği bünyesindeki Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu, yeni Coronavirus açısından daha Çin’de dikkat çeken küme olgular bildirilmeye başlandığı günlerde durumu yakından takip etmeye başladı. Ocak ayının son haftasında bu yeni enfeksiyonla ilgili halkımıza yönelik hazırlanmış dernek web sayfalarından bilgilendirmeler yapıldı. Hastalık farklı coğrafyadaki ülkelerde de görülmeye ve bildirilmeye başladığında ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından ‘Global Pandemi’ ilan edilmesi sonrası Derneğimiz Merkez Yönetim Kurulu’undan Prof. Dr. Hasan Bayram, Prof. Dr. Adile Berna Dursun, Prof. Dr. Metin Akgün, Doç. Dr. Yavuz Havlucu, Dr. Pelin Duru Çetinkaya ile Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu’ndan Prof. Dr. Abdullah Sayıner, Prof. Dr. Füsun Öner Eyüboğlu, Doç. Dr. Cenk Babayiğit, Prof. Dr. Ebru Çakır Edis’den oluşan CoVID-19 Bilim Kurulu oluşturuldu. Yine bu kurul içinden temsilciler Sağlık Bakanlığı’nın Bilim Kurulu’nda da yer alıyor ve bu konudaki çalışmalara destek sağlanıyor” (Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)  

Editör: TE Bilisim