Anne-babalar ve eğitimcilerin son zamanlarda kabusu haline gelen ve okullarda giderek yaygınlaşan akran zorbalığı çocuğun sağlığını, psikolojisini ve gelişimini olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. Son dönemlerde artarak devam eden akran zorbalığı konusunda gazetemize açıklamalarda bulunan İlkokul Rehber Öğretmeni Büşra Akırmak Gürhan, zorbalığın en fazla görüldüğü alanın okul olduğuna işaret etti. Pandemiyle birlikte siber zorbalık türünün fiziksel ve sözel zorbalık türünden daha fazla görüldüğüne dikkat çeken Akırmak, “Siber zorbalığın diğer zorbalık türlerinden ayıran en önemli özelliği anonim olmasıdır. Yani sanal ortam içerisinde zorbayı bulmanız kolay olmayabilir. Bu da çocuklara, zorbalık yapmak için cesaret verebilir” dedi. 

Peki, akran zorbalığı için ne yapılabilir? Öncelik çocukların bilinçlendirilmesinde. Bu konuda ebeveynlerin de dikkat etmesi gereken noktalar var.  Sorunun çözümü konusunda velilere birçok görev düştüğünü söyleyen Akırmak şu önemli tavsiyelerde bulundu: “Çocuğunuzu anladığınızı ona hissettirin. Açık uçlu sorular sorarak kendisini ve duygularını ifade etmesine izin verin ve tüm dikkatinizi toplayarak onu dinleyin. Çocuğunuza bu onun hatasıymış gibi hissettirip onu suçlamayın. Onu suçlamanız çocuğunuzu zorba karşısında daha da güçsüz hissettirir. Ona bunun sadece kendisinin başına gelmediğini başka birinin de bunu yaşayabileceğini anlatıp kişisel bir durum olmadığını söyleyin. Çocuğunuzun zorbalık yaptığını fark ederseniz davranışını sınırlandırın. Ona zorbaca davrandığını ve bunun yanlış bir davranış olduğunu söyleyin. Çocuğunuzun uyarılarınıza rağmen bu davranışını devam ettirdiğini gözlemliyorsanız müdahale edin ve o davranışı durdurun.” 

Sizi tanıyabilir miyiz, kendinizden bahseder misiniz?

İsmim Büşra Akırmak Gürhan. Ankara Üniversitesi mezunuyum 2014 yılından bu yana özel okulda rehber öğretmenliği yapmaktayım. Hemen hemen her kademede görev almakla birlikte özellikle son 5 yıldır ilkokul grupları ile çalışıyorum.

Bize akran zorbalığının ne olduğunu tanımlayabilir misiniz?

Güç dengelerinin aynı olmadığı kişiler arasında yaşanan süreklilik ve bir amacı hedefleyen saldırganca davranışlar olarak tanımlayabiliriz. Özellikle burada geçen süreklilik kavramı önemlidir. Zaman zaman çocuklar arasında çatışmalar olabilir süreklilik arz etmeyen her çatışmayı akran zorbalığı olarak tanımlamayabiliriz.

“TEKNOLOJİ VE SİBER ZORBALIK PARALEL OLARAK ARTIYOR”

Kaç tür akran zorbalığı var, bize bu türlerden bahseder misiniz?

Türlerine göre zorbalık davranışlarını kategorize edersek bunlar: fiziksel, sözel ve siber olmak üzere üç kategoride toplanabilir. Fiziksel zorbalık; çocuğun bedenine uygulanan tekrarları olan zarar veren fiziksel eylemlerdir. Bu bakımdan çocuğunuzda açıklanamayan yara izleri, kaybolan eşyaları, durup dururken öfkelenmesi ve ağlama krizlerinin olması, kendisini tedirgin hissetmesi fiziksel zorbalığa maruz kalabileceğinin işareti olabilir. Sözel zorbalık; söylenen söz ve davranışlar ile sürekli olarak bir başkasını rahatsız etme durumudur. Çocuğun bir başka arkadaşına lakap takması, kötü söz söylemesi, arkadaşının ailevi veya sosyoekonomik durumu ile ilgili kötü yorumlarda bulunması, o çocuk ile hiç konuşmaması ve diğer arkadaşlarının da konuşmasına engel olmaya çalışması, kurulan bir oyun içerisine arkadaşını almaması sözel zorbalığa örnek verilebilir. Fiziksel zorbalık gibi fark edilmesi kolay olmayabilir. Bununla birlikte çocuğun kaygılı bir hal içinde olması özgüveninin oldukça düşük olması, arkadaşları ile hiç vakit geçirememesi böyle bir durumun olup olmadığı hakkında tahminlerde bulunmanıza yarayabilir. Siber zorbalık özellikle içinde bulunduğumuz çağda her geçen yıl daha da artarak devam eden bir durumdur. Diğer zorbalık türlerinde olduğu gibi siber zorbalıkta da süreklilik ve zarar verme amacı olan davranışlar vardır. Kısa mesaj, sosyal medyanın kötü kullanımı, e-postalar siber zorbalık içinde verebileceğimiz örneklerdir. Siber zorbalığın diğer zorbalık türlerinden ayıran en önemli özelliği anonim olmasıdır. Yani sanal ortam içerisinde zorbayı bulmanız kolay olmayabilir. Bu da çocuklarda zorbalık yapmak için daha cesaret verici olabilir. Çocukların pek çoğu bu zorbalık türünden bahsetmeyebilir çünkü ailenin elinden telefonu tableti ve bilgisayarı alacağını düşünüp bunlardan vazgeçmek istemeyebilirler. Böyle bir durumun yaşanıp yaşanmadığına dair bazı ipuçları olabilir. Bunlar; çocuğun okula gitmek istememesi, uzun zaman bilgisayar veya tablet kullandıktan sonar duygu dünyasında karmaşa ve dalgalanmanın olması, siz odaya girdiğinizde bilgisayar ya da tableti kapatması, teknolojik aletlerle vakit geçirirken birden kaygılı ve üzgün görünmesi siber zorbalığa maruz kalabiliyor olması anlamına gelebilir.  

“İLKOKUL GRUBU AKRAN ZORBALIĞININ FARKINDA DEĞİL”

Akran zorbalığı en çok hangi kademelerde görülür?

Her kademede (ilkokul, ortaokul, lise) kendi içinde akran zorbalığının görülmesi ile birlikte belki de yaş grubu olarak daha çok kendilerini birey olarak görüp kanıtlamaya çalıştıkları için lise grupları cevabını verebilirim. İlkokul kademesinde öğrenciler genelde yaptıklarının akran zorbalığı olduğunun farkında değildir. Hatta sınıf içi yaptığım etkinliklerden sonra ancak farkına varabiliyorlar. Oysa lise grubu öğrencileri kendi güçlerini ben de varım düşüncesini göstermek istercesine daha baskın ve bilinçli olarak akran zorbalığına başvurabiliyorlar. Çevreden de daha kolay destekçi bulunursa oldukça güç durumlarla karşılaşmamız sürpriz olmuyor maalesef.

“SORUNA ÇÖZÜM ÜRETMEK İSTENİYORSA ZORBALIK YAPAN TARAF ELE ALINMALIDIR”

Davranışta bulunan tarafın gözetilmesi ve dinlenmesi de önemli midir?

Akran zorbalığında genel olarak mağdur olan çocuk ele alınıp ona yönelik çözüm ve çalışmalarda bulunulur. Oysa mağdur çocuk kadar ele alınması gereken bir diğer konu da zorbalık gösteren çocuktur. Çünkü zorbalık gösteren çocuk ele alındığında görülecektir ki o da bu davranışı geçmiş yaşantısında deneyimlemiş öğrenmiş ve şimdi uygulayan taraftır. Ya aile içerisinde ya da önceki arkadaş grubu deneyimlerinde zorbalığa uğramış ve artık çözüm olarak bildiği tek şey zorbalık yapmak olmuştur. Çözüm yolu olarak bunu öğrenmiştir. Bu sebeple asıl zorbalık yapan çocuğa yönelinir ve bu konuda çalışma yapılırsa akran zorbalığını önleme de daha başarılı çalışmalar yapılabilir.

“ÇOCUĞUNUZU ANLADIĞINIZI ONA HİSSETTİRİN”

Akran zorbalığı konusunda veliler neler yapabilir, velilere hangi tavsiyelerde bulunabilirsiniz?

Velilerin neler yapabileceğine dair birkaç öneride bulunmak gerekirse; Çocuğunuzu anladığınızı ona hissettirin. Açık uçlu sorular sorarak kendisini ve duygularını ifade etmesine izin verin ve tüm dikkatinizi toplayarak onu dinleyin. Çocuğunuza bu onun hatasıymış gibi hissettirip onu suçlamayın. Onu suçlamanız çocuğunuzu zorba karşısında daha da güçsüz hissettirir. Ona bunun sadece kendisinin başına gelmediğini başka birinin de bunu yaşayabileceğini anlatıp kişisel bir durum olmadığını söyleyin. Yani kişisel özelliklerinden dolayı zorbalığa maruz kaldığını düşünüp kendisini suçlu hissetmesine izin vermeyin. Yaşanılan durumu önemsizmiş gibi göstermeyin. “Bir daha olmaz geçer”, “arkadaşların arasında böyle durumlar olabilir.” “abartıyorsun” gibi ifadeler kullanmayın

Ebeveyni olarak anında müdahale eden taraf olmayın. Ona nasıl yardım edebileceğinizi sorun ve çözümü birlikte bulmak için ona yardımcı olun. Okul ile iletişime geçerek okulda yaşanan bir zorbalık durumu ise mutlaka bunu paylaşın. Sınıf öğretmeni ve rehberlik birimi ile iletişim içinde olun. Çocuğunuzun yaşamış olduğu bu durumu sizler de kişisel bir saldırı gibi düşünmeyin. Zorbalıkta bulunan çocuklar bunu belkli bir neden olmadan yaparlar. 

Çocuğunuzun zorbalık yaptığını farkederseniz; çocuğunuzun davranışını sınırlandırın. Ona zorbaca davrandığını ve bunun yanlış bir davranış olduğunu söyleyin. Çocuğunuzun uyarılarınıza ragmen bu davranışını devam ettirdiğini gözlemliyorsanız müdahale edin ve o davranışı durdurun. Örneğin; parkta bir arkadaşına zorbalık yapmaya devam ediyorsa, onu parka götürme eyleminizi sınırlandırın ve bunu neden yaptığınızı ona anlatın. “Eğer kendini bu davranışın konusunda kontrol etmeyi öğrenemezsen ebeveynin olarak bu durumu değiştirmek ve düzenlemeyi ben yaparım” diye söyleyin ve bir süre parka götürmeyin. Yaptırımlarınızda net ve kararlı olun. Çocuğunuzun tüm davranışları için sorumluluk almasına yardımcı olun. Okul ile yaşadığınız durumu paylaşın. Çocuğunuzun empati, merhamet ve saygı gibi kavramları öğrenmesine yardımcı olun. Bunun için drama yöntemini kullanıp zorbalığa maruz kalan birisinin neler hissedebileceğini çocuğunuza gösterebilirsiniz. Bunu yaparken zorbalığa maruz kalan çocuğun. Yüz ifadesini ve duygularının neler olabileceğini taklit etmeniz etkili olacaktır.  Akran zorbalığı ile ilgili kitaplar alın birlite okuyun ve sonrasında kitap ile ilgili sohbet edin. 

(Kadir GÜRHAN)

Editör: TE Bilisim