Koronavirüs gündemimiz devam ediyor. Vaka sayılarında düşüşün başlaması ve iyileşme oranlarının artmasıyla herkesin içi biraz daha rahat etmeye, o umutsuzluk hali biraz daha umutlu bir ruh hali olmaya başladı. Ama bu rahatlık şu dönem için çok tehlikeli. Çünkü bir şey bitmeden ona bitmiş gibi muamele yapmak bizi en başa götürebilir. Maalesef İran bu hataya düştü. Vaka sayılarının azalmaya başladığı dönemde toplumda bir rahatlama görüldü. Nevroz, İran’da 10 günlük tatil ilan edilmesiyle başlıyor. İranlılar genelde bu tatili şehir dışında aileleriyle ya da bireysel tatilleriyle geçiriyorlar. Nevroz’dan hemen önce vaka sayıları azalmaya başlamıştı. Bu rahatlıkla şehirlerarası seyahatler arttı. Böyle olunca da ikinci dalga başladı. Bu nedenle aşı veya etkili bir ilaç bulunana kadar bu önlemleri aynı şekilde sürdürmemiz gerekiyor. Çünkü artık biliyoruz ki bir kişinin bile enfekte olması binlerce kişinin daha yolda olduğu anlamına geliyor. Bu virüs rahatlamayı kaldırabilecek bir virüs değil. En ufak tedbirsizlikte işler başa sarabilir. Türkiye gördüğü örnekler ve sağlık sisteminin güçlü olması nedeniyle önlemleri en başından itibaren çok sıkı bir şekilde aldı. Bu da bugünkü rakamlara ulaşmamıza neden oldu. Düşünün o kadar önleme rağmen 100 bin insan bu hastalığa yakalandı. Bu virüsle savaşımızda her zaman dikkatli ve ciddi olmamız gerekiyor. Hastanelerin yoğunlaşması ile birlikte başka bir sorun daha gündemimize oturdu. Sağlık çalışanlarına şiddet… Bu zaten sürekli gündemdeydi ama böylesi yoğun bir dönemde daha fazla önem arz ediyor. İnsan bir acıyla karşılaşınca suçlayacak birini arıyor. Acısını başka bir acıyla kapatma eğiliminde. Ama şu dönem bizim için savaşan doktorlara, hemşirelere, hastane çalışanlarına yaşatılacak bir durum değil. Sosyal medya üzerinden isyan eden birçok sağlık çalışanı var. Şiddete uğrayan, hakarete uğrayan birçok kurtarıcıdan bahsediyoruz. Kimse kendi başına gelmesini istemiyor evet ama bunun sorumlusu sağlık çalışanları değil. Onlar ilah değil, hastaları kurtarmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Herkesi bu konuda sağduyulu olmaya davet ediyorlar. İşleri gerçekten çok zor… Kimse gözü önünde bir insanın ölmesini istemez emin olun. Ki ölüm haberini sevenlerine vermeyi hele hiç istemez. Umarız bu kafa yapısı artık değişir. Sorumluluğu biraz üstlenmekte fayda var… Öyle balkona çıkıp alkışlamakla olmuyor bu işler işte…

Editör: TE Bilisim