Hayat dediğimiz şey esasında basit bir denklemden ibaret. İnsan denilen varlık doğar, büyür ,'yaşar' ve ölür. Yani insan gerek psikolojik gerekse zihinsel açıdan karmaşık olsa da yaşama süreci matematiksel bir hesap gibi nettir.
Basit bir denklemin içerisinde günlerimizi geçiriyoruz. Kimi zaman huzurlu kimi zaman ise mutsuz olabiliyoruz. Sonuç itibarıyla bir döngünün içindeyiz hepimiz de.
Son 1 yılımız ise hayatımızın hiç şahit olmadığı bir süreçle geçiyor. Hala çoğumuz bu sürece alışabilmiş değiliz. Evlere kapanmış olmamız, eski yaşamımızın zerresinden eser kalmaması ruhsal durumumuzu da bozmuş durumda. Fakat şu süreçte kimsenin elinden bir şey gelmiyor.
Hepimiz çaresiz biran önce evlerimizde pandeminin bitmesini bekliyoruz.
Birkaç satır önce halbuki basit bir denklemden bahsetmiştim. Hayat öyle bir kelime ki ansızın başımıza gelen bir şey basit denklemi için çıkılmaz bir denklem haline getirebiliyor.
Öyle ki insanoğlunun yaşam şartları içerisinde, rutin olarak  bulunduğu eylemlere ayırdığı zaman ile kendi karmaşasını yarattığı zaman dilimleri pek uyuşmuyor.
Mesela yapılan bir araştırmadaki şu sayılara bir bakın:
Bir insan, Ortalama 70 yıl yaşıyor. Yaptığı tüm eylemler için 25 bin beygir gücü enerji harcıyor. 90 milyon kelime kullanıyor.18 yıl ayakta kalıyor.26 yıl uyuyor. Ortalama 2 yıl telefonla konuşuyor.
Bu 70 yılın yarısını gece yaşıyor ve genelde uyuyor. Geriye 35 yıl kalıyor. Bu 35 yılın 5 yılı çocuklukta iken geçer ve anlaşılmaz. 5 yılı da yaşlanınca gider ve yaşantının bu kısmından da fazla bir şey anlaşılmaz. Geriye 25 yıl kalır.
Bu 25 yılın 15 senesi çalışarak geçer. Geriye 10 yıl kalır. Bir de tuvalet banyo gibi ihtiyaçlar var bunlara da 5 yıl gider. Geriye sadece 5 yıl kalır.
Evet! Koskoca ömür dediğimiz yaşantımızın bize kalan kısmı sadece 5 yıl. Geriye kalan yıllar bir şeyleri halletmek ya da üstlendiğimiz sorumlulukları yerine getirmekle geçiyor.
Tüm bunlardan bir haber zamanın neden bu kadar çabuk geçtiğini anlamaya çalışıyoruz. Ancak bir anlam veremiyoruz. Çünkü anlam verecek bir zaman bulamıyoruz.
Kendi hayatınızı bir an canlandırın gözünüzde. Sabah işe gitmek için uyandınız. Bir telaşla hazırlanıp evden çıktınız. Belli bir mesafe kat ettikten sonra iş yerine ulaştınız. Yükümlü olduğunuz görevi mesai bitimine kadar yerine getirdiniz. Evinize dönmek için tekrardan yola koyuldunuz.
Eve geldiniz ve yemek vs. koşturmacasına girip gün içerisinde yapmanız gereken tüm işleri bitirdiniz. Nihayet günün son saatlerine geldiniz. Geldiniz ancak çok yoruldunuz ve artık uyuyup dinlenmeniz gerek. Bir sonraki günün yapılacaklarını düşünerek uyudunuz ve o gün sizin için bitti.
Hiç durmadan düşünmeden geçirdiğiniz bu biten gün diğer günlerde de aynı şekilde devam edecek. Ve bir anda oluyormuşçasına günler, haftalar, aylar hatta yıllar bir anda geçip gidecek.
Sonrası ise neyin mücadelesini verdiğimizi düşünürken; elimizde kalan 5 yıla bakıp kalacağız…
 
 

Editör: TE Bilisim