Ankaralıların en büyük sorunu olan otopark sorunun gün geçtikçe çözüme kavuşturulması beni oldukça mutlu ediyor. Çünkü bu konu 7’den 70’e bütün başkentlileri ilgilendiren bir konudur. Bence bu konunun çözülmesi de sadece beni değil bütün başkentlileri mutlu ediyordur. Çünkü değnekçi sorunu Ankaralıların temel sorunu haline gelmişti. Ankaralı vatandaşların değnekçilerden çektiği kadar hiç kimse çekmemiştir. Her geçen gün yeni bir kavga, her geçen gün yeni bir dayak ve tartışma olayı ile geçiyor. Kavgasız ve tartışmasız geçen bir günümüz neredeyse olmuyor. Onun için bu sorunun çözülmeye çalışılması Ankaralı için hem büyük bir çalışma hem de sorunlu büyük bir olayın çözüme kavuşturulması demektir. Belediyelerin otopark hizmetini yeterli bir biçimde vermemesi veya otomatik park uygulamasına geçmemesinden dolayı oluşan sıkıntıyı bir ranta dönüştüren değnekçiler hemen her sokağın ve caddenin başında türemeye başladılar. Büyük şehirlerdeki bozuk ve ranta açık düzenden en fazla çıkar ve kazanç elde edenler ise yine değnekçiler oldu. Rantı oldukça fazla olan otopark alanları, gün geçtikçe çoğalmaya ve değnekçilerin temel barınma alanları haline geldi. Her geçen gün yeni bir kamusal alan işgal ediliyor. Kamusal alanları işgal eden değnekçiler tartıştıkları vatandaşları ya tehdit ediyor ya da dövüyorlar. Arabası ya da dükkanı olup da değnekçilerle tartışmayan Ankaralı var mıdır? Üç yıldır yerelde gazetecilik yapan ve bu konuyu çok yakından takip eden birisi olarak bu soruyu ben cevaplamak istiyorum: Elbette ki yok. Hatta değnekçilerin baskısından ve otopark sorunundan bıkan birçok esnafla sayısız kere konuşup onlardan görüş aldım. Çoğu kişinin görüş belirtmekten korktuğunu da söyleyebilirim. Ulus esnafı bu konuda çoğu zaman görüş belirtmekten korkmadı. Çünkü dükkanına mal getirmek isteyen esnaf, dükkanının önüne arabasını park edecek alan bulamıyordu. Park edecek alanı bulsa dahi 45 dakika içerisinde eşyalarını boşaltmak zorunda kalıyordu. 45 dakika içerisinde eşyasını boşaltamayan esnaftan otopark ücreti bile alınıyordu. Bu süreç, 9 Temmuz 2015 yılında sokaklarda "tehditle" otoparkçılık yapıldığını söyleyen Ulus esnafının sokağa çıkmasıyla son buldu. Gerçekleşen bu eylemde bir kişi gruba tabancayla ateş ettmişti. Olayda, 21 yaşındaki esnaf Sedat Karagöz hayatını kaybetmişti. Ben de yerelde çalışan bir gazeteci olarak olay yerine yetişmiştim. Yaşananları bugün gibi hatırlıyorum. Sedat Karagöz’ün hayatını kaybetmesiyle Başkent’in birçok sokağında ve caddesinde var olan otoparklar kaldırıldı ve ücretsiz hale getirildi. Başkentililer maalesef bir gencin hayatını kaybetmesinden sonra rahat nefes alabildiler. Daha sonra bu otopark sorunu hortlatılmaya çalışıldıysa da başarılı olamadı. Melih Gökçek’in yerine Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Mustafa Tuna’nın gerçekleştirdiği en büyük icraatlarından bir tanesi de Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne ait otoparkların 1 TL’ye indirilmesi oldu. Otoparkların 1 TL’ye indirilmesi tüm başkentlileri mutlu ettiği gibi beni de oldukça mutlu etti. Bu tarz çalışmalar değnekçi sorununa hem çözüm olacaktır hem de bu sorunun ortadan kaldırılması için bir adım olacaktır.  

Editör: TE Bilisim