Ergin Altay çevirisi, Clarence A. Manning'in önsözü, Dmitri Chiznevsky'nin sonsözüyle, Yazar ve dönem kronolojisiyle. Edebi kariyeri boyunca Dostoyevski'nin zihnini meşgul eden Öteki, yazarın çok genç yaşta kaleme aldığı ikinci romanıdır.
İlk romanı İnsancıklar'la büyük övgüler alan ve ünlenen Dostoyevski'yi hemen ardından yayımladığı Öteki ile çok sert eleştiriler bekliyordu. Ancak Dostoyevski, romanın büyük önemine olan inancını korumayı hep sürdürdü, üzerinde tekrar çalışarak değişiklikler yaptı ve tefrika edildikten tam 20 yıl sonra 1866'da yeniden yayımladı.St. Petersburg'da devlet memuru olarak çalışan Jakov Petroviç Golyadkin'in bir sabah iş yerinde kendisinin görünüşte tıpatıp aynısı olan "öteki" Golyadkin ile karşılaşması ile gelişen olayların anlatıldığı bir psikolojik gerilim öyküsü olan Öteki, başta Kafka ve Sartre olmak üzere modern edebiyatı büyük ölçüde etkilemiştir.
Çar I. Nikola’ya muhalif Petraşevski grubunun üyesi olduğu için önce idama mahkûm edilen, sonra cezası sürgüne çevrilerek Sibirya’ya gönderilen Dostoyevski, ilk eserlerini sürgün öncesi dönemde vermiştir. “Öteki” bu dönemde 1846 yılında yayımlanan dikkat çekici eserleri arasında yer almaktadır. Dostoyevski bu kitabında kişilik bölünmesini, parçalanmış bilincin kurduğu ürkütücü ve tehlikeli dünyayı konu edinmiştir.
Bu kitap, psikoloji ve psikiyatri eğitimi alan her bilim adamının başucu kitaplarından biri olmalıdır. Zira Dostoyevski, psikolojiye ışık tutan karakterlerini, romanlarında o kadar canlı bir biçimde anlatır ki, bu kişileri ya da kişilerin özelliklerini insanların davranışlarında tek bir insanda toplanmasa bile görebilirsiniz. Goladkin'in rahatsızlığının çıkış nedeni belki çocukluğunda yaşadığı bir travmaya bağlı olarak çıkmıştır, ya da çıkmamıştır. Bu önemli değil. Önemli olan Dostoyevski'nin psikolojik rahatsızlığı olan bir insanı yansıtma biçimidir. Böyle bir insan nasıl yaşar, nasıl düşünür, ne ile meşgûl olur; toplumun, arkadaşlarının, iş çevresinin ona karşı tutumu nedir; hastalığı ilerledikçe ne olacaktır? Tüm bu soruların yanıtları, okuyucuya hissettirilmeden veriliyor.
Goladkin'in çektiği acılar, dramı, o zamanlarda bu hastalıklara çare bulunamayışının haykırışıdır. Dostoyevski, büyük bir yazar olduğu kadar, toplumsal sorunları yansıtarak, yarattığı kişiler ve kişilikleri ile topluma ışık tutmuş dâhiyane bir yazardır. Hiçbir yazar kendi toplumuna karşı tepkisiz kalamaz ve kalemle verilen savaşlar, her zaman için kılıçla verilen savaşlardan daha etkili olmuştur. Günümüzde bu hastalıkların çaresi var, ancak yüzyıllar önce aydınlar, topluma ışık tutup bilim adamlarını böyle etkili incelemelerle etkilemeselerdi, belki de hâlâ psikolojik rahatsızlıkları olan insanları, kapalı kapılar ardında kilitli bırakacaktık. Kitabı okumanız dileğiyle şimdiden iyi okumalar

Editör: TE Bilisim