Prometheus’un tanrılardan çaldığı ateş binlerce yıl sonra hala olimpiyat meşalesinde yanmaya devam ediyor. Prometheus tanrılara meydan okuyarak onlardan çaldığı ateşi elleriyle taşıyarak özgürlük, bilgi ve uygarlık olarak insanlığa verdi. Sonsuza kadar yanacak olan ve antik olimpiyatlarla modern olimpiyatlar arasında bir bağ olan o ateş her dört yılda bir Olimpia’dan alınan bir meşale ile dünyayı dolaşır ve olimpiyatların yapılacağı kente gider.                                           Antik Yunan’da koşu yarışlarıyla başlayan olimpiyatların tarihi binlerce yıl öncesine kadar gidiyor. İlk olarak nerede ve ne zaman başladığı tam olarak bilinmese de birçok efsane var. Bir söylentiye göre mitolojik kahraman olan Herakles’in Olimpia’da buna benzer bir oyuna katılıp kazanmasının sonucunda bu oyunların her dört yılda bir yapılmasını istemesiyle doğmuştur. Başka bir rivayete göre ise oyunlar Tanrı Zeus adına yapılan büyük şenliklerdi.                                       Daha öncesinde yapılmış olma ihtimali yüksek olsa da elimize geçen belgelere göre yapılan ilk olimpiyatların tarihi M.Ö. 776 yılını gösteriyor. Yunanistan’ın Olimpia şehrinde  yapılan oyunlar ve şenlikler tarihteki ilk olimpiyatlar olarak kabul edilir.  Günümüzde birçok ülkeden binlerce sporcunun katıldığı ve yüzlerce farklı spor dalının olduğu olimpiyatlar ilk başladığında sadece koşu yarışları yapılıyordu. Yarışlara katılmak için sporcu olmaya gerek yoktu isteyen herkes yarışlara katılabilirdi. Tarihe geçen ilk olimpiyat şampiyonu ise fırıncılık yapan Coroebus’tur.                                      Olimpiyat oyunları ilk yapıldığında yarışlara sadece erkekler katılabiliyordu ve yarışları rahat koşabilmeleri için sporcular çıplak bir şekilde koşardı. İlk yapılan oyunlar sadece koşudan ibaretti ama zaman içerisinde farklı spor dalları da oyunlara dahil edildi. Sporcuların güçlerini ve dayanıklığını test etmek için yapılan boks, cirit, disk atma, güreş ve kuralsız dövüş olan pankration bilinen ilk olimpiyat sporlarıdır.                                                Yunan halkı tarafından çok sevilen ve bir şenlik bayram havasında geçen oyunlar yıllar geçtikçe büyüdü, farklı bölgelerden birçok seyirci ve sporcu oyunları izleyip katılabilmek için Olimpia’ya akın etmeye başladı.  Yüzlerce yıl boyunca bu şekilde barış ve dostluk içerisinde düzenlenen olimpiyatlar sonunda  günümüzde de benzerlerinin bulunduğu bağnaz ve yobaz bir lider tarafından yasaklandı.  M.Ö. 776 yılında başlayan olimpiyatlar M.S. 391 yılında dönemin Roma imparatoru I. Theodosius tarafından hristiyanlığın yayılmasına engel olarak görüldü ve bunun paganlığa ait bir gelenek olduğu söylenerek bir daha yapılmamak üzere yasaklandı.

Editör: TE Bilisim