Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan “Erken Cumhuriyet dönemi eserlerinin korunması, kültürel varlıkların korunması, Atatürk Orman Çiftliği mücadelesi, yeşil alanlarımızın kamusal kullanımına dair bütün mücadelelerde Emre Hoca’nın izi var ve bunun sürekliliğini sağlayan bir bakış açısının devamlılığı var” dedi. Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Türkiye’nin kültürel mirasın korunması için çok önemli çalışmaları olan mimar Doç. Dr. Mimar Emre Madran’ı ölüm yıl dönümünde “Emre Madran’ın izinde: “edep ya hu” Buluşmaları adı altında çeşitli etkinliklerle andı. Etkinlik öncesinde ODTÜ Kavaklık’ta Emre Madran anısına ağaç dikimi gerçekleştirildi. Edep Ya Hu Buluşmalarının 2019 yılı teması ise "Afetler, Riskler ve Kültürel Miras" olarak belirlendi. “BİZİM İÇİM YOL GÖSTERİCİ VE REHBERDİ” Emre Madran’ı anma etkinliğinde Emre Madran’a saygıyla adını taşıyan belgesel gösterimi yapıldı. Gösterimin ardından konuşma gerçekleştiren Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Emre Madran’ın kendileri için yol gösterici rehber olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Bütün kentsel koruma mücadelemiz verirken mutlaka Emre Hoca ile bir bağlantımız oluyordu. Bizim için yol gösterici ve rehberdi. Mimarlar Odası’nın bu kent mücadelesinde hızlı ve atak davranmasının edenlerinden birisiydi. Onun yokluğu mimarlık ortamı ve kent alanı açısından çok büyük bir kayıp. Mimarlık ortamının Kültür Bakanlığı ile arasındaki çok önemli bir köprüydü ve bu köprüyü kaybettik. Artık Kültür Bakanlığı sadece siyasi baskı ile teslim olan benimsedi ama Emre Hoca’nın varlığı onlar için de önemli bir güçtü. Onun bıraktığı yerden, onun bıraktığı bilgi birikim ile meslek odaları mücadelelerini sürdürüyor. Erken Cumhuriyet dönemi eserlerinin korunması, kültürel varlıkların korunması, Atatürk Orman Çiftliği mücadelesi, yeşil alanlarımızın kamusal kullanımına dair bütün mücadelelerde Emre Hoca’nın izi var ve bunun sürekliliğini sağlayan bir bakış açısının devamlılığı var. Bu yıla özel olarak biz ODTÜ Kavaklık’ta kiraz ağacı dikerek aslında Emre Hoca’ya bir gönderme yaptık.” “ÇOK YÖNLÜ, ÇOK ZENGİN, ÇOK YARATICI BİR KİŞİLİKTİ” Candan konuşmasını şöyle sürdürdü: “O gerçekten kendi habitatını yaratmış, orman potansiyeli olan, birinci derece doğal sit alanı olabilecek bir alanın hepimizin gözü önünde yok edilmesine göz yummazdı diye düşündük ve böyle hissettik. Onun savunduklarının geride bıraktığı bütün kuşaklar tarafından herkes tarafından sürdürüldüğünün görülmesini istedik. Küçücük bir kiraz ağacını dikerken verilen emeğin farkında olduğu için Emre Hoca aslında doğal ve kültürel varlıkların korunması için bu kadar yürekten ve içten mücadele etti. Emre Hoca bizim Ulus girişimimizin sözcüsüydü. Bütün Ulus alanının yıkılması, Anafartaların, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın, Cumhuriyet dönemi eserlerinin yıkılması döneminde kurduğumuz platformun da sözcüsüydü. Bir taraftan bilimsel bir çalışma yürütüyordu, üniversitede ders veriyordu. Meslek ortamıyla devletin mekanizmalarını buluşturuyordu. Bir taraftan da bütün savunduğu ilkelerle birlikte sokakta hepimizle buluşuyordu. Çok yönlü, çok zengin, çok yaratıcı bir kişilikti. Onu özlüyoruz ve saygıyla anıyoruz.” “EMRE HOCA KAPADOKYA’DA ÇOK İŞ YAPTI” Candan’ın ardından Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Dairesi Başkanı Bekir Ödemiş konuşma yaptı. Ödemiş, Emre Madran ile birçok kez birlikte olduğunu ifade etti. 35 yıl boyunca beraber birçok etkinlikte Emre Madran ile bulunduklarını belirten Ödemiş, “Fakat kendisiyle Ürgüp’teki projelerin hiçbirinde beraber çalışma fırsatı bulamadık. Emre Hocamla ilgili hatırlayabildiğim Mustafapaşa Koruma Amaçlı İmar Planı için oradaki üniversiteye ders için gidiyordu. Bunun haricinde Uçhisar’da bir çalışması oldu hocamızın. Fikri Sağlar Bey’in Bakanlığı döneminde Avanos’ta Kaya Kongre Merkezi Projesinin danışmanlığını yürüttü. Bu iyi bir çalışmaydı. Kongre merkezi her yerde yapılır ama tüm eserleri bir araya getirip bir senaryo ile sergilemek daha başka bir şey. Bir merkez iyi yapılırsa zaten oranın potansiyeli de artacaktır. Tüm bunlara baktığımızda Emre Hocamız esasında Kapadokya’da az da iş yapmamış.” dedi. EMRE MADRAN ANMASINDA BİRÇOK SUNUM YAPILDI Konuşmalarından ardından sunumlara geçildi. Prof. Dr. Gül Ünal, “Kültür Mirasına Yönelik Afet Risklerin Yönetiminde Güncel Yaklaşımlar ” adıyla bir sunum gerçekleştirdi. Ardından RİSK-I: Kültürel Mirasın Korunmasında Doğal Afetler ve Kriz Yönetimi adıyla yapılan ilk oturumda, KOR-DER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Müge Bahçeci’nin moderatörlüğünde; Dr. Öğr. Üyesi, Meltem Balaban, “Doğal Kaynaklı Tehlikelere Maruz Kültürel Miras Alanları ve Afet Risk Yönetimi Üzerine ” Dr, Gizem Başkan, “İklim Değişikliğine Bağlı Riskler ve Kültürel Mirasa Etkisi” ve İnş. Müh, Hikmet Yılmaz Akar, “ Tarihi Yapıların Güçlendirilmesi ve Korunması” başlıklarıyla sunumlar yaptı. Sonrasında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Prof. Dr. Ruşen Keleş’in moderatörlüğünde RİSK-II: Kültürel Mirası Korurken Yapay Afetler ve Güncel Örnekler başlığı altında ikinci oturum gerçekleştirildi. İkinci oturumda; İlyas Yılmazer, “Hasankeyf ve Munzur" CHP Doğa Haklarından Sorumlu Başkan Yrd. Gülizar Biçer Karaca “Salda ve Kazdağları” Doç. Dr. “Gül Köksal “Haliç Port'tan Diyarbakır Suriçi'ne Riskler Altında Kültürel Değerlerimizin Geleceği” ve TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Atatürk Orman Çiftliği” konularında sunumlar yaptı. (Türkan ÇATAL YILDIZ)

Editör: TE Bilisim