Başlığı biraz açacak olursak, Ankara’daki imar, yüksek kat yani emsal artırımlarıyla ilgili spekülasyonlar her gün temcit pilavı gibi ortaya getirilmektedir... Tenkit, çekememezlik çoğu insanın tabiatında vardır. Ancak, insaf ölçüsünü de kaçırmamak gerekir. Sayın Cumhurbaşkanına kızanlarda, öçlerini almak babından bire, beş katarak Sayın Gökçek’e yüklenmektedirler. Her yüksek bina gören vebali! Sayın Melih Gökçek’e atmaktadırlar... Sayın Melih Gökçek; 1994’den, 2015 yılına kadar yapılan Belediye Başkanlığını kazanmış, beş dönem Belediye Başkanlığı yapan tek kişidir, insan kendi kendisine şu soruyu sormalıdır:  “Memnun değilseniz, neden beş seferdir seçim kazandı?’’ Peki, çoğu yerde yüksek kat varda, şu yüksek katlı binaların ruhsatını da, Sayın Melih Gökçek mi verdi? -Eskişehir yolu, Halkbank Genel Merkez Binası, (Bir zamanlar çatlaklar oluşmuş, güçlendirme yapılmıştı) -Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, -Atatürk Bulvarı, İş Bankası binası, -Konya yolu, Sabancı Öğrenci Yurdu, -G.O.P. Koza Sokak Blokları, -G.O.P. Hattat Oteli, -Konya yolu (Bahçelievler) Kooperatif Blokları, -Tübitak Genel Merkez Binası, -Kömür İşletmeleri Binası, -Sheraton Oteli, -S. Simavi Mesa Blokları, -S. Simavi Dünya Blokları, -Kızılay-Gökdelen, -…vs…vs…vs Öyle gün gelecek ki şu anda dünyanın en yüksek binası olan (Dubai, Burj Khalifa) Sayın Melih Gökçek ruhsatını verdi! diyeceklerdir. Bir Rus atasözü vardır: Evi camdan olan, bir başkasının evine taş atmaz… … veya bir atasözüyle yazımızı bağlayalım: “Herkes önce evinin önünü süpürsün de, sonra konuşsun…’’

Editör: TE Bilisim