Bu sene hava sıcaklıkları normal değerin 8 derece üstünde seyredecekmiş. Aynı zamanda sıcak havaların etkilerinin ekim ayına kadar devam edeceği yönünde metroloji genel müdürlüğü tarafından açıklamalar geliyor. Kış aylarında zaten hiç yağış olmadı denilecek kadar az yağış oldu ve barajlardaki doluluk oranı diğer seneye göre yarı yarıya düştü. Nerdeyse içmeye su bulamayacak hale geleceğiz. Durum böyle olunca tarım alanlarının verimi düştü,  buda meyve sebze fiyatlarını direkt etkiledi. Yetmezmiş gibi birde doğal afetler, seracılık yapan çiftçileri vurdu ve tüm seralar kullanılamaz hale geldi. Yemeye et bulamazken,  yemeye ot da bulamaz hale geldik. İthal etler. ithal tahıllar, ithal sebzeler artık marketlerde manavlarda her yerde yerini bulmaya başladı. Tüm bu olanların tek nedeni var; o da küresel ısınma. Nedir bu küresel ısınma: Atmosfere salınan karbondioksit gibi sera etkisi yaratan gazların, yer kabuğu ve denizlerin ortalama sıcaklıklarında artışa neden olmasına küresel ısınma denir. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin sebebi ise bizleriz. Belki de artık iklim değişimi ve küresel ısınmanın etkilerini dolaylı olarak değil de doğrudan hissedeceğimiz günler çok yakında. Karbondioksit ve metan gibi gazlar yeryüzünde insan hayatının varlığı için gereklidir. Ancak bu gazların aşırı artması sebebiyle küresel ısınmayı yaşıyoruz. Her geçen gün kozmetik ürünleri kullanma sayımız artıyor, trafiğe çıkan araç sayımızda da büyük artışlar var. Çok değil beş on yıla kadar belki de dünyanın en büyük sorunu küresel ısınma olacak ve büyük ülkelerin küresel ısınmayı engellemek için harcadıkları paralar yüzünden ekonomik krizler meydana gelecek. Küresel ısınmaya karşı hep birlikte toplumca bilinçlenmemiz gerekmekte. Enerji de, su kullanımında, alış verişte ve bir çok günlük ihtiyacımızda tasarrufa gidersek eğer, küresel ısınmayı yavaşlatabilir ve dünyamıza verdiği zararı azaltabiliriz, Lütfen lüzumsuzsa kapatınız..  

Editör: TE Bilisim