Ankara Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Hasan Çavuşculu,kuyumculuk sektörünün çözülmeyi bekleyen sorunlarını basın mensuplarıyla paylaştı. Kuyumculuk yapacak kişilerin yeterli bilgi ve birikime sahip olması gerektiğine dikkat çeken Çavuşculu, iş yeri açmak için belli standartların yerine getirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Basın mensupları ile bir araya gelen Ankara Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Hasan Çavuşculu,kuyumculuk sektöründe yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri üzerine konuştu. Çavuşculu,kuyumculuk sektörünün önemli bir sektör olduğunu belirterek, sektörde eğitimin önemine vurgu yaptı. Kuyumculuk sektöründe yeteri kadar bilgi birikimine sahip olmayan kişilerin iş yeri açmaması gerektiğini ifade eden Çavuşculu, “Özellikle, kuyumcu dükkanı açacak kişilerde sabıka kaydının aranması gerekiyor” dedi. “İŞ YERİ AÇACAK KİŞİLERDE SABIKA KAYDI ARANMALI” Ankara Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Hasan Çavuşculu,hırsızların, gaspçıların, dolandırıcıların, soyguncuların kuyumcu olmaması gerektiğini belirtti. İş yeri açacak kişilerde sabıka kaydının aranmasının gerektiğine vurgu yapan Çavuşculu, bunun dışında sektöre zarar veren ‘kartçı’ tabir edilen tefecilerin de sektör içerisinde olmaması gerektiğini belirtti. İş yeri açma ruhsatının, bağlı bulunan emniyet, belediye, kuyumcu odası ve derneklerin ortak izni ile verilmesi gerektiğine dikkati çeken Çavuşculu, “İl ve ilçelerde kuyumcu iş yeri sayısını oda belirlemeli, yeni kuyumcu iş yeri açacaklara oda uygun görürse izin verilmeli, resmi, dini tatil ve Pazar günleri nöbetçi kuyumcu oda veya dernek tespit edilmeli ve yine izni oda veya dernek vermelidir” dedi. KUYUMCULARIN ALMASI GEREKEN GÜVENLİK ÖNLEMLERİ Çavuşculu açıklamasına şöyle devam etti: “Ayrıca iş yeri açacak kişilerin özel kasası, kırılmaz vitrin camı, özel kepengi, alarm sistemi, izlenebilir kamerası ve iş yeri sigortası olması gerekiyor. Herhangi bir çalıntı vakasında çalınan ürünlerin görüntülerinin emniyet ve kuyumcular arasında ortak ağ bağlantısıyla görülebilmesi için ‘internet hattı ve bilgisayarlarının mutlaka olması gerekiyor.”   “SEKTÖR ÜZERİNE EĞİTİM ALAN ÖĞRENCİLER STAJ İMKANI BULMALILAR” Çavuşculu, kuyumculuk sektörünün bilgi ve birikime dayalı olduğundan söz ederek, sektörde eğitimli kişi istihdamının sağlanmasının önemli olduğunu söyledi. “Eğitim kurumlarında, meslek liselerinde, meslek yüksek okullarında kuyumculuk, takı tasarım bölümleri var. Bir zaman zaman bu bölümlere gidiyoruz. Fakat, alandaki teknolojik gelişmeler okullara yansımıyor” diyen Çavuşculu, sözlerine şöyle devam etti: “Mevcut atölyeler, teknolojik gelişmelere uygun bir şekilde ilerliyor. Ancak, okullar bu gelişmeleri yakalayamıyor. Bu durumda bu okullarda eğitim alan kişiler, atölyelerde staj yaparak o teknolojik gelişmeleri yakalamalı. Ancak, bunun için de her firma, okullardaki öğrencilere staj imkânı sağlamalı. Ve tüm bunlar, yasal zorunluluğa bağlanmalı.” “OKUL-SEKTÖR İŞ BİRLİĞİ SAĞLANMALI” Kuyumculuk sektöründe var olan atölyelerin, sektör içerisinde eğitim alan öğrencileri çalıştırmasının önemli olduğunu belirten Çavuşculu, bu konuda okul-sektör iş birliğinin sağlanması gerektiğine değindi. Konuyla ilgili ayrıca, okul, sektör ve sektör temsilcilerinin de iş birliği içinde olması gerektiğinden söz eden Çavuşculu, tüm bu gelişmelerin de kanuni bir düzenlemede olması gerektiğini söyledi. Çavuşculu, “Bunların yapılabilmesi için de hem Milli Eğitim hem Maliye hem  de İç İşleri camiasının bizlere kulak vermesi lazım. Bizim kişisel bir isteğimiz yok aslında, bütünün düzelmesinden yanayız” dedi. “KUYUM VE MÜCEVHER, FARKLI BİLGİ BİRİKİMİ GEREKTİREN ALANLAR” Çavuşculu, kuyumculuk ile mücevherciliğin farklı bilgi birikimi gerektirdiğinden de söz ederek, “Bir kişi kuyumculuk satış eğitimi alan birisi, mücevher, yakut satacaksa, bunun eğitimi alması lazım. Çünkü, bu ikisi farklı bilgi birikimi gerektiren alanlar” diye konuştu. “Elmas, pırlanta dediklerimiz aynı alan, aynı taşlar, ama yakut, zümrüt, safir gibi renkli taşlar bunlardan daha başka bir alan. Dolayısıyla bu iki alanın eğitimi de farklı” diyen Çavuşculu, sektörde eğitimli kişilerin bu işi yapmasının tüketiciye doğru bilgi vermek açısından önemli olduğunu belirterek, önceliğin ‘bilinçli satıcı’ olmaktan geçtiğii söyledi. “KUYUMCULUK GÜZEL SANATLARIN BİR KOLU”                           Çavuşculu,kuyumculuğun aslında güzel sanatların bir kolu olduğuna dikkat çekerek, “Bizler, kendi tasarımımız yapıyor, kendi ürünlerimizi üretmede katkı sağlıyoruz. İnsanlar, kuyumcu dükkânlarına baktığı zaman altın görüyor. Ama bu iş hassasiyet, incelik, emek ve ciddi bir işçilik gerektiriyor” şeklinde konuştu. Çavuşculu, kuyumculuğun bir sanat alanı olduğuna dikkati çekerek, tek başına bir meslek kolu olarak var olması gerektiğini söyledi. “KUYUMCULUK, FARKLI BİR MESLEK KOLU” Çavuşculu, “Şu an kuyumcu, demirci, klimacı aynı meslek kolu içerisinde görülüyor. Biz bunun değişmesini istiyoruz. Bunlar farklı meslek kollarıdır ve her meslek kolu kendi içerisinde değerlendirilmelidir” ifadelerine yer verdi. Çavuşculu yurt dışında kuyumculuk sektörünün hem ilgili kurum ve kuruluşlar hem de vatandaşlar tarafından diğer meslek kollarından farklı olarak görüldüğüne ve bilindiğine dikkati çekti. “TAKSİTLENDİRMENİN KALDIRILMASI DA SEKTÖRDE SORUNLARA YOL AÇAR” Çavuşculu son olarak, geçen haftalarda Resmi Gazete’de yayımlanan ‘Kuyumculuk sektöründeki satışlarda kredi kartı ile 4 taksit ile satılan ürünlerin satışına’ son verilmesine ilişkin gerçekleştirdiği basın açıklamasına da değinerek, bu durum sektörde bir başka soruna yol açabileceğini söyledi. Çavuşculu, kredi kartına taksitlendirmenin tekrar geri getirilmesi gerektiğini, aksi takdirde bu durum hem kuyumculara hem de vatandaşa ciddi zarar vereceğini ifade etti. “VATANDAŞIN ALIM GÜCÜNDE ZORLUK YARATACAK” Çavuşculu altın alımında kredi kartına taksitlendirmenin kaldırılması ile ilgili şunları ekleyerek konuşmasını sonlandırdı: “Kredi kartına taksitlendirmenin kaldırılması ile sektörde çeşitli sorunlar meydana gelecek. Kuyumcular olarak insanların geleneklerinde yer alan doğum, sünnet düğünü, söz kesimi, nişan ve düğünlere takı amaçlı üretmekte ve satıyoruz. Vatandaşımızın gelenek ve göreneğinde yer alan iyi veya kötü günlerinde ihtiyaç duydukları halinde aile fertleri, akraba, eş-dost arasında yardımlaşmak amacıyla faizsiz olarak altın takıları borç verilip, borç alınıyor. Dolayısıyla altınların alırken taksitlendirilmemesi vatandaşın alım gücünde zorluk yaratır. Bu durum kuyumcular açısından sıkıntı yaratır.” (Türkan ÇATAL YILDIZ)

Editör: TE Bilisim