Kültür kavramının bir sürü anlamı vardır. İnsanın maddi ya da manevi  yarattığı her şeye kültür denir. Bu bir şiir ya da muhteşem bir yapı olabilir. Yaşadığımız toplumun içerisinde şekillenir kültürümüz. Aklımızın her şeye ermeye başladığı zamandan oluşmaya başlayan kültürümüz daha sonra eğitim ve öğrenim hayatımızla toplumun değer yargılarını alırı, toplumun maddi ve manevi bütün temel kavramlarını öğrenir ve bir kişiliğe kavuşur. Şimdi neden bu kültür olayına girdi bu diyebilirsiniz. İki gün önce Türkiye kupasının yarı finalinin ikinci karşılaşması oynanmaya çalışıldı. Dikkat ederseniz oynanmaya çalışıldı diyorum çünkü maç tamamlanamadan tatil edildi. Çok gergin başlayan maçta oyunun başı sayılabilecek bir zamanda kırmızı kart çıktı. Daha sonra oyuncular arasında sertlikler olmaya başladı, zaten maçtan öncede tarafların birbirleri hakkında kışkırtıcı açıklamaları olmuştu.  Bunların hepsi birleşince de taraftarlar sahaya yabancı maddeler atmaya başladı, küfürlerin havada uçuşmaya başladığı sırada Beşiktaş’ın yedek kalecisi tribünlere saldırmaya başladı. Ve ortalık karıştı. Şenol Güreş kafasına atılan yabancı madde ile hastanelik oldu. Emniyet güçleri cisim, atan seyirciler hakkında soruşturma başlattı. Savcılık muhtemelen bir dava açacak. Bunların hepsi bir futbol müsabakası sırasında oluyor. Yazarken sanki bir savaş anlatıyormuşum gibi hissettim ve hatta daha da kısa yazdım tüm olanları. Edilen hakaretleri, küfürleri yazsak emin olun futboldan soğursunuz. Eğlenmek ve güzel zaman geçirmek için gidilen bir spor müsabakasında ölebilir yada tutuklanabilirsiniz. Çünkü ne eğlenmeyi, ne taraftar olmayı, ne oyuncu olmayı, ne teknik direktör olmayı, ne de yönetici olmayı bilmiyoruz. Futbol müsabakası izleyecek ya da  oynayacak kültüre sahip değiliz. Adam akıllı bir alt yapıya sahip değiliz mesela ülkede. Bu alt yapı okullarında sadece futbol oynamayı öğretirsek, çocuklara ahlaki bir eğitim vermezsek, yedek kulübesinden seyircilere saldırır, kafasına gelen bir cisimle sanki kurşun yemiş gibi yerlere yatar,  ortalığı böyle gerer ve bir oyunu tamamlayamayacak seviyeye getirirsiniz müsabakalarımızı. Volkanlar, Emreler Ardalar yetiştirir ve milli takımlarımızı bu artist mi futbolcumu ne oldukları belli olmayan kültürsüz gençlere emanet ederiz. Sonrada neden dünya kupasına gidemedik diye üzülürüz. Eğer dünya yada Avrupa kupalarına katılmak istiyorsak, futbol oynamayı öğretmeden önce çocuklara kültürlü birer birey olmayı öğretmeliyiz. Sadece çocuklara değil seyircileri, teknik direktörleri ve yöneticileri de unutmamalıyız  

Editör: TE Bilisim