CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu,’’ Her ortamda ve her yerde hakkı hukuku ve adaleti savunacağım’‘şeklinde konuştu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçimlerin ardından kamuya açık yapılan ilk parti grubunda konuşmasını gerçekleştirdi. Milletvekili Enis Berberoğlu'nu anarak başladığı konuşmada önemli açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu konuşmasında şunlara değindi: ‘’ Hiçbir suçu yok. Bir siyasal tutsak olarak hapiste tutuluyor. Yargının iflas ettiğini gösteriyor bir başka anlatımla. 399 gündür hapiste. Seçimler oldu, öncesinde savcılığa başvurdu, 'herhangi bir suçu yoktur' diye kağıdını aldı. Sonra YSK'ya gidildi. YSK da 'Hiçbir suçu yok, milletvekili olabilir' dedi. Seçimler yapıldı ve Enis Berberoğlu milletin iradesiyle İstanbul Milletvekili olarak seçildi. 399 gündür hapiste. Yargıtay'da dosyasına bakılmıyor. Niçin, hangi gerekçeyle bakılmıyor? Anayasanın 83. maddesi açık, geçici 20. maddesi açık. Derhal oturup karar almaları ve Enis Berberoğlu'nun serbest bırakmaları lazım.” ‘’HÂKİMLER, GÖREVLERİNDE BAĞIMSIZDIRLAR’’ Enis Berberoğlu şu an hangi gerekçeyle hapiste ve neden aramızda değil. Anayasanın 138. maddesini okuyorum: " Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanî kanaatlerine göre hüküm verirler. Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz". Bu kadar açık ve net. Ama bu kürsüde geçen yasama döneminde hakimlere talimat verildiğini ve telkinde bulunulduğunu belgeleriyle açıklamıştım’’ diyen Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti. ‘’HAKİMİN HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE GÖRE KARAR VERMESİ LAZIM.’’ ‘’Şimdi sormak istiyorum. Vicdani kanaatinizle, hukukun üstünlüğü ilkesine göre mi karar vereceksiniz yoksa sarayın telkinlerine göre mi karar vereceksiniz diyen Kılıçdaroğlu’’ Yargıya en büyük itibar kaybını yargı mensupları veriyor. Hakimin hukukun üstünlüğüne göre karar vermesi lazım. Sayın Berberoğlu'nun içeride kaldığı her saat, her dakika bir hukuksuzluk örneğidir. İlgili yargıçlardan özellikle istirham ediyorum, yargıya gölge düşürmeyin, derhal gereğini yapın’’ şeklinde konuştu. KILIÇDAROĞLU: ‘’SUÇSUZ BİR İNSAN NEDEN KAÇSIN’’ Eren Erdem hakkında da açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, ‘’Eren Erdem eski milletvekilimiz. Milletvekiliyken hakkında soruşturma açılmıştı, açılabilir. 29 Haziran'da gözaltına alındı ve tutuklandı. Normalde davası 19 Eylül 2018'deydi. 19 Eylül'den 29 Haziran'a alındı. Niçin, hangi gerekçeyle? Nereden, kimden talimat aldılar? Efendim 'Yurt dışına kaçabilir'... Dokunulmazlığı kalktıktan sonra tam 39 kez yurt dışına gitti ve geldi. Kaçsaydı Eren Erdem o zaman kaçardı. Ayrıca Eren Erdem neden kaçsın ki? Suçlu değil ki, suçsuz bir insan neden kaçsın. Ne diye tutukluyorlar? 'FETÖ üyesi olmamakla beraber, iltisak' falan diye bir takım laflar var orada. Eren Erdem'in yazdığı bütün kitaplar FETÖ'nün Türkiye için ne kadar tehlikeli olduğuyla ilgili. 9 kitabı var. Türkiye'de yargının hangi noktaya geldiğini görmek için bu örneği verdim. Gerekçe neye dayanıyorlar? Gizli tanık. Karşı gazetesinde çalışırken, o dönem milletvekili değil. Karşı gazetesinin sahibi cep telefonuyla bir mesaj gönderiyor, 'Buna Turgay Ogur vasıtasıyla ulaştılar. Vergi borçlarımı kapatacaklar. Senin hakkında bazı suçlamalar yapmamı istiyorlar'. Bu mesaj geliyor, bu mesajı açıklıyor. 'Sen neden gizli tanığı açıkladın' diye suçlamada bulunuyorlar. Gizli tanık açıklandı ne, adam zaten söylüyor. Yargının içinde bulunduğu perişan hali hepinizin bilgisine sunuyorum. Ortada yargılama falan yok. Bu yapılan yargısız infaz. Ama hiçbir hakim unutmasın. Nereye giderseniz gidin sizi izlemek, takip etmek ve teşhir etmek benim boynumun borcudur. Sanıyorlar ki biz böyle baskı kurdukça, milletvekillerini hapse attıkça, para cezaları verdikçe Kılıçdaroğlu geri adım atacak. Sizin feriştahınız gelse geri adım atmayacağım. Her ortamda ve her yerde hakkı, hukuku ve adaleti savunacağım. Dava benim şahsi davam değil, tüyü bitmemiş yetimin davasıdır bu dava. Adalet istiyoruz, hakkı ve hukuku istiyoruz. Adaleti yargıç eliyle çiğneyeceksin... Cübbeni çıkaracaksın geleceksin buraya, sana nasıl ders verilir ben göstereceğim’’ dedi. ‘’HEM HAYATINI KAYBEDENLERİN HEM YARALILARIN HAKLARINI ARAYACAĞIZ.’’ Tekirdağ Çorlu'da yaşanan kazaya da değinen Kılıçdaroğlu ‘’ 24 vatandaşımız hayatını kaybetti, 318 de yaralımız var. Derhal bölgeye Genel Başkan Yardımcımız Faik Öztrak başkanlığında bir heyet görevlendirdik. Bütün bölge milletvekilleri oraya gittiler, araştırmalarını yaptılar, bir rapor hazırladılar. Yarın bu raporu Çorlu'da kazanın olduğu yerde açıklayacağız. Önce şunu ifade etmek isterim. Ulaştırma Bakanı hemen bir açıklama yaptı, 'Aşırı yağışlar nedeniyle menfez ile ray arasındaki toprağın boşalmasından kazanın kaynaklandığını' açıkladı. Zaten fotoğrafta da görülüyordu. Menfez ile ray arasındaki açıklık aşırı yağıştan değil, o toprağın yeteri kadar baskılanmamasından kaynaklanıyor. Diğer yerlerde değil de niye orada? Bütün bunların araştırılması lazım. Önümüzdeki süreçte konuyu TBMM'ye getireceğiz. Bütün ayrıntılarıyla araştırılmasını isteyeceğiz. Hem hayatını kaybedenlerin hem yaralıların haklarını arayacağız’’ dedi. (Eren GÜVENDİK)

Editör: TE Bilisim