Özel Haber: Kadir GÜRHAN Yıllarca hizmet götürülmeyen Ankara Kale Mahallesi son yıllarda yapılan restorasyon çalışmaları ile birlikte hizmet yüzü görmeye başladı. Mahallesinin gecekondu mahallesi olduğu için birçok sorunu olduğunu dile getiren Muhtar Ali Yeşbek, metruk yapıların yıkılıp temizlenmesiyle beraber sorunların azaldığını belirti. Mahalledeki  öğrencilerin Bent Deresinde bulunan Seğmenler İlköğretim okuluna gittiklerine vurgu yapan Muhtar Yeşbek, “Bu okul mesafe olarak hem uzak hem de yokuş bir yerde yer alıyor. Okula giden öğrenci çıkmakta zorlanıyor. Yokuş çıkan öğrenciler ise sokak köpekleri ile karşılaşabiliyor, çünkü burası gecekondu bölgesi. Valiliğimize, Kaymakamlığımıza, Ankara Büyükşehir ve Altındağ Belediyemizden bir okul servisi talep ettik. İsteğimize cevap verirlerse çok mutlu olacağız” dedi. Kale dibindeki tarihi sığınağın açılmasıyla birlikte turizmde yüzde 70’lik bir artış beklediklerini de kaydeden Yeşbek, “Metruk binaların yıkımının bitirilip tescilli, tapulu evlerin tarihi otantik ev olarak yapılacağını düşünüyoruz. Bunun için daha tam kesin bir şey yok. Burada vatandaşın hakkını korumamız gerekir. Buradaki çoğu ev tapusuz ve tapu tahsis belgeli. Bu insanlar yıllarca buranın vergisini, elektriğini ve suyunu yatırdı. Şimdi vatandaşın elinden bu evler alınırsa vatandaş da neden yıllardır yıkmadınız da benden vergisini aldınız diye sorar. Bu insanlar, durumu iyi olmadığı için gecekondu bölgesinde oturuyor. Geliri, bütçesi olmayan günlük çalışan insanlardan bahsediyorum” diye konuştu. “METRUK BİNALARIN YIKIMI BİTTİĞİNDE HIRSIZLIK DA BİTMİŞ OLACAK” 45 yaşında olduğunu ve yaklaşık 40 yıldır kale mahallesinde yaşadığını söyleyen Yeşbek, “Çocukluğum burada geçtiği için Kale Mahallesinin bütün sorunlarını çok iyi biliyorum. En önemli sorunumuz metruk binalardır. Bu binaları yıkmaya devam ediyoruz. Çünkü içinde çocuklar oynuyor her an yıkılabilir. Bu binalar hırsızların barındığı yerler oluyor, bunları yıktığımız zaman sokaklarımız genişliyor ve temizleniyor. Burası gecekondu bölgesi, sokak lambalarının yapılması veya yanması bizim için önemlidir. Hırsızlığın azaltılması için lambalar gerekli. Metruk binaların yıkımını bitirdiğimiz anda hırsızlığı da uyuşturucuyu da bitirmiş olacağız. Yolarımızın biraz bozuk olduğunu söyleyebilirim, o da yıkım bölgesinden kaynaklı olduğu için. Yıkım tamamlandıktan sonra yolarımızı da yaptırmış olacağız. Çünkü yolu yaptıktan sonra yıkım için gelen makinalar yolu tekrardan bozmuş oluyor. Mahallemiz hem Altındağ hem de Ankara Büyükşehir Belediyesi alanına giriyor. Her iki belediyeye de teşekkür ediyorum. En ufak bir çağrımızda hemen gelip bizimle ilgileniyorlar” dedi.   “HAYAL EVİ İLE ÇOCUKLARIMIZA OKUMA KONUSUNDA YARDIMCI OLUYORUZ” ‘Mahallemizde çocuklarımızla güzel çalışmalar yürütüyoruz’ diyen Yeşbek, “Roman Derneğimiz, Kale Mahallesinde Hayal Evi diye bir ev kurdu. Bu ev ile okumayan çocuklara yardımcı oluyoruz, çocuklarla oyun oynuyoruz ve kendilerine elimizden geldiği kadar bir şeyler ikram etmeye çalışıyoruz. Bunların tamamını okuma ve yazmayı hızlandırmak içindir” ifadelerini kullandı. Yeşbek, “Mahallemiz gecekondu mahallesi olduğu için öğrencilerin okula gidişinde sıkıntılar yaşıyoruz. Bu sıkıntımızı valiliğimize, kaymakamlığımıza ve belediyelerimize ilettim. Bent Deresinde Seymenler İlköğretim Okulumuz var ama buraya uzak düşüyor. Okul yokuş aşağıda kaldığı için okula giden öğrenciler çıkmakta zorlanıyor. Yokuş yukarı çıkan öğrencilerde sokak köpekleri yüzünden sıkıntılar yaşıyor. Bu öğrencilerimiz için başvurduğumuz kurumlarımızdan servis istiyoruz. Daha bir cevap almış değiliz ama servisi kesinlikle istiyoruz. Biz siyasetçi değiliz, vatandaşlarımıza hizmet için buradayız. İki belediyemiz, kaymakamlık ve valiliğimizden haber bekliyoruz. Sesimize ses olurlarsa çok mutlu olacağız. Kendimiz için değil, çocuklarımız için istiyoruz. Çünkü çocuklarımız bu konuda ciddi sıkıntı yaşıyor. Bir servis işimizi çözecektir” şeklinde konuştu. “KIRK YILDIR BURADAYIM KİMİ GASP ETTİK, KİMİN ÖNÜNÜ KESTİK?” Daha önce mahallede oturan birkaç kişinin sebep olduğu olumsuz gelişmelerin zamanla bütün mahalleye mal edildiğini belirten Yeşbek, “Bu kötü algı Kale Mahallesinin tamamını etkiledi. Kırk yıldır buradayım kimi gasp ettik, kimin önünü kestik? Mahallemizde gece bekçilerini çoğalttık, karakolumuzla iletişim halinde çalışıyoruz. Hepsi mahallemizi çok iyi tanıyor. Şu an mahallemizde bu tarz şeyler yaşanmıyor. Mahallemizi gezmek isteyen gelsin, başta gazeteciler olmak üzere hep birlikte gezebiliriz. Vatandaşın sorunlarını da birinci ağızdan dinlemiş olurlar.  Mahallemizde birkaç defa mülteci problemi yaşadık. Altındağ Kaymakamlığı Nüfus Müdürlüğünün kararı ile Suriyeliler, Altındağ bölgesine nüfus kaydı yaptıramıyorlar. Çünkü nüfusu biraz daha diğer ilçelere kaydırmayı düşünüyorlar. Bu bölgede birçok mülteci yaşıyor. Bunlar sadece Suriyeliler değil, Iraklılar ve Afganlar da var” diye konuştu. “TARİHİ SIĞINAĞIN AÇILMASI TURİZME KATKI YAPAR” Kale içinde seksenden fazla evin restore edildiğini, üçüncü etapta ise 120 ile 140 evin ise bitmek üzere olduğunun altını çizen Yeşbek, bölgenin yavaş yavaş turizme açılmaya devam etiğini söyledi. Yeşbek, “Turizmin Kale Mahallesinin sakinlerine katkısı büyüktür. Kale bölgesi uzun zaman turizme kapatıldı. Bu durumun zamanla düzeleceğin düşünüyoruz. Kele dibindeki sığınağın açılmasıyla birlikte turizmde yüzde 70’lik bir artış bekliyoruz.  Metruk binaların yıkımının bitirilip tescilli, tapulu evlerin tarihi otantik ev olarak yapılacağını düşünüyoruz. Bunun için daha tam kesin bir şey yok. Buradaki en büyük problemimiz vatandaşın hakkını korumamız gerekir. Çoğu ev tapusuz ve tapu tahsis belgeli. Bu insanlar yıllarca buranın vergisini, elektriğini ve suyunu yatırdı. Şimdi vatandaşın elinden bu evler alınırsa vatandaş da neden yıllardır yıkmadınız da benden vergisini aldınız diye sorar. Bu insanlar zaten durumu iyi olmadığı için gecekondu bölgesinde oturuyor. Geliri, bütçesi olmayan günlük çalışan insanlardan bahsediyorum” dedi. “VATANDAŞA YARDIMLAR YERİNE İŞ KAPISI AÇMALIYIZ” ‘İnsanlarımıza sürekli sosyal yardımlar vererek onları bu yardımlara mahkum ediyoruz’ diyen Yeşbek konuşmasına şu şekilde devam etti:  “Bunun yerine kendilerine istihdam sağlamalıyız. Bu insanlar çalışmayı çok sever. Yapılan sosyal yardımlar vatandaşlar için iyi değil, en iyisi kendilerine iş kapısı açmaktır, onları işe almaktır. Yıllarca Kale Mahallesine bir şey yapılmadı, geride bırakıldı. Şu an bu çalışmaların geride kalmaması için sürekli çalışıyoruz. Devlet kurumlarımızla hep beraber burayı güzelleştireceğimize inanıyorum. Kale Mahallesinde kalenin içi ve dışı gülen bölge, kayabaşı bölgesi ise ağlayan bölge gibi. Kayabaşı bölgesine (yeni hayat küme evleri) yılarca hizmet yapılmadı. Bu bölge özellikle dışlanmış gibi. Üstelik Ankara’nın simgesi olan Ankara Kalesi bu bölgede. Bu bizim büyük ayıbımız. Yıllarca bu mahalleye hizmet getirilmediğini kimse gelip görmedi mi? Bu sorunun cevabını şu an bize hiç kimse veremiyor. Ama şu an bütün bu çalışmaları hızlandırmaya çalışıyoruz. Buraların acilen restore edilmesi lazım. Bizim için şu an önemli olan budur.” “MUHTARLAR, PANDEMİDE FİLYASYON EKİBİ GİBİ ÇALIŞTI” “Bazı kesimler muhtarlığın kaldırılmasından bahsediyor. Benim muhtar olduğum mahalle hem gecekondu mahallesi hem de yaşlı kesimin çok oturduğu bir bölge. Bu kesimler yaş itibariyle yeni teknolojilerden yararlanamıyorlar. Bu insanların evinin borusu bile patladığında ilgili kuruma nasıl başvuru yapabilecek? Ama bize gelebiliyor, biz sorununu halletmeye çalışıyoruz. Pandemi döneminde insanlar ölüm korkusundan kimsenin kapısını çalamıyorlardı. Ama biz muhtarlar bu dönemde herkesi kapı kapı dolaşarak sorunlarını dinledik, ekmeğini götürdük, alışverişini yaptık ve ihtiyaçlarını karşıladık. Tıpkı filyasyon ekibi gibi çalıştık. Cami hocaları ve okul müdürleri ile birlikte çalıştık. Mahallemizin hastalarını ilgili yerlere bildirdik. Şimdi muhtarlık kurumunun gereksiz olduğunu savunanlara sormak gerekir. Gerçekten bu kurum gereksiz mi? Cenazesini alamayan vatandaşlarımıza biz yardımcı olduk. Muhtar işe yaramıyor dediklerinde üzülüyoruz.”    
Editör: TE Bilisim