Bu yıl 4’üncüsü gerçekleştirilen Ankara Coffee Festival renkli anlara sahne oldu. Üç gün boyunca süren festivalde  çeşitli workshop ve seminerler, farklı aktivite alanlarında yeni deneyimler ve sevilen müzisyenlerin konserleri yer aldı. Festival kapsamında Sedirkent Kahve’den gazetemize açıklamalarda bulunan İbrahim Eryılmaz, koklamanın kahvenin tazeliğini anlamak için en iyi testlerden biri olduğunu dile getirerek ‘’ Aldığınız koku çok acı bir koku değilse o kahveyi gönül rahatlığıyla içebilirsiniz’’ uyarısında bulundu. Ankara Coffee Festival, Bilkent Center’da gerçekleştirildi. Renkli anlara sahne olan festival  93 markaya ev sahipliği yaptı. Festival kapsamında gazetemize açıklamalarda bulunan Sedirkent Kahve çalışanı İbrahim Eryılmaz,  Sedirkent Kahve’nin siparişe göre günlük üretildiğini söyleyerek kahvelerin hiçbirini bekletmediklerinin altını çizdi. Eryılmaz, kaliteli bir kahveyi anlamanın püf noktalarını da gazetemiz okurlarıyla paylaştı. Sedirkent Kahve’den  gazetemize açıklamalarda bulunan İbrahim Eryılmaz şunları dile getirdi: ‘’Sedirkent, yaklaşık 10 yıllık bir firma.. Adının yabancı olmamasından dolayı çokça tercih edilmekte. Sedirkent, ismini Sedir ağaçlarından alıyor. Türk kahvesi başta olmak üzere, filtre kahve, espresso ve tüm dünya kahvelerinin üretiminin yanı sıra akla gelebilecek en özel sıcak ve soğuk içecekler, toz içecekler, smoothie ve limonata gibi içecekleri vakit geçirdiğiniz mekanlara ulaştırmanın mutluluğunu ve haklı gururunu Sedirkent ailesi olarak yaşıyoruz. Firma çalışanı olmaktan da oldukça mutluluk duyuyorum.’’ ‘’GEÇEN SENEYE ORANLA KATILIM DAHA FAZLA’’ Geçtiğimiz yıllarda da firma olarak kahve festivaline katıldıklarını dile getiren Eryılmaz, ‘’ Geçen sene de kahve festivaline katıldık. Geçen seneye oranla katılımın daha fazla olduğunu söyleyebilirim... Bu sene bizim için de daha keyifli ve daha güzel geçiyor. . İlgi oldukça yoğun’’ şeklinde konuştu. ‘’KAHVELERİN HİÇ BİRİNİ BEKLETMİYORUZ’’ Eryılmaz: Bizim kahvemizi diğer kahvelerden ayıran en temel özellik şudur: Kahvelerin hiç birini bekletmiyoruz. Aldığımız siparişe göre günlük kendi kahvemizi yapıyoruz. Kahveyi aynı gün gazı alındıktan sonra paketleyip satışa sunuyoruz. ‘’KAHVENİN KALİTELİ OLDUĞUNU RENGİNDEN, KOKUSUNDAN ANLAYABİLİRSİNİZ’’ İyi ve kaliteli bir kahveyi anlamanın püf noktalarını aktaran Eryılmaz, ‘’ Çok yoğun kavrulmuş bir kahve damakta acı bir tat bırakır. Kahvenin kaliteli olduğunu renginden, kokusundan, görüntüsünden anlayabilirsiniz. Koku, kahvenin tazeliğini anlamak için en iyi testlerden biri.   Aldığınız koku acı bir koku değilse o kahveyi gönül rahatlığıyla içebilirsiniz. Ayrıca kahveyi içtiğinizde aromadan çok su tadı alıyorsanız bu da iyi olmadığının bir göstergesidir’’ dedi.   AYVALIK CUNDA ADASI’NDAN GELEN KAHVE Festivale Cunda Adası'ndan katılan Ferit Toprak da dibek kahvesini 30 kiloluk bir çekiçle dövdüklerini, günde 10 saat kesintisiz çalıştıklarını dile getirerek şunları söyledi: Ayvalık Cunda  Adası’ndan geliyoruz. Kahve festivaline 5- 6 yıldır katılıyoruz. İlgi ve katılımdan son derece memnunuz. ” ”KAHVEYİ 20 KİLOGRAMLIK TOKMAKLA 10 SAAT DÖVÜYORUM” Yaptıkları kahvenin kahve Ege’ye özgü bir kahve olduğunu belirten Toprak,” Atalarımız 1450 yılından beri  bunu yapıyorlarmış. Biz de bu geleneği devam ettiriyoruz. Yani bu kahveyi böyle yapan eskiden de vardı ama şu anda kimse kalmadı.  Meşakkatli  bir iş olduğunu dile getirmek istiyorum. Çünkü  kahveyi 20 kilogramlık tokmakla 10 saate yakın bir zaman diliminde dövüyoruz. 10 saatte çıkan kahve ise 10 kg. Aynı kahveyi makineye attığınız zaman  makineden 1 dakika da çıkarıyor. 20 kilo kromdan yapılma bir tokmak kullanıyorum.   Zor bir işlem olduğu için kimse uğraşmak istemiyor ama biz atalarımızın geleneğini devam ettiriyoruz. Yaptığımız bu usul, kahvenin ilk öğütülme biçimiymiş. 1400’lü yıllardan beri atalarımız bunu aynı bu şekilde yapıyorlarmış. 4- 5 kuşaktan gelen bu geleneği bize de sürdürmek düşüyor.” ” DİBEK TAŞIMIZ GİRİT ADASI’NDAN MÜBADELE İLE GELEN ATALARIMIZ TARAFINDAN GETİRİLMİŞ” Taş kahvenin hikayesine de değinen Toprak, ”Taş kahvenin sahibinin ailesi Girit adasından gelmektedir. Kahve burada Cumhuriyet’in kuruluş dönemlerinden beri var. Osmanlı zamanından gelen  bir gelenek. Dibek taşımızda Girit Adası’ndan mübadele ile gelen atalarımız tarafından getirilmiş. Türkiye’de bizden başka yapan yok. İçmenizi tavsiye ederiz”diyerek sözlerine şöyle devam etti: ”Yaptığımız kahve Ege’nin dibek kahvesi olarak geçer. Dibek kahvesinin içimi de çok güzeldir aynı zamanda kokusu da çok hoştur. Talep çok olduğundan özellikle yaz ayları kahveyi yetiştiremiyoruz. ” ”DİBEK KAHVESİ, TÜRK KAHVESİNİN ELDE DÖVÜLME ŞEKLİDİR” Dibek kahvesinin Türk kahvesinden farkına değinen kahveci Toprak, ”Dibek kahvesinin içinde hiçbir şey yoktur dibek, sadece kahvenin dövülme şeklidir. Gerçek Türk kahvesi de budur. Yani, dibek Türk kahvesinin elde dövülme şeklidir. Biraz  daha taneli olur,özü de aroması da içinde kalır. Makineye girdiği zaman yakar.Dediğimiz gibi bizim 10 saatte çıkardığımız kahveyi makine 1 dakikada çıkartabiliyor.” (Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)

Editör: TE Bilisim