Ankaralı kadın ressamları tek çatı altında buluşturmak amacıyla Türkiye'nin ilk kadın sanatçı derneği olarak kurulan Ankara Kadın Ressamlar Derneği, kadınların sanatta daha çok var olması adına çalışmalarını sürdürüyor. Derneğin  Yönetim Kurulu Başkanı Ressam İnci Sarıaslan, Kadınlar, çoğu zaman ‘annelik ‘ ve ‘ev hanımlığıyla özdeşleştiriliyor bu algının kırılması gerek vurgusu yaparak “Yaşamın her alanında eşit olarak var olmalıyız” ifadesini kullandı. Kadınının görev ve sorumluluklarının bilincinde, güzel sanatlara gönül vermiş kadın ressamlar tarafından kurulan Ankara Kadın Ressamlar Derneği, Türkiye’nin ilk kadın sanatçı derneği olma özelliğini taşıyor.  Güçlü Anadolu Gazetesi olarak dernek başkanı ressam İnci Sarıaslan ile kadının sanattaki yerini ve derneğin faaliyetlerini ele aldık.  Merhabalar, Öncelikle sizi daha yakından tanıyabilir miyiz? Merhabalar, İnci Sarıaslan..  Ankara Kadın Ressamlar Derneği'nin  yönetim kurulu başkanlığını yürütmekteyim. Eğitimimi İstanbul’da İşletme Yöneticiliği yüksek lisansı yaparak tamamladıktan sonra özel şirketlerde muhasebe ve finans konularında yöneticilik yaptım. Çocukluktan başlayan resme ilgim artarak devam etti.  Lisede yaptığım yağlıboya resimler okul koridorlarında  asılarak sergileniyordu. Bu anlamda önceden beri resme ilgim vardı. 2000’li yılların başında yoğun olarak  resim çalışmalarıma  başladım. Beş yıl boyunca ressam Kayıhan Keskinok atölyesinde ileri düzey resim eğitimi aldım. Genellikle  portre ve figür ağırlıklı çalışmaktayım. Yurt dışında birçok müzelerde incelemelerde bulundum. İlk kişisel sergimi Ankara’da açtım. Ankara ve yurt içinde birçok ilde ve yurt dışında Paris ile Madrid olmak üzere çok sayıda karma sergilere katıldım. Madrid Büyükelçiliği ile müze ve kurumlarda resmim bulunmaktadır. Resim çalışmalarımı da Ankara’da kendi atölyemde sürdürmekteyim.. “AMACIMIZ KADINI SANATTA İKİNCİ PLANDA BIRAKAN TOPLUMSAL NEDENLERLE MÜCADELE ETMEK” Ankara Kadın Ressamlar Derneği, Türkiye’nin ilk kadın sanatçı derneği olma özelliğini taşıyor. Bu anlamda derneğinizden ve çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz? 1970 yılında kurulan derneğimiz, Türkiye'nin ilk kadın sanatçı derneğidir.  Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonunun kurucu üyesidir. Türk kadınının görev ve sorumluluklarının bilincinde, güzel sanatlara gönül vermiş Ressam Naciye İzbul, Semiha Kocabay, Güney Haştemoğlu, Gönül Göle, Nuran Altıata, Ülkü Uludoğan, Nevide Gökaydın, Özlem Peker, İffet İnan, Nermin Pura tarafından kurulmuştur. Derneğin amacı, Atatürk Devrim ve İlkeleri doğrultusunda kadın ressamları desteklemek ve tanıtmak, Türk ve Dünya Resim Sanatına Türk Kadınının katkısını sağlayarak kadını sanatta ikinci planda bırakan toplumsal nedenlerle mücadele etmektir. Ayrıca sergiler, yarışmalar tertiplemek, uluslararası sanatla ilgili ilişkileri kurmak, çağdaş resim sanatına hizmet için her türlü çalışmayı yapmak ve aynı amaçla çalışan ulusal ve uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapmaktır. Dernek 1975 yılında Kültür Bakanlığının desteği ile Türkiye çapında o güne kadar hiç sergi açmamış kadın sanatçılar arasında, ödüllü resim yarışması düzenlemiş ve bu eserler yurdun çeşitli yerlerinde sergilenmiştir. Yine 1975 yılında, dernek üyeleri Unesco-Türkiye Milli Komisyonu desteği ile Viyana'da sanat inceleme gezisi yapmıştır. Avusturya Milli Eğitim Bakanlığı çağrılı sanatçılara büyük ilgi göstermiş ve Güzel Sanatlar Akademisi Başkanı şunları söylemiştir: "Ben Atatürk'ü çok okudum onun kişiliğini çok iyi bilirim ama açıklamam gerekir ki bu kadarını düşünemezdim. Sanatçı Türk Kadınının kısa bir zaman içerisinde batı ile arasındaki farkı bu denli kapatmış olduğunu görünce onun yüceliğini bir defa daha anladım." Bu sanat gezisinden sonra Derneğe Viyana'da sergi açması teklif edilmiş ve bu sergi 1977 yılında Kültür Turizm ve Dışişleri Bakanlıklarının desteği ile gerçekleştirilmiştir. Viyana Radyo ve Televizyonu Atatürk Türkiye'si ve Türk Kadınından övgü ile söz etmiş ve dernek aynı tarihte davetli olarak Viyana İnter Kunst Sanat fuarına da katılmıştır. Kırgızistan'dan alınan davet üzerine Başkent Bişkek'te 29 Ekim 1996 tarihinde bir sergi açmıştır. Sergi Kırgızistan basını ve halk tarafından büyük bir ilgi ile izlenmiştir. Dernek 29 Ekim 1998 tarihinde Cumhuriyetimizin 75. Yılı kutlamaları kapsamında Slovakya/Bratislava'da sergi açmıştır. T.C. Dışişleri Bakanlığının desteği ile Lefkoşa'da 28 Ekim 2002 tarihinde Cumhuriyet Bayramı nedeni ile dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Denktaş'ın açılışını yaptığı bir sergi daha düzenlemiştir. 8 Mart 2004 tarihinde, T.C. Bosna — Hersek Büyükelçiliği himayelerinde Dünya Kadınlar Günü nedeni ile Saraybosna'da bir sergi açılmış ve aynı sergi Mostar'da tekrarlanmış, bu sergiler medyada övgü ile geniş yer almıştır.8 Mart 2008 tarihinde Dünya Kadınlar Günü nedeni ile Avusturya-Bregenz şehrinde T.C. Başkonsolosluğu'nun daveti ile açılan sergi 15 Mart 2009 tarihinde Bludenz'de tekrarlanmıştır. 2017 yılında Fransa ‘da Paris ve 2019 yılında İspanya’da  Madrid’de  sergi açılmıştır. Her yıl Ankara'da yapılan geleneksel sergilerin yanı sıra yurdun çeşitli yerlerinde sergiler düzenlenmektedir. Sergi aktivitelerinin yanında kendi alanlarında uzman kişiler, sanatçılar ve akademisyenlerin katkılarıyla sanata ilişkin konferanslar ve slaytlı gösteriler düzenlemektedir. Bütün bu çalışmaların dışında Ankara'nın gecekondu bölgesinde 6-11 yaş arasındaki çocuklara 1997-2002 yılları arasında resim kursları verilmiş, tüm malzemeler dernek tarafından karşılanarak çalışmalar dönem sonunda sergilenerek çocuklara sanat hayatının ilk heyecanı yaşatılmıştır.Dernek bu güne kadar pek çok sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yaparak bağış sergileri, toplantılar düzenlemiş ve 1999 yılındaki deprem komitesi ile çalışmalar yaparak katkılarda bulunmuştur.Derneğimizin bugün itibariyle 120 üyesi bulunmaktadır. Sanat Kurumu Derneğinin 08 Şubat 2020 tarihli kararıyla  “2019 yılı Plastik Sanat ödülleri  Seçici Kurul Hizmet Ödül’ü”derneğimize verilmiştir.  Derneğimizin bu ödülü almasında ve 50.yılına ulaşmasında emeği geçen kurucu başkan Naciye İzbul ve kurucu üyelere, bayrağı taşıyan başkanlar, Handan Özgen Erben ile Çiğdem Güler’e, yönetim kurulu üyelerine  ve tüm üyelerimize çok teşekkür ederim. “BAŞKENTLİLER SANATA İLGİ DUYUYOR “ Geleneksel olarak her yıl Dünya Kadınlar Günü öncesinde açılan serginin 50'nci yılında ÇSM’de idiniz. Bu anlamda ilgi nasıldı? Başkentlilerin sanata bakış açısını nasıl yorumluyorsunuz? Geleneksel olarak her yıl Dünya Kadınlar gününü kapsayan mart ayı ilk 10 gününde Çağdaş Sanatlar Merkezinde sergimizi açıyoruz. Derneğimizin 50. Yılında 50. Geleneksel sergimizi büyük bir coşku ile açtık. Sergiye ilgi yoğundu ve oldukça kalabalıktı.  Başkentliler sanata ilgi duyuyorlar bence . Yeterli mi derseniz yeterli değil.. “YAŞAMIN HER ALANINDA EŞİT OLARAK VAR OLMALIYIZ” Derneğinizin amaçlarından bir tanesi de resim sanatına Türk kadınının katkısını sağlayarak kadını sanatta ikinci planda bırakan toplumsal nedenlerle mücadele etmek. Bu anlamda kadınlara vermek istediğiniz herhangi bir mesaj var mıdır? Toplumumuzda kadınların sanatta yeteri kadar destek görmediğini düşünüyorum. Toplumumuzda kadınlar sosyal, siyasal alanlarda erkeklerin biraz gerisinde gibi duruyor ne yazık ki... Bu durum sanatsal alanda da böyle. Kadınlar, çoğu zaman ‘annelik ‘ ve ‘ev hanımlığıyla özdeşleştiriliyor bu algının kırılması gerek Kadınların bu söylemleri kabul etmemeleri gerekir. Yaşamın her alanında eşit olarak var olmalıyız.  Bu aşamada  Ulu önder Atatürk’ün söylediği şu sözler çok önemlidir. ‘’Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse , o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun  uğradığı başarısızlıkların sebebi kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur’’ Bence bu durum bu gün de devam etmektedir.  Sanatsal alanda da kadınlar sanat çalışmalarına devam etmeleri ve sanatlarını özgürce sergilemeliler. Kadınlar ve gençlere sanata yaşamlarında yer vermelerini şiddetle öneririm.’’ Sanat ruhun gıdasıdır’’ cümlesi  çok  güzel bir ifadedir.  Sanat, güzellik verir, ışık verir. Pozitif düşünmeyi sağlar.  Depresyonu engeller. Yaşamdaki zorluklarla kolaylıkla baş edilmesinin ise önünü açar. (Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)

Editör: TE Bilisim