Seçim sonrası konuşma yapması beklenen CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce CHP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın açıklaması ile gazetecilerin sorularını yanıtladı. Konuşmasına başlamadan önce TRT muhabirlerini basın toplantısından kovan İnce, “Benim İstanbul, İzmir ve Ankara mitinglerimi göstermeyen TRT’yi dışarıya alalım. Mitinglerimi göstermeyen TRT’nin burada ne işi var” diyerek TRT kurumuna tepki gösterdi. CHP’nin 1977’den beri kritik eşik olan yüzde 25’in üstünde oy aldığını kaydeden İnce, “Yüzde 31 oy alan bir kişinin siyasetten çekilmesini beklemeyin. Siyaset sadece mecliste ve partide yapılmaz. Siyasete devam edeceğim. 15 milyon insanın oyunu alan birisi olarak çalışmalarıma devam edeceğim” dedi. İnce, “Razaman ayında beni meydanlarda yalnız bırakmayanlara o esnada çocuğunu uyuturken çocuğunu uyandırdığımız annelere teşekkür ediyorum. Aynı kararlılıkla çalışacağımı belirtiyor herkese teşekkür ediyoruım. Mücadelenin çok çeşitli yolları vardır. Bunun yolları bulunacaktır. Teşekkür ederim. Yüzde 8 lik farkın nedeni? Ben tek başıma CHP'ye akıl verecek insan değilim. Ortak akıl önemlidir. Sizlerin bana olan güveni devam ettiği sürece mücadelemi sürdüreceğim” şeklinde konuştu. Muharrem İnce'nin açıklamalarından satır başları; “BENİ KİMSE TEHDİT ETMEDİ” Asparagas haberlerle başlayayım. Beni kimse tehdit etmedi, edecek adam da henüz yeryüzüne gelmedi. Bunlar birkaç şizofrenin lafı. Ciddiye alıp yaymak da problem ama neyse. Hepsi asparagas. Bir kere bunları kapatalım. Sayın Erdoğan lütfen bugünden sonra AK Parti'nin Cumhurbaşkanı gibi davranmayın. Artık hepimizin Cumhurbaşkanı olun. Bu gerginliğe son verin. Ben seçilseydim öyle yapacaktım. AK Parti Genel Merkezi'ne gelip çayınızı içecektim. "YSK TUTANAKLARI İLE BİZİM TUTANAKLARIMIZ ARASINDA ANLAMLI BİR FARK YOKTUR" Bu seçim her şeyiyle adaletsiz bir seçim oldu. Suruç'ta yaşananlar bu seçimi kanın bulaştığı seçim olarak tarihteki yerine kaydetmiştir. Seçim sonuçlarına dönük elbette açıklanmaya muhtaç alanlar vardır. Seçim sürecinde sandıklarda çeşitli usulsüzlükler yaşandığını gördük. Görevli arkadaşlarımız mücadele ettiler. Onların azimlerini kutluyorum. Seçimde her sandıkta ıslak imzalı tutanak tutulur. Bizim için gerçek seçim sonuçları bu tutanaklarda yazan rakamlardır. Bize ulaştırılan tutanaklarla YSK'nın açıkladığı arasında anlamlı bir farklılık yoktur. Seçim sonuçlarını kabul ediyorum. "TÜRKİYE DEMOKRATİK DEĞERLERLE BAĞINI KOPARMIŞTIR” Uygulamaya giren yeni yönetim Türkiye için bir tehlikedir. Türkiye demokratik değerlerle bağını koparmıştır. Parlamenter sistemle bağını koparmıştır. Kurlara ve kurallara dayalı bir toplum olmayacağımız ne yazık ki anlaşılmıştır. Tam anlamıyla bir tek adamlığa geçilmiştir.Biz mücadele etmeye devam etmeyeceğiz. Tüm vatandaşlarımızın takdirini kazanma mücadelemi sürdüreceğim. Bize düşen söylediklerimizin takipçisi olmak. "MÜCADELE İÇİN MİLLETVEKİLİ OLMAK GEREKMEZ" Bu seçimden kendi adıma ve partime yönelik çıkaracağımız sayısız dersler vardır. Eksikliklerimizi tamamlamak zorundayız. Bize düşen yanlışlarımızı düzeltmek. Türkiye herkesin Türkiye'si olana kadar mücadelemiz sürecek. 50 günlük kampanya yerine 500 günlük kampanya ile devam edeceğiz. Parti içi konuları konuşmayacağım. Mücadele etmek için illa milletvekili olmak gerekmez. Siyasi kadrolarda bulunmuş bir insan onun yolunu bulacaktır. "GAZETECİLERLE DOST OLURKEN DİKKATLİ OLMAK GEREKİYORMUŞ" Orada bir hatam oldu, kabul edeyim. Ben İsmail Küçükkaya'ya arkadaşça mesaj attım, haber yapacağını tahmin etmedim. Bana oy veren arkadaşlarımızın bunu bir tweetle öğrenememesi gerekirdi. Her şey netleşsin sonra açıklama yapacaktım. Gazetecilerle dost olurken daha dikkatli olmak gerekiyormuş. Hata benim. Özür diliyorum o konu için. Ben çıkacaktım medyanı karşısına. 5'e 10 kala YSK'nın önüne gittim. Fakat şu da bir gerçek 'Oy çalmışlar mıdır? Evet çalmışlardır ama 10 milyon çalmamışlardır. Kabul ediyorum. Arada 10 milyon fark var değerli arkadaşlar. Kaçtığımız yok, tehdit yok. Hepsi palavra. Sadece tweetlerle öğrenilmesi şık olmadı. O konuda bir hatam oldu. Kılıçdaroğlu ile telefonda konuştuk, yüz yüze gelmedik. Geleceğiz tabii. “HER KESİMDEN OY ALDIK” 41 yıl sonra 30 barajını geçmişiz. Ben söylemeyeyim bunu ayıp olur. Diğer muhalefet partileri de daha fazla oy alsaydı seçim ikinci turdaydı. Ben buradayım. Bana derlerse 'Yürü önümüzden', ben yürümeye hazırım. Türkiye'nin nefes alması lazım. Önümüzdeki süreçte Türkiye'nin nasıl kuşatıldığını hep birlikte göreceğiz. Bütün kesimlerden oy almışız. Siyasi yelpazede kim varsa hepsinin oyu yansımış. CHP'lilerin oyu var, ülkücüler var, HDP'liler var, AK Partililer var, İYİ Partililer var. Bunu büyütmemiz lazım. Açık ara bir oy var. Bin, 2 bin değil ki mücadele edelim. Galip geldiğinde kutlayamıyorsan yarışa girmeyeceksin. 41 SENE SONRA 30 BARAJINI AŞAN MUHARREM İNCE SİYASETTEN SİLİNİR Mİ? 41 sene sonra 30 barajını aşan Muharrem İnce siyasetten silinir mi?  Tayyip Erdoğan ile Abdullah Gül kavga etsin oyumuz artın mantığında değilim. Kaybettik çamur atalım mantığında da değilim. Hazırlığı yeniden yapacağız. 50 günlük kampanyada 41 yıllık 30 barajını aştık. 500 günlük kampanyada neler olur siz düşünün. CHP Selahattin Demirtaş'a özgürlük dedi mi? CHP'nin özel bir şahsa yönelik özgürlük söylemi olmadı. "DİĞER PARTİLER TAHMİNLERİMİN ALTINDA KALDI" İlk turda hedefim 35'ti. 35'i aşarsak birinci turda, ikinci turda seçimi alırım diyordum. Ben İYİ Parti ve HDP'nin 12 bandında oy alacağını düşünüyordum. Saadet Partisi'ni de 3 görüyordum. Buna inandım. Bugün olsa aynı şeyi düşünürdüm. Diğer muhalefet partileri tahminlerimin çok altında aldılar. Umduğum gibi olmadı." (Kadir GÜRHAN)  

Editör: TE Bilisim